Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Grup Şirketi Sorumluluğu”
- Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, İİK m. 277 vd. maddeleri ile BK m. 179, 180 ve 110. maddelerine dayalı taleplerin birlikte görülüp görülemeyeceği, borçlu ile üçüncü kişi arasında iptal davasına konu olabilecek bir tasarruf işleminin bulunup bulunmadığı, bulunması halinde davanın konusuz kalıp kalmadığı, bekletici mesele ve yargılama giderlerinin belirlenmesi hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının talepleri arasında terdit bulunmadığı, somut uyuşmazlığın niteliği, BK’nın 110, 179 ve 180. maddeleri kapsamındaki taleplerin İİK m. 280/3’deki iptal sebepleri bakımından birlikte değerlendirilmesi gerektiği, taleplerden birine ilişkin verilecek kararın diğerini doğrudan etkileyeceği, bu sebeple davacının taleplerinin bir bütün olarak ele alınarak çözülmesinin usul ekonomisine uygun olduğu, ayrıca dosya kapsamında icra iflas hukuku anlamında iptale konu edilebilecek bir devir veya tasarruf işleminin bulunmadığı gözetilerek direnme kararı onanmış, davacı vekilinin direnme kapsamı dışında kalan ve Özel Dairece incelenmeyen temyiz itirazlarının değerlendirilmesi için dosya Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından el konulan bir anonim şirketin eski yönetim ve denetim kurulu üyelerinin, şirketin grup şirketlerinden hisse devralınması nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olup olmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetim kurulu üyelerinin, ödeme gücü olmayan grup şirketlerinin hisselerini devralarak şirketi zarara uğrattıkları, denetim kurulu üyelerinin ise bu işlemlere karşı gerekli özeni göstermedikleri ve kusursuzluklarını ispatlayamadıkları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirket ile grup şirketleri arasındaki organik bağ nedeniyle davalının, davacının kıdem, ihbar ve yıllık izin ücretlerinden sorumlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı şirket arasında doğrudan bir iş sözleşmesi olmamasına rağmen, davacının davalı şirketin dahil olduğu grup şirketlerinde çalıştığı ve bu şirketler arasında organik bağ bulunduğu gözetilerek davalının sorumluluğu kabul edilmiş ve mahkeme kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bankanın hakim hissedarları ve yöneticileri tarafından gerçekleştirilen bir dizi kredi kullandırma, avans verme ve teminat mektubu düzenleme işlemlerinin zimmet suçunu oluşturup oluşturmadığı ve bu suçtan dolayı sanıklar hakkında eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine Müsteşarlığının bankanın hakim hissedarlarına ait şirketlere kredi kullandırılmaması yönündeki talimatlarına rağmen, sanıkların banka kaynaklarını zimmet kastıyla bu şirketlere aktardıkları, kredilerin geri ödenmeyeceğinin bilinmesine rağmen temdit edildiği, yeterli ve gerçek bir teminat alınmadığı, verilen kredilerin banka zararıyla sonuçlandığı, tüm bu hususların dosya kapsamından anlaşıldığı ve ek bir araştırma gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararına konu hükmünün Özel Dairece incelenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların, Pamukbank'ta görevli oldukları dönemde gerçekleştirdikleri bir dizi kredi kullandırma, avans verme ve teminat sağlama işlemlerinin zimmet suçunu oluşturup oluşturmadığı ve bu eylemlerin hukuki niteliğinin ne olduğu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, Hazine Müsteşarlığı'nın uyarılarına rağmen kredibiliteleri bulunmayan veya şüpheli olan firmalara kredi kullandırmaları, avans vermeleri ve teminat sağlamaları, bankanın kaynaklarını zimmete geçirme kastıyla hareket ettiklerini gösterdiğinden, eylemlerinin zincirleme suç hükümleri uyarınca basit zimmet suçunu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anonim şirketin eski yönetim kurulu üyeleri, denetçileri ve müdürleri hakkında, şirket zararı oluşturdukları iddiasıyla açılan sorumluluk davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına rağmen, şirketin sermaye borçlarının tahsil edilmemesi, usulsüz ödemeler ve yetkisiz sözleşme yapılması gibi iddialarla ilgili hususlarda yeterli inceleme yapılmadan ve davalıların kusurlarının tespiti noktasında bozma kararının gerekleri yerine getirilmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirket ve aynı grup şirketleri bünyesindeki çalışmaları üzerinden kıdem, ihbar, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücretlerine ilişkin alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacının aynı holdinge bağlı diğer şirketlerdeki çalışmaları sebebiyle sorumlu tutulamayacağı, davacının belirli süreli iş sözleşmelerinin belirsiz süreli iş sözleşmesine dönüştüğünün kabul edilemeyeceği, kıdem tazminatı talebinin kabulüyle birlikte, ihbar tazminatı talebinin reddine, kıdem tazminatı ve diğer alacakların ise sadece davalı şirket nezdindeki çalışma süreleri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin yurt dışındaki bir projede çalıştığı şirketler grubundan hangisinin/hangilerinin işçilik alacaklarından sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Grup şirketleri arasında organik bağ bulunmasının tek başına işçilik alacaklarından müteselsil sorumluluk doğurmayacağı, davacının fiilen çalıştığı şirket ile alt işveren ilişkisinde bulunan şirketin birlikte sorumlu tutulmasının doğru olduğu, ancak holding şirketinin davacının alacaklarından sorumlu tutulabilmesi için somut delil bulunmadığı gözetilerek, holding şirketine yönelik davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Grup şirketlerinden birinde çalışan işçinin işçilik alacakları davasında, holding şirketinin de sorumlu tutulup tutulamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sadece holding bünyesinde yer alan şirketlerle organik bağın bulunmasının, işçilik alacaklarından tüm şirketlerin müteselsilen sorumluluğunu gerektirmediği ve davalı holding şirketinde çalışma veya birlikte istihdam durumunun yahut sorumluluk doğuracak başka bir hukuki ilişkinin varlığının kanıtlanamaması gözetilerek, holding şirketinin sorumlu tutulmasına dair yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, Rusya'da çalıştığı şantiyede işveren konumundaki şirketler grubundan olan davalı şirketin, işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı şantiyenin davalı şirketin Rusya'da kurduğu bir şirket olması, davacının ücretini davalı şirket grubuna dahil bir şirketin yatırması ve şirketler arasında organik bağ bulunması gözetilerek, davalı şirketin davacının işçilik alacaklarından sorumlu olduğuna ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Farklı tüzel kişilikleri bulunan grup şirketlerinde, işçinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bir şirket üzerinden bildirilen kısa süreli çalışması dışında fiili çalışma iddiasının olmadığı ve aynı dönem için açılan hizmet tespit davasında diğer şirket lehine husumetten reddine karar verildiği durumlarda, işçilik alacaklarından şirketlerin birlikte sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişilik perdesinin aralanması için şirketler arasında organik bağın bulunması ve kötü niyetli işlemler yapıldığının ispatlanması gerektiği, kesinleşen hizmet tespit davasında davalı ... İnşaat yönünden husumetten red kararı verilmiş olması ve şirketler arasında organik bağ kurulamaması nedeniyle davalı şirketlerin birlikte sorumlu tutulamayacağı, ancak davacı işçinin ... İnşaat nezdinde SGK’ya bildirilen 70 günlük çalışması yönünden her iki şirketin işçilik alacaklarından müşterek ve müteselsil sorumlu olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı şirket ile dava dışı şirket arasında organik bağ ve birlikte istihdam bulunup bulunmadığı, buna göre davalı şirketin sorumluluğunun olup olmadığı, davacının alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve Türk Lirası üzerinden yapılan ödeme talebinden dönülüp dönülemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, dava dışı şirkete gönderdiği ihtarname ile alacaklarının Türk Lirası üzerinden ödenmesini talep ederek seçimlik hakkını kullanmış olup, davalı şirket ile dava dışı şirketin söz konusu alacak için müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, yenilik doğuran hakların bir kez kullanılmasıyla tükendiği ve bu tercihten dönülemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin alacakları Amerikan doları üzerinden hüküm altına alan kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.