Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Elektrik Tüketim Bedeli”
- Uyuşmazlık: Elektrik enerjisi tüketim bedeli faturalarında yer alan kayıp/kaçak elektrik bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmetleri bedeli, sayaç okuma bedeli ve iletim sistemi kullanım bedeli gibi kalemlerin tahsilinin hukuki dayanağının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 17. maddesine eklenen 10. bendinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve aynı kanunun değişik 17, geçici 19 ve 20. maddelerinin yürürlüğe girmesiyle dava konusu bedellerin yasal dayanağının yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik abonesi tarafından, fatura edilen tüketim bedelinin yanlış tahakkuk ettirildiği veya kaçak elektrik kullanılmadığı iddiasıyla açılan davalarda, elektriğin kesilmemesi/yeniden bağlanması talebiyle verilen ihtiyati tedbir kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulup başvurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik abonelik sözleşmesinin devam etmesi ve davanın esasının muarazanın meni niteliğinde olması nedeniyle, davanın değerinin kesinlik sınırının altında kalmasının istinaf yolunu kapatmayacağı gözetilerek, ihtiyati tedbir kararına yönelik istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine dair Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik faturalarının uzun süre ödenmemesine rağmen elektriğin kesilmemesi nedeniyle oluşan müterafik kusur durumunda, abonelik sözleşmesini feshetmeyen tüketicinin ne kadarından sorumlu olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Abonman sözleşmesinin feshedilmemesi nedeniyle tüketicinin, kullandığı elektrik bedelinin tamamından sorumlu olduğu, elektrik idaresinin müterafik kusurunun ise yalnızca gecikme zammı ve faize etki edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketime esas ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay'ın önceki bozma kararlarına uygun hüküm verdiği ve bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleştiği gözetilerek, davacı vekilinin gecikme zammı uygulanması ve davalının tüketim bedelinden sorumlu olmadığı yönündeki karar düzeltme talepleri reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiralanana ait elektrik tüketim bedellerinin kiracı tarafından ödenmemesi nedeniyle kiraya verenin başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde elektrik tüketim bedellerinin kiracıdan tahsil edileceğinin kararlaştırılmış olması ve davalının kullanımda olan kiralananın elektrik borcunu ödememesi nedeniyle kiraya verenin yaptığı takipte bir usulsüzlük bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanım bedeline ilişkin takipte, davalının itiraz ettiği kısmın iptali ve takibin devamına dair talep.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik kullanım bedeline KDV eklenmesinin yasal bir zorunluluk olduğu ve mahkemenin taleple bağlılık ilkesini, davalının kabul ettiği KDV tutarını ve gecikme cezasını hatalı değerlendirdiği gözetilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik sayacının abonenin kusuru olmaksızın tüketim kaydetmediği dönemde, dağıtım şirketi tarafından tahakkuk ettirilen faturanın fazla olduğu iddiasıyla açılan istirdat davasında, hesaplamaya esas alınacak döneme ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, bozmaya uyularak verilen kararda, sayacın bozuk olduğu dönem için hesaplanan kıyas tüketim bedelinin Yönetmeliğe uygun ve denetime elverişli olduğu, bozmaya uymakla kesinleşen yönlerin yeniden incelenemeyeceği ve tarafların temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, hatalı sayaç okuması nedeniyle fazla ödendiği iddia edilen elektrik tüketim bedelinin iadesi talebiyle açtığı menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşüp dönüşmeyeceği ve bilirkişi raporunun yeterliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda eksik tüketim bedelinin ödendiği belirtilmesine rağmen, ek tahakkuk bedeli ile ödenen toplam miktar arasındaki farkın açıklanmaması ve gecikme zammı alınıp alınmadığı hususunda yetersiz kalınması, ayrıca Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 20. maddesi uyarınca tüketicinin sadece gerçek tüketim bedelini ödemekle yükümlü olması ve gecikme zammı talep edilememesi gözetilerek, eksikliklerin giderilmesi için yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik tüketim bedelinden kaynaklanan borcun, dava dışı şirketin borcu ödemeyi kabul etmesiyle borcun nakli yoluyla sona erip ermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Borcun nakli için alacaklının açık muvafakatinin şart olduğu, somut olayda ise alacaklının borcun nakline açıkça muvafakat etmediğinin anlaşıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sayaç mührünün kopması nedeniyle tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanım bedelinin istirdadı talebi üzerine, davacının mevzuata aykırı şekilde kaçak elektrik tüketip tüketmediği ve bedelin usulüne uygun hesaplanıp hesaplanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire bozma ilamında belirtilen usul ve esaslara aykırı olarak, usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin ve ilk bozma kararında belirtilen hususlara uygun bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın hatalı gerekçe ile direnme kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik tüketim bedelinden kaynaklı alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporunda, davalının fiili elektrik kullanım miktarı üzerinden sorumluluğunun belirlendiği gözetilerek, davacı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.