Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Düşme Nedenleri”
- Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verildikten sonra denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemeyen sanık hakkında verilen davanın düşmesine ilişkin kararın temyizinde, incelemenin CMK’nın 231/10. maddesi ile sınırlı olarak mı, yoksa dosyanın esasına ilişkin olarak mı yapılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HAGB kurumunun amacı, ilkeleri ve diğer kanuni düzenlemeler gözetilerek, HAGB kararını kabul eden sanık hakkında verilen düşme kararına karşı yapılan temyizin, CMK'nın 231/10. maddesindeki şartların varlığıyla sınırlı olarak incelenmesi gerektiği ve bu dar yorumun sanığın adil yargılanma hakkını ihlal etmediği gerekçesiyle, yerel mahkemenin düşme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına istinaden verilen davanın düşmesi kararına karşı yapılan temyiz incelemesinin kapsamı (CMK m. 231/10 hükmü ile sınırlı mı yoksa dosya esasına ilişkin mi olacağı) hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: CMK’nın 231/10. maddesindeki düşme kararının CMK’nın 223/8. maddesindeki düşme kararından farklı ve özel bir düzenleme olduğu, temyiz incelemesinin sınırlarının dar yorumlanması gerektiği, bu nedenle temyiz incelemesinin sanığın denetim süresi içinde kasten suç işleyip işlemediği ve denetimli serbestlik yükümlülüklerine uyup uymadığı hususları ile sınırlı olması gerektiği, sanığın güncel adli sicil kayıtlarına göre denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemediğinin anlaşıldığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın düşmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan dava zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilen sanıklar hakkında, aynı örgütle bağlantılı olarak işlenen göçmen kaçakçılığı suçundan verilen hükümde, örgüt faaliyeti kapsamında işleme nedeniyle ceza artırımı yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç işlemek amacıyla örgüte üye olma suçu ile göçmen kaçakçılığı suçunun birbirinden bağımsız suçlar olduğu, dava zamanaşımının her bir suç için ayrı değerlendirilmesi gerektiği, bir suçtan düşme kararının diğer suçun nitelikli halini ortadan kaldırmayacağı, örgüt üyeliği suçundan dava zamanaşımı oluşması nedeniyle verilen düşme kararının, göçmen kaçakçılığı suçunun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlendiğinin tespitine engel teşkil etmeyeceği ve bu nedenle ceza artırımı yapılabileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verildikten sonra, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyip işlemediği ve düşme kararına ilişkin temyiz incelemesinin kapsamının ne olacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemediğinin UYAP kayıtları ve adli sicil kaydı ile sabit olması, HAGB kararına ilişkin temyiz incelemesinin ise CMK 231/10'daki şartlarla sınırlı olması gerektiği ve bu kapsamda sanığın denetim süresini tamamladığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın düşmesine ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilen sanık hakkında, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyip işlemediğinin tespiti ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 27. maddesi uyarınca temyiz incelemesinin kapsamının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemediğinin tespit edilmesi ve HAGB kararına ilişkin temyiz incelemesinin CMK 231/10. maddesinde öngörülen şartlarla sınırlı olması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin davanın düşmesine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleşmiş bir sanık hakkında, aynı suçtan zamanaşımı nedeniyle verilen düşme kararının kanun yararına bozmaya konu olup olamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşmiş bir hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra aynı suç yönünden verilen zamanaşımı nedeniyle düşme kararının hukuken yok hükmünde olduğu ve bu nedenle kanun yararına bozma yoluna konu olamayacağı gözetilerek Özel Daire kararının kaldırılmasına ve kanun yararına bozma talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olmak suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilen sanık hakkında, diğer suçlardan dolayı verilen mahkûmiyet hükümlerinde TCK'nın 58/9. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Örgüte üye olma suçundan zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesiyle sanığın örgüt üyesi olup olmadığı sabit olmadığından ve TCK'nın 58/9. maddesinin örgüt mensubu suçlular için öngörüldüğü gözetilerek, yerel mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına istinaden verilen düşme kararına karşı yapılan temyiz incelemesinin kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonraki denetim süresi içinde sanığın kasıtlı suç işlememesi ve kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranması halinde verilen düşme kararına karşı yapılan temyiz incelemesinin, CMK’nın 231/10. maddesinde belirtilen hususlarla sınırlı olması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin düşme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Zamanaşımı gerçekleşmiş bir davada, sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK’nın 223. maddesinin 9. fıkrası ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2023/6-7 Esas, 2023/481 sayılı kararı gözetilerek, yargılamanın geldiği aşamada dosyadaki mevcut delillere göre beraat kararı verilebilecek bir durumda, sanık lehine olan beraat kararı yerine zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu ve masumiyet karinesini ihlal ettiği gerekçesiyle, yerel mahkemenin beraat kararının onanması gerekirken bozma ve düşme kararı verilmesi bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kararı sonrası verilen davanın düşmesine ilişkin hükmün temyiz incelemesinin kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: HAGB kurumunun amacı, uygulama şartları ve sanığın HAGB’yi kabul etmesinin bir anlaşma niteliği taşıması gözetilerek, temyiz incelemesinin CMK 231/10’daki şartlarla (denetim süresinde yeni suç işlenip işlenmediği ve yükümlülüklere uyulup uyulmadığı) sınırlı olması gerektiği ve bu dar yorumun sanığın adil yargılanma hakkını ihlal etmediği değerlendirilerek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin davanın düşmesine ilişkin hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin zamanaşımı nedeniyle düşme kararına karşı katılan vekilinin yaptığı temyiz başvurusunun reddine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan hükmün açıklanması suretiyle verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi üzerine katılan vekilinin yaptığı temyiz başvurusunun reddine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazında, suç tarihi ile temyiz inceleme tarihi arasında 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava zamanaşımının gerçekleştiği durumda Yargıtay Ceza Dairesince hükmün esastan incelenerek beraat kararının onanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi halinde, derhal beraat kararı verilmesini gerektiren haller hariç, zamanaşımı kuralının re'sen uygulanarak kamu davasının düşürülmesi gerektiği gözetilerek, Yargıtay 12. Ceza Dairesinin beraat kararını onayan kararı bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.