Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Düzelme Kararı”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği noktasında Yargıtay kararında yer alan maddi hatanın düzeltilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki kararında tarafların gelirlerine ilişkin tespitlerde maddi hata yapıldığı, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden tarafların gelir durumlarının farklı olduğunun anlaşıldığı gözetilerek Yargıtay kararındaki maddi hatanın düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek kararın, temyiz harcının eksik yatırılması nedeniyle temyiz isteminin yapılmamış sayılmasına ilişkin kısmının maddi hata içerip içermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince gönderilen ilk harç tebligatındaki meblağ ile sonradan gönderilen tebligattaki meblağın farklı olması ve davalının ilk tebligatta belirtilen daha düşük harcı dahi yatırmaması nedeniyle, davalının maddi hata iddiasının HMK 304. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilerek düzelme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, miras bırakanları adına kayıtlı taşınmazlara davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atıldığını ve bedel ödenmediğini iddia ederek, taşınmaz bedellerinin tahsilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların bir kısmının davacıların mirasçıları tarafından davalıya satılmış olduğu, bir kısmının ise Hazine adına tescil edildiği ve davacıların el atma tarihinden itibaren dava açma hak düşürücü süresini geçirdiği gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı şirketin iflas erteleme davası açıldıktan sonra düzenlenen gelir koruma sigortası sözleşmesinde, davacının işsiz kalma riskini bildirmemesi nedeniyle beyan yükümlülüğünü ihlal edip etmediği ve davalı sigorta şirketinin tazminat ödeme yükümlülüğünün ortadan kalkıp kalkmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, çalıştığı şirketteki pozisyonu gereği şirketin mali durumunun kötüye gittiğini ve iflas erteleme davası açıldığını bildiği veya bilmesi gerektiği, bu durumu sigorta şirketine bildirmeyerek beyan yükümlülüğünü kasten ihlal ettiği ve bu ihlalin rizikonun gerçekleşmesinde etkili olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar vekilinin, Özel Daire'nin onama kararından sonra davadan feragat etmesi üzerine, yerel mahkemenin direnme kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin süresinde olması nedeniyle yerel mahkeme kararının kesinleşmediği, bu durumda davacıların davadan feragatinin mümkün olduğu ve Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, Yargıtay onama kararından sonra davadan feragat etmesi üzerine, feragatin geçerli olup olmadığı ve Özel Daire bozma kararına karşı direnme kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin karar düzeltme istemi süresinde olduğundan yerel mahkeme kararının kesinleşmediği, bu nedenle davacının davadan feragatinin geçerli olduğu ve Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalılar, Yargıtay'ın düzelterek onama kararı üzerine, faiz hesaplamasının hatalı yapıldığını ve mazeret dilekçelerinin reddinin haksız olduğunu ileri sürerek karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, belgelendirilmeyen mazeretin reddinde isabetsizlik bulunmadığı, hükmedilen miktara ayrı ayrı indirim uygulanamayacağı ve bozma kararları dışında kalarak kesinleşen hususların tekrar incelenemeyeceği gözetilerek davalı vekilinin karar düzeltme isteminin reddine karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davalarında, Yargıtay’ın bozma kararı sonrası yerel mahkemece verilen karara karşı yapılan karar düzeltme talebinin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma kararına uyularak verilen yerel mahkeme kararında, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen hususlar hakkında usuli müktesep hak doğduğu, davacının maluliyet oranında azalma olmadığına dair Adli Tıp Kurumu raporu bulunduğu, hükmedilen vekalet ücretinin ve manevi tazminatın yerinde olduğu gözetilerek davacı ve davalı vekillerinin karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçersiz taşınmaz satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunun uzman olmayan kişilerce düzenlenmiş olması, alım gücü hesabında faizin dikkate alınmaması ve ekonomik verilerin yıllık değerlerinin tek tek uygulanmaması gibi hatalar içermesi ve bozma kararının kapsamı dışında kalan hususların tekrar incelenememesi gözetilerek karar düzeltme istemlerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, evlilik birliği içerisinde eşinin üzerine kayıtlı taşınmaz için yaptığı katkı nedeniyle katkı payı alacağı talebi üzerine açılan davada, davacının davadan feragatinin geçerli olup olmadığı ve katkı payı alacağının davalı kadından tahsil edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sağır, dilsiz ve okuryazar olmadığı, iletişime kapalı olduğu ve kısıtlı bulunduğu gözetilerek, davadan feragat dilekçesinin geçerli olmadığı ve davacının yaptığı katkıya dair daha önceki bozma kararları doğrultusunda hükmedilen katkı payı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği değerlendirilerek yerel mahkeme direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz üzerine açılan davada, mahkeme kararının tavzih talebinin reddine ilişkin olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın yüzölçümüne ilişkin açık maddi hata içeren gerekçeli kararındaki yanlışlığı düzeltmek yerine tavzih talebini reddetmesinin ve temyiz incelemesinde de bu hususun gözden kaçırılmasının, eksik incelemeye dayalı hukuka aykırı bir karar olduğu gözetilerek, davalının karar düzeltme talebi kabul edilerek onama kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.