Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Cami ve Arsası”
- Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı köy adına tescil edilen cami ve arsasının, davacı köyün idari sınırları içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın hangi köye ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazın cami ve arsası vasfında kamu hizmet malı sayılması ve davacı köyün idari sınırları içerisinde kaldığının tespit edilmesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/A maddesi gereğince taşınmazın davacı köy adına tescilini gerektirdiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, yurt dışında bulunduğu sırada köy muhtarlığının gerekli beyanları vermemesi nedeniyle Hazine adına tescil edilen taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın Hazine adına tespiti ve tescilinin kadastro çalışmaları ve 1984 tarihli tapu kaydına dayandığı, davacının mülkiyet iddiasını destekleyen hukuki sebeplerin somut duruma uygun düşmediği ve zilyetlik koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz davasında, köy tüzel kişiliği adına belgesizden tespit edilen kamu malı niteliğindeki taşınmazların, Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki taşınmaz edinme sınırlamasına dahil edilip edilmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu malı niteliğindeki taşınmazlar üzerinde özel mülkiyete konu olabilecek mallar gibi zilyetlik kurulamayacağı, Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki sınırlamanın yalnızca özel mülkiyete konu taşınmazlar için geçerli olduğu, ayrıca miktar sınırlamasının hesabında kesinleşmiş tutanaklara göre işlem yapılması gerektiği, somut olayda ise kamu malı niteliğindeki taşınmazların sınırlama hesabından çıkarılması gerektiği ve davacıya tercih hakkı tanınarak 14.maddedeki sınırlamaya uygun tespit ve tescil yapılması gerektiği gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın bir kısmının tapu kaydının iptali ve davacı kooperatif adına tescili talebi üzerine, taşınmazın yargılama sırasında Hazineye devredilmesi sebebiyle davacının seçimlik hakkını kullanıp kullanmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sırasında dava konusu taşınmazın Hazineye devredilmesi nedeniyle, davacıya HMK’nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı tanınması ve davacının yeni malike karşı davaya devam etme hakkını kullanması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın, kadastro öncesi bağış yoluyla vakıf tarafından iktisap edildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vakfın, taşınmazı bağış yoluyla iktisap ettiğini ve yirmi yıldan fazla süredir malik sıfatıyla zilyetliğini, tanık ve bilirkişi beyanlarıyla ispat ettiği, dolayısıyla 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki koşulları sağladığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, kadastro öncesi hukuki nedene dayanarak taşınmazın bir kısmının mülkiyetinin kendisine ait olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafça zilyetliğin ekonomik amaca uygun olarak kullanıldığına dair delil sunulamadığı ve zilyetlikle kazanım koşullarının oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı lehine tapu iptali ve tescil kararı verilmesine rağmen, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine hüküm kurulduğu halde yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmadığından, Yargıtay onama kararının kısmen kaldırılarak, davacı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir bölümünün davacıların murisi adına kayıtlı taşınmazın parçası olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin eksik inceleme yapıp yapmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın tapu kaydının tüm tedavülleriyle birlikte incelenmemesi, tapu kaydı yöntemine uygun uygulama yapılmaması ve eksik araştırma ile hüküm kurulması hatalı görülerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı bir taşınmazın Vakıflar Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca bir vakfa tescilinin yolsuz olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olması ve vakıf adına tescilinin kanuna uygun olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Hazine'nin tapu tescil davasına ilişkin temyizden feragat ettikten sonra, feragatin hukuki sonuçlarını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine vekilinin temyizden feragatinin 6100 sayılı HMK'nın 311. maddesi uyarınca kesin hüküm etkisi doğurduğu ve feragatin iptali için irade bozukluğuna dair bir iddia ve dayanak bulunmadığı gözetilerek, Tutak Asliye Hukuk Mahkemesinin temyizden feragati işleme koyan ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye tarafından davalıya devredilen ve üzerine cami yapılması şartıyla ... İşleri Başkanlığı'na devri öngörülen taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar hanesindeki ... İşleri Başkanlığı'na devredileceğine dair şerhin, tapuda ayni hak tesis etmediği ve davacının tapu iptal ve tescil talebini desteklemediği, ayrıca caminin kamu hizmetine tahsis edilmiş olması nedeniyle belediye adına tescilinde de yasal bir engel bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı bir taşınmazın vakfa devrinin iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın tamamının mı yoksa bir kısmının mı Hazine’ye ait olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece toplanan deliller ve uygulanan hukuk kuralları çerçevesinde, taşınmazın bir kısmının vakfa ait olduğunun tespit edilmesi ve paydaşlığın belirlenmesi suretiyle tapu kaydının kısmen iptaline ve Hazine adına tesciline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.