Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hekim Muayenesi”
- Uyuşmazlık: Sanığın trafik kazasına sebebiyet veren eyleminin taksirle mi yoksa bilinçli taksirle mi işlendiğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kazadan 45 dakika sonra ölçülen 0.54 promil alkol oranından, kaza anında yaklaşık 0.65 promil alkollü olduğu sonucuna varılsa da, bu durumun tek başına bilinçli taksiri oluşturmayacağı, ayrıca sanığın güvenli sürüş yeteneğini kaybedip kaybetmediğinin belirlenmesi için detaylı bir hekim muayenesi yapılmadığı ve kazaya alkolün etkisiyle sebebiyet verdiğine dair başka delil de bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararına konu hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı eczanenin, hastalardan tahsil etmesi gereken katılım paylarını almaması nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından uygulanan cezai işlemin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, cezai işleme konu reçetelerin ait olduğu fatura dönemlerinin belirlenmesi, protokol hükümlerinin doğru uygulanması ve reçete bedellerinin tahsiline ilişkin hükümlerin gözetilmemesi nedeniyle bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Protokol hükümlerine aykırılık nedeniyle uygulanan cezai şartın tahsilinden sonra, borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen cezai şartın istirdadı talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahsup yoluyla yapılan ödemenin rızai ödeme sayılamayacağı ve 5510 sayılı Kanun'un geçici 62. maddesindeki "tahsil edilen tutarlar" ibaresinin rızai ödemeleri kapsadığı gözetilerek, yerel mahkemenin kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından davacı eczaneye, protokole aykırı reçete faturalandırması nedeniyle uygulanan cezai şart ve sözleşme fesih işleminin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı eczaneye uygulanan cezai işlemlerin dayandığı protokole aykırılıkların tespiti için alınan bilirkişi raporunun yetersizliği, sahte reçete düzenlenmesine ilişkin eczanenin kastının ispatlanamamış olması, ilaç tesliminde kimlik kontrolünün yapılmaması, güncel protokole göre cezai şartların yeniden değerlendirilmesi gerektiği ve davacının dava açmakla lehine olan güncel protokol hükümlerinin uygulanmasını talep etmiş sayılması gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun davacı eczacıya uyguladığı cezai işlemin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı eczacıya uygulanan cezai işlemin dayanağı olan sözleşme maddelerinin, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren yeni protokollerdeki karşılıkları ile birlikte değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü gereği tüm ilgili hastaların dinlenmesi ve bu hususlar da gözetilerek yeni bir bilirkişi raporu alınması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı SGK tarafından davacı eczaneye katılım payı ihlali nedeniyle kesilen cezai şartın miktarının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 Sayılı Yasa’nın geçici 62. maddesi ve taraflar arasındaki protokol hükümleri birlikte değerlendirilerek, eczacı tarafından katılım payı atlatılmasına iştirak edilen reçete sayısının çokluğu ve eylemin tekrarı gözetilerek, davalı tarafından uygulanan cezai şart miktarının doğru olup olmadığının belirlenmesi gerektiğinden, eksik inceleme ile hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eczane tarafından SGK'ya faturalandırılan sahte kupürler nedeniyle Kurumca uygulanan cezai işlemin iptali istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulanan cezai işlemin iptali istemiyle açılan davada, bozma kararlarında belirtilen hususlar gözetilerek hüküm kurulduğundan, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından davacı eczaneye kesilen idari para cezasının miktarının mevzuata uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 62. maddesi uyarınca, eczanelere kesilecek idari para cezasının her fatura dönemi için brüt asgari ücretin beş katını geçemeyeceği ve Bölge Adliye Mahkemesinin de bu hesaplamaya uygun karar verdiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından davacı eczacıya kesilen cezai şart bedelinin ve uyarma cezasının iptali talebiyle açılan davanın, sonradan yürürlüğe giren yasa ve protokol hükümleri uygulanarak karara bağlanıp bağlanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin bozma kararında belirtilen hususlara uygun şekilde hüküm kurulduğu, bozmanın kapsamı dışında kalan hususların ise kesinleştiği gözetilerek, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davacı eczaneye uygulanan cezai şart bedelinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulanan cezai şart bedelinin 5510 sayılı Kanun'un geçici 62. maddesi ve taraflar arasındaki protokol hükümleri gözetilerek hesaplandığı ve kısmen yerinde olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Başka bir eczanenin, davacının Medula şifresini kullanarak gerçekleştirdiği muayene katılım payı öteleme işlemi nedeniyle davacıya cezai şart uygulanmasının hukuka uygunluğu ve uygulanacak protokol hükümleri.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kalfasının Medula şifresini izinsiz olarak paylaşması nedeniyle, başka bir eczanenin gerçekleştirdiği muayene katılım payı öteleme eyleminden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 66. maddesi uyarınca sorumlu olduğu ve davacı lehine olan son protokol hükümlerine göre cezai şart uygulanmasının yerinde olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davacı eczacıya uygulanan cezai şart bedelinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Cezai şart bedelinin hesaplanmasında fatura dönemi ve brüt asgari ücretin doğru tespiti gerekliliği ile 2020 protokolünün de değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile verilen ilk derece mahkemesi kararı bozulmuş ve istinaf mahkemesi kararı kaldırılmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.