Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bakiye Ücret Alacağı”
- Uyuşmazlık: Fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve ulusal bayram ücreti ile bakiye süre ücreti alacaklarının belirsiz alacak davasına konu olup olamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve ulusal bayram ücretleri ile bakiye süre ücretinden yapılacak indirimin miktarının, davanın açıldığı tarihte davacı tarafından belirlenemeyeceği ve hâkimin takdir yetkisine bağlı olduğu gözetilerek, belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yarar bulunduğu gerekçesiyle, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile bakiye süre ücreti alacaklarının belirsiz alacak davası kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve ulusal bayram ücretleri ile bakiye süre ücretinden yapılacak indirimlerin belirsiz olması ve miktarının tespiti için yargılama aşamasındaki delillerin değerlendirilmesi gerekliliği gözetilerek belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yarar olduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından belirsiz süreli olduğu iddia edilen, taraflar arasında 30.12.2011-30.12.2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere imzalanan iş sözleşmesi kapsamında, davacının bakiye süre ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, haksız fesih nedeniyle ihbar tazminatı talep ederken iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğunu kabul etmesi ve hem belirsiz süreli iş sözleşmesinin feshi sonucuna bağlı hakları hem de belirli süreli iş sözleşmesinin sonucuna bağlı bakiye süre ücreti talep etmesinin iyi niyet kurallarına aykırı olduğu ve davalı işverenin savunmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmadığı değerlendirilerek, davacı vekilinin direnme kararına yönelik temyiz isteminin miktar itibariyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika şube başkanının, şubenin kapatılması nedeniyle görevden alınması üzerine talep ettiği ücret, yıllık izin ücreti ve hizmet tazminatı alacaklarının miktarı ile bakiye süre ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ödenen ücretin miktarının banka kayıtları ile ispatlandığı, bakiye süre ücret alacağı talebinin ise şube kapatma kararının hukuka aykırılığına dayandığı ve bu hususun şube kapatma kararına karşı açılan davanın sonucuna göre belirleneceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ve istinaf başvurusunu esastan reddeden bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret ve yıllık izin ücreti alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin alacak kalemlerinin belirlenmesi için işverenin elinde bulunan bilgi ve belgelere ihtiyaç duyulması, işçinin çalışma süresi, ücreti ve yıllık izinleri konusunda ihtilaf bulunması ve işçinin alacaklarının belirlenebilmesinin yargılama aşamasındaki delil incelemesine bağlı olması nedeniyle, belirsiz alacak davası açılmasının mümkün olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin açtığı işçilik alacakları davasında, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ücret alacaklarının belirsiz alacak davasına konu edilip edilemeyeceği ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşçilik alacaklarının belirlenmesinde gerekli bilgi ve belgelerin işveren tarafından tutulduğu, işçinin bu bilgilere ulaşmasının çoğu zaman mümkün olmadığı ve işçilik alacaklarının hesaplanmasında çıplak ücret veya giydirilmiş ücret gibi farklı unsurların esas alındığı gözetilerek, somut olayda kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve ücret alacaklarının belirsiz alacak niteliğinde olduğu ve davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunduğu kabul edilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından haklı neden olmaksızın feshedilen iş sözleşmesinin belirli süreli mi yoksa belirsiz süreli mi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak davacının bakiye süre ücreti talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin yaptığı işin süreklilik arz etmesi nedeniyle belirli süreli iş sözleşmesi için gerekli objektif koşulların bulunmadığı, ancak işçiyi koruyan emredici hükümler ve dürüstlük kuralı gereği işverenin sözleşmenin belirsiz süreli olduğunu ileri sürerek iş güvencesi hükümlerinden kaçınmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve işçinin sözleşmenin belirli süreli olduğunu kabul ederek talepte bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücret miktarı, bakiye ücreti ve icap nöbetinden kaynaklanan fazla çalışma alacakları bakımından davaya devam edilip edilmeyeceği, fazla çalışma hesabının nasıl yapılacağı ve ayrımcılık tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının icap nöbeti ve ücret alacaklarını atiye bırakma talebinin davalı tarafından kabul edilmesi ve bu alacaklar yönünden davanın açılmamış sayılması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücretinin tespiti ve buna bağlı olarak bakiye ücret alacağının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak, davacının bordrolardaki ücreti ve "sorumlu" adı altında yapılan ödemeler toplamı üzerinden alması gereken ücret tespit edilerek, meslek odası skalasına göre ödenmesi gereken ücret ile arasındaki fark hesaplanarak bakiye ücret alacağına karar verilmesi ve bozma kapsamı dışında kalan kıdem tazminatı, fazla çalışma ve hafta tatili alacaklarına ilişkin bozma öncesi kararın aynen uygulanması doğru bulunarak, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan işçilik alacakları davasında kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak olup olmadığı ve hafta tatili ücretinin hem hafta tatili hem de fazla mesai ücreti olarak hesaplanıp hesaplanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücret ve çalışma süresinin ihtilaflı olması, işçilik alacaklarının tespiti için işveren tarafından tutulması gereken belgelere ihtiyaç duyulması, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin belirsiz alacak niteliğinde olduğu gözetilerek direnme kararı onanmış, ancak hafta tatili çalışmasının hem hafta tatili hem de fazla çalışma ücreti olarak hesaplanmasının mükerrer alacak oluşturması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, yargılama devam ederken ücret alacağının %5 fazlası talebinin dayanağı olan 5953 sayılı Kanun hükmünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi üzerine, iptal kararının uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının, kesinleşmemiş davalarda da uygulanması gerektiği, somut norm denetimi yoluyla verilen iptal kararlarının kesin hüküm dışında geriye yürüdüğü ve usulî kazanılmış hak ilkesinin Anayasa Mahkemesi iptal kararlarına karşı uygulanamayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir işçinin iş akdinin feshi nedeniyle açtığı alacak davasında, uygulanacak hukuk, ücretin miktarı, fazla mesai, bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti gibi işçilik alacaklarının ispatı, hesaplanması ve davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarı uyuşmazlık konusu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığa Türk Hukuku’nun uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı hesaplandığı, ancak bu hususun düzeltilmesinin yeniden yargılama gerektirmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.