Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haklı İstifa”
- Uyuşmazlık: Davacı avukatların, davalı şirketin icra dosyasına başka bir avukat görevlendirmesi üzerine vekillikten istifalarının haklı olup olmadığı ve buna bağlı olarak vekalet ücreti taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatların icra dosyasına yatan parayı davalıya bildirmeyip hapis hakkını kullanmaları ve davalının başka bir avukat görevlendirmesini istifa gerekçesi yapmalarının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve bu nedenle istifanın haklı olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, davacı şirketin vekili olarak görev yaptığı esnada, bilgilendirilmeden dosyaya başka bir vekil sunulması nedeniyle haklı istifa iddiasına dayalı vekalet ücretine ilişkin menfi tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma ilamında, davalı avukatın istifasının haklı olması durumunda, istifa tarihi olan 2012 yılındaki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplama yapılması gerektiği belirtilmesine rağmen, mahkemece işe başlama tarihi olan 2009 yılı tarifesine göre hesaplama yapılması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın davalı müvekkiline karşı açtığı vekalet ücreti alacağı davası ile davalı müvekkilin davacı avukata karşı açtığı vekalet görevinin özensiz kullanılmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı müvekkilin, davacı avukatın bazı dosyaların takibi için başka bir avukata muvafakat vermesini, vekilin takip ettiği tüm dosyaları kapsayacak şekilde yorumlayamayacağı ve bu nedenle izni ve muvafakatı alınmaksızın başka bir avukat tarafından dosyalara vekalet sunulması nedeniyle davacı avukatın istifasının haklı olduğu, haklı istifa nedeniyle davacı avukatın takip ettiği tüm dosyalar için vekalet ücretine hak kazandığı, vekilin istifa ettiği tarih itibariyle mesleki özen yükümlülüğüne aykırı davranmasından kaynaklı müvekkilin zarara uğrayıp uğramadığına ilişkin yapılan incelemelerde vekilin azlini gerektirecek bir durumun bulunmadığı ve davalı tarafından yapılan ücret ödemelerinin hesaplanan vekalet ücretinden mahsup edildiği gözetilerek, davalının temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Avukatın, aynı taşınmazla ilgili farklı davalarda karşı tarafın vekilliğini üstlenmesi nedeniyle vekâlet ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık ücret sözleşmesinde kararlaştırılan tarihte ücret ödenmediği için avukatın istifasının haklı sayılacağı, istifadan sonra karşı taraf vekilliğinin üstlenilmesinin muaccel hale gelmiş ücret alacağına etki etmeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatın vekalet ilişkisinin sona ermesi nedeniyle açtığı tespit ve alacak davasında, daha önce açılmış davalarda istifanın haklı olmadığına dair kesinleşmiş kararların, bu davada da istifanın haklılığı konusundaki incelemeye etkisinin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aynı istifa bildirimine dayanılarak açılan önceki davalarda istifanın haklı olup olmadığı hususu incelenip kesinleşmiş olduğundan ve avukatlık vekalet ilişkisinin bir bütün teşkil etmesi sebebiyle, bu davada da aynı istifanın haklılığı hususunun tekrar değerlendirilmesine gerek olmadığı gözetilerek, istifanın haklı olmadığı ve davacının bitirilmemiş işler için vekalet ücreti talep edemeyeceği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı avukatın, davacı tarafından vekil olarak görevlendirildiği dosyaya başka bir avukatın vekaletname sunması üzerine haklı istifa ederek talep ettiği vekalet ücretine ilişkin menfi tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın istifasının haklı olduğu ve istifa tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre hesaplanan vekalet ücretinin bilirkişi raporuyla belirlendiği gözetilerek, önceki bozma kararına uyularak hüküm kurulduğundan, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı müvekkili aleyhine açtığı davada, istifasının haklı olup olmadığı ve haklı değilse dahi istifa öncesi yaptığı işler karşılığı vekalet ücreti talep edip edemeyeceği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yazılı avukatlık ücret sözleşmesi bulunmaması ve davacı avukatın istifa etmeden önce vekalet ücretini talep ettiğine dair bir delil sunulamaması, dolayısıyla ücretin ancak işin kesinleşmesiyle muaccel hale geleceği gözetilerek, davacı avukatın istifasının haklı olmadığı ve istifa öncesi vekalet ücreti talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekalet ücretine ilişkin alacak davası ve vekalet görevinin kötüye kullanılmasına ilişkin tazminat davalarında, avukatın istifasının haklı olup olmadığı ve buna bağlı olarak vekalet ücreti ile tazminat taleplerinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatın, müvekkilinin bilgisi ve izni dışında başka bir avukata dosyaların takibinin verilmesi nedeniyle istifasının haklı olduğu, bu nedenle de takip ettiği tüm dosyalar için vekalet ücretine hak kazandığı, hesaplamanın da doğru yapıldığı gözetilerek, davalı-karşı davacının karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Avukatın haklı istifa nedeniyle müvekkilinden talep ettiği ücret alacağının miktarı ve avukatın külli tespit kısmi dava açıp açamayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın bozma ilamında, avukatın istifa tarihinden önce biten işler için ücret alacağına hükmedilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, mahkemece bitmemiş işler için de ücret hükmedilmesi ve avukatın külli tespit kısmi eda davası açabileceğine ilişkin yasal düzenlemenin dava tarihi itibariyle yürürlükten kalkmış olması gözetilerek, Dairenin onama kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların davacı avukatı haklı bir sebep olmaksızın azletmesinin vekalet ücretine hak kazandırıp kazandırmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, davalıların icra takibi aşamasında kendisinden habersiz başka bir avukat görevlendirmesini haklı istifa nedeni olarak ileri sürmesine rağmen, davalıların bu eyleminin vekaletnamede yer alan yetkilerini kullanmaları kapsamında kaldığı ve davacı avukatın istifasının haklı olmadığı değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların başka bir avukata vekaletname vermeleri üzerine istifa eden davacı avukatın haklı nedenle istifa edip etmediği ve buna bağlı olarak vekalet ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, davalıların yeni bir avukata vekaletname verdiğini bilmesine rağmen uzun süre sessiz kalıp daha sonra istifa etmesinin haklı bir nedene dayanmadığı, ayrıca istifa tarihinde kesinleşmiş bir işinin de bulunmadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız istifa eden avukatın, takip ettiği davalardan hangileri için vekalet ücreti talep edebileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız istifa eden avukatın, istifa tarihi itibariyle kesinleşmiş işler ve aylık ücret alacakları dışında, derdest davalar için vekalet ücreti talep edemeyeceği, taraflar arasındaki avukatlık ücret sözleşmesi hükümleri ve kesinleşmemiş tahkim dosyasından şirket menfaatine bir değer elde edilmediği gözetilerek yerel mahkemenin davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.