Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Eda Hükmü”
- Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir boşanma kararındaki hükümlerin tespit hükmü olarak kurulması nedeniyle icrasında tereddüt oluşması üzerine yapılan tavzih talebinin kabulünün hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen boşanma kararının icrasında tereddüt yaratan tespit hükümlerinin, icra aşamasında sorun yaşanması ve tavzih talebinde usule ilişkin eksiklik bulunmaması gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 305. maddesi uyarınca tavzih talebinin kabulüne ve hükmün eda hükmü olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Şirket payının iptali ve davacıya ait olduğunun tespiti yönündeki ilamın ilamlı icraya konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tespit hükmü içeren ilamların doğrudan ilamlı icraya konu edilemeyeceği, zira İİK'nın 32. ve devamı maddelerinde düzenlenen ilamlı icranın para borcu veya teminat verilmesine ilişkin eda hükümleri içeren ilamlar için öngörüldüğü gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davasından kaynaklanan ve eda hükmü içermeyen bir ilamın ilamlı icra takibine konu olup olamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İlamın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti dışında kalan kısmının eda hükmü içermemesi ve ilamın bu haliyle tespit hükmü niteliğinde olması nedeniyle ilamlı icraya konu edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait tescilli markaları taşıyan taklit ürünlerin, davalı şirketin işlettiği internet sitesinde üçüncü kişiler tarafından satışa sunulması nedeniyle açılan marka hakkına tecavüz davasında, davalı internet sitesi işleticisinin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı internet sitesi işleticisinin, dava dilekçesinin tebliği ile tecavüzden haberdar olduğu ve buna rağmen içeriği kaldırmadığı veya erişimi engellemediği, davalı internet sitesi işleticisinin kusurlu davrandığının kabulü gerektiği ve bu nedenle davacının tecavüzün durdurulması, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talepleri bakımından eda hükmü kurulması gerekirken, yerel mahkemenin davanın husumetten reddine ilişkin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari yargının görev alanına giren bir konuda açılan ilamsız takipte, takibin iptali talebinin reddi üzerine yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: İmar harçlarının iadesi talebinin reddine ilişkin idari kararın iptali için açılan davanın idari mahkemece kabulüne rağmen, eda hükmü içermediği gerekçesiyle başlatılan ilamsız takibin, İİK'nın 42/3. maddesi uyarınca idari yargının görev alanına girdiğinden ve bu hususun kamu düzenine ilişkin olup re'sen gözetilmesi gerektiğinden, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaptığı işin toplu iş sözleşmesinde tanımlanan C grubu idarecilik primi kapsamında olup olmadığı ve bu prime hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaptığı işin niteliği ve sorumluluklarının toplu iş sözleşmesindeki C grubu idarecilik primi tanımına uygun olduğu ve eda davası içinde tespit hükmünün de bulunduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muhdesat kamulaştırma bedeli davasında, davalı tarafından taşınmazdan kaldırılan seraların bedelinin kamulaştırma bedelinden mahsup edilip edilmeyeceği ve davalının idareye teslim etmediği seraların bedeline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uymasına rağmen, davalı tarafından alınıp götürülen ancak daha sonra bir kısmı teslim edilen seraların bedelini hesaplayıp, kamulaştırma bedelinden mahsup etmeyerek ve bozma öncesi kararı kesinleşmiş gibi kabul ederek eksik inceleme yapması ve hatalı eda hükmü kurması bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılardan birinin, diğer mirasçıların katılımı olmaksızın, terekeye dahil taşınmazın zilyetliğe dayalı olarak tescilini talep etmesi üzerine, davanın görülebilirlik koşulunun oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde tasarruf işlemleri için mirasçıların oybirliği ile hareket etmeleri gerektiği, zilyetliğe dayalı tescil davasının da bir tasarruf işlemi olduğu ve bu nedenle mirasçılardan birinin tek başına açtığı davaya diğer mirasçıların da katılmasının zorunlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sayıştay kararlarının ilamlı icra yoluyla takibe konu edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sayıştay'ın hesap ve işlemleri kesin hükme bağlama görevinin yargısal bir faaliyet olduğu, verilen kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden yargı kararı niteliğinde olduğu ve bu kararların İİK'nın 38. maddesinde sayılan belgelerden olmasa dahi eda hükmü içermesi nedeniyle ilamlı takibe konu edilebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve fark ücret alacağı talebiyle açtığı eda davasında, mahkemece ayrıca tespit hükmü kurulup kurulamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının gerçek ücretinin tespiti talebi eda davasında çözülmesi gereken bir ön sorun olup, ayrı bir dava konusu yapılmaması gerektiği, bu hususta tespit hükmü kurulmasının hatalı olduğu ancak bu hatanın düzeltilmesinin yeniden yargılama gerektirmediği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.