Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Borçlar Kanunu 113”
- Uyuşmazlık: İfası imkansız hale gelen devre mülk satış sözleşmesinden davacının dönmesi nedeniyle, ifaya ekli cezai şart talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, ifası imkansız hale gelen sözleşmeden dönerek ödenen bedelin iadesini talep ettiğinden, aynı sözleşmeye dayanarak ifaya ekli cezai şart talebinde bulunmasının mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Devremülk satışından kaynaklanan alacak davasında, davacının sözleşmeden dönerek hem bedelin iadesini hem de cezai şartı talep etmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, devremülk satış bedelini geri isteyerek sözleşmeden döndüğü durumda, aynı sözleşmeye dayanarak ifaya ek cezai şart talep edemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği cezai şart hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tanzim edilen bononun bakiye bedelinin tahsiline yönelik ilamsız icra takibine itirazın iptali davasında ispat yükünün kime ait olduğu ve bononun bakiye kısmının ilk takipten önce davalı borçlu tarafından ödenip ödenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bononun davalıya iadesinin borcun tamamen ödendiğine dair yasal karine oluşturduğu, ancak bu karinenin aksinin alacaklı tarafından ispat edilebileceği, dolayısıyla davacının bonodan dolayı bakiye bir alacağı bulunduğunu ispat yükümlülüğü altında olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iptal edilen yaşlılık aylığının, mahkeme kararıyla tekrar bağlanıp ödenmesi üzerine, ödenen aylıklar için faiz talebinde bulunabilmek için faiz hakkının ayrıca saklı tutulup tutulmadığının ve bu konuda araştırma yapılıp yapılmayacağının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlar Hukuku'nda asıl borcun sona ermesiyle fer'i hakların da sona ereceği ilkesi ve faiz hakkının saklı tutulmadığı veya hal-i kabirden anlaşılmadığı durumlarda faiz talebinde bulunulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konutun geç tesliminden kaynaklanan cezai şart, cezai şartı aşan kira kaybı ve eksik işlerden kaynaklı alacak talepleri ile KDV alacağına ilişkin itirazın iptali davalarındaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından, konutun tesliminden önce davalıya gönderilen ihtarname ile cezai şart talebinin saklı tutulduğu, bu nedenle davacının ifaya ek cezai şart talebinde bulunabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin cezai şart alacağının reddine ilişkin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından ödenen yaşlılık aylıklarının geç ödenmesinden kaynaklanan faiz alacağı talebinde, davacının faiz talebini saklı tuttuğuna dair bir beyanda bulunup bulunmadığı veya hal ve şartlardan anlaşılıp anlaşılmadığı noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlar Kanunu'nun 113. maddesi uyarınca asıl borcun ifasıyla fer'i hakların da sona erdiği, ancak işlemiş faizlerin talep hakkının saklı tutulduğuna dair bir beyan veya hal ve şartlardan bu durumun anlaşılabilmesi durumunda faiz alacağının talep edilebileceği gözetilerek, davacının faiz talebini saklı tuttuğuna dair bir beyanda bulunmadığı veya hal ve şartlardan bu durumun anlaşılamadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ödünç sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen faiz alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının WhatsApp yazışmalarını inkâr etmesi, davacının yazılı delil başlangıcı sunamaması, tanık dinlenmesine davalının muvafakat etmemesi ve davacının faize ilişkin hakkını saklı tuttuğuna dair delil sunamaması nedeniyle, asıl borcun ödenmesiyle faizin de sona erdiği gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arsa tahsis sözleşmesinin belediye meclis kararıyla iptal edilmesi sonucu ifanın imkansız hale gelmesi nedeniyle davacı tarafından talep edilen rayiç bedelin tahsiline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce belediyeye başvurarak tahsis bedellerinin iadesini talep etmesi ve bu talebi doğrultusunda ödeme yapılmış olması, davacının bu ödemeyi ihtirazi kayıt koymadan kabul etmesi ve irade fesadı iddiasını ispatlayamaması karşısında, yapılan ödemenin borcu sona erdiren bir nitelik taşıdığı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Emeklilik nedeniyle işten ayrılan işçinin, kıdem tazminatının geç ödenmesi sebebiyle işlemiş faiz talebinde bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kıdem tazminatı ödenmeden önce "ileride doğabilecek kanuni haklarım saklı kalmak kaydıyla" ibareli bir ibraname verdiği ve ödeme sırasında çekin arkasına "kanuni haklarım saklı kalmak kaydıyla" yazdığı gözetilerek, işlemiş faiz talebinde bulunma hakkının bulunduğu kabul edilerek direnme kararı onanmış ve esas incelemesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçerli bir arsa satış sözleşmesinin ifasının belediye tarafından imar değişikliğine gidilmesi sebebiyle imkânsız hale gelmesi üzerine açılan rayiç bedel davasında, davacıya daha önce yaptığı ödemenin iade edilmesinin borcu sona erdirip erdirmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, belediyenin ihtar yazısı üzerine daha önce ödediği bedelin güncellenmiş halini talep etmesi ve bu tutarı herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan alması, ödenen miktar ile gerçek zarar arasında açık bir orantısızlık bulunması ve davacının ibra iradesinin de bulunmaması gözetilerek, yapılan ödemenin borcu sona erdirmediği, davalının arsanın ifa imkansızlığı anındaki rayiç bedelinden sorumlu olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının taşıt kredisi borcunu ödedikten sonra, aynı bankaya olan kredi kartı borcu nedeniyle taşıt kredisi sözleşmesindeki rehin hükmüne dayanılarak başlatılan icra takibinin iptali ve rehnin kaldırılması talebiyle açtığı davanın, sözleşmedeki rehin hükmünün haksız şart niteliğinde olup olmadığına göre değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşıt kredisi sözleşmesindeki, diğer borçları da kapsayan rehin hükmünün 4077 sayılı TKHK'nın 6. maddesi kapsamında haksız şart niteliğinde olduğu ve tüketiciyi bağlamadığı, ayrıca taşıt kredisi borcunun sona ermesiyle rehin hakkının da sona erdiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre faiz alacağının hangi tarih aralığı esas alınarak hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sebepsiz zenginleşmede, zenginleşenin daima temerrüt halinde olduğu ve faizin her bir ödeme tarihinden itibaren işleyeceği ilkesi gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.