Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ceza Mahkemesi Kararının Hukuk Hakimini Bağlayıcılığı”
- Uyuşmazlık: Hekimin tıbbi uygulama hatasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinde hekimin kusurlu olduğuna dair kararın kesinleşmiş olması ve hukuk hakiminin maddi vakıaların tespitinde ceza mahkemesi kararıyla bağlı olması, ayrıca hastanenin çalışanı hekimin eylemlerinden dolayı kusursuz sorumluluğunun bulunması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hekim hatasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Doktor hakkında ceza mahkemesinde verilen ve Yargıtayca onanan mahkûmiyet kararı ile doktorun kusurlu olduğu sabit görüldüğünden, hukuk hâkiminin bu hususta bağlılığı ve hastanenin de adam çalıştıran sıfatıyla kusursuz sorumluluğu bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ödenmesi gereken konut kredisi bedelinin davalı banka tarafından ödenmediği iddiasıyla açılan alacak davasında, ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk mahkemesini bağlayıp bağlamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinde, davaya konu konut kredisinin davacının bilgisi ve rızası dahilinde üçüncü kişiye ödendiğinin tespit edilmesi ve bu kararın kesinleşmesi, hukuk mahkemesini bağlayıcı nitelikte olduğundan, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yetkisiz bir kişinin düzenlediği sahte sözleşme ile dolandırılan davacının, sözleşmeyi düzenleyen kişi ve şirket aleyhine açtığı tazminat davasında şirketin sorumluluğunun olup olmadığı ve ceza davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinin kesinleşmiş mahkumiyet kararı ve bu yargılama neticesinde varlığı tespit edilen maddi vakıaların hukuk hakimini bağlayıcı olması ve ceza davasının sonucunun beklenmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kuran yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıların hileli davranışları sonucu tapuda ipotek tesis edileceği vaadiyle götürüldüğü tapu dairesinde taşınmazının satıldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil istediği davada, davalıların elbirliği ile hareket edip etmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen ceza mahkemesi kararında davalıların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek davacıyı hile ile zarara uğrattıkları tespit edilmiş olup, ceza hükmünün hukuk hakimini maddi olguların tespiti bakımından bağlayıcı niteliği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasından kaynaklanan tazminat davasında, ceza mahkemesince hükme esas alınan kusur raporunun hukuk mahkemesini bağlayıp bağlamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesi kararlarının hukuk hakimi için bağlayıcı olmadığı, kesinleşmemiş ceza mahkemesi kararındaki kusur tespitinin ve buna dayalı raporun hukuk mahkemesini bağlamayacağı, hukuk hakiminin maddi gerçeğin tespiti için ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasına hatalı üretilen aks milinin kırılmasının neden olduğu ve bu nedenle üretici firmanın tazminat sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza davasında kazaya aks milinin kırılmasının neden olduğunun tespit edilmesinin hukuk hakimi için bağlayıcı nitelikte bir maddi olgu oluşturduğu ve davalının araç üreticisi olarak davacının uğradığı zarardan sorumlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından yayımlanan gazetenin, davacının marka hakkına tecavüz oluşturup oluşturmadığı ve davalıların, 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 9/2. maddesinde düzenlenen istisnadan yararlanıp yararlanamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk hakimini, suçun oluşmadığının tespitine ilişkin maddi olgular bakımından bağlayıcı nitelikte olduğu, ancak Anayasa Mahkemesi'nin 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 9/2. maddesinin ikinci cümlesini iptal etmesiyle oluşan yeni hukuki durum nedeniyle, ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin beklenmesine gerek kalmadığı ve yerel mahkemenin direnme kararının bu yönüyle yerinde olduğu gözetilerek, dosyanın işin esasına ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatife ait arsaların düşük bedelle satılması ve satış bedellerinin ortaklara geç ödenmesi nedeniyle açılan tazminat davasında, yerel mahkemenin ceza mahkemesi beraat kararını bağlayıcı kabul ederek davanın reddine ilişkin kararında direnmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif yöneticilerinin arsa satışında kusurlu olup olmadıklarının tespiti için ceza mahkemesi beraat kararının hukuk hakimini bağlamadığı, satış tarihindeki gerçek değerin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği ve bu hususların yerel mahkemece eksik incelendiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ölümle sonuçlanan iş kazası sonucu Sosyal Sigortalar Kurumu'nun rücuan tazminat davasında, ceza mahkemesinin sigortalıyı kusurlu bulmasının hukuk mahkemesini bağlayıp bağlamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinde ölen sigortalının da kusurlu bulunduğunun tespit edilmesi, hukuk mahkemesini bağlayan bir maddi olgu olarak değerlendirilerek, yerel mahkemenin işvereni tam kusurlu kabul ederek verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.