Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Islaha Karşı Beyan”
- Uyuşmazlık: Davacının işçilik alacakları davasında, davalının ıslaha karşı beyan dilekçesinin ıslahı yoluyla zamanaşımı def'i ileri sürüp süremeyeceği ve bu def'in değerlendirilmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının kanuni süre dışında verdiği cevap dilekçesindeki zamanaşımı def'inin dikkate alınmaması doğru olmakla birlikte, davacının ıslah dilekçesine karşı davalı tarafından verilen beyan dilekçesinin ıslahı yoluyla zamanaşımı def'i ileri sürülebileceği ve mahkemenin bu def'i değerlendirerek karar vermesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalılarla arasındaki sözleşmenin haksız feshi nedeniyle vekalet ücreti, masraf, yıllık izin ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı taleplerine ilişkin alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerden birinin ticaret sicilinden terkin edilmiş olması ve davalılardan birinin davayı kabul etmiş olmasına rağmen bu hususların mahkemece değerlendirilmemesi, ayrıca davacıya ıslah için süre verilmemesi ve davalı şirket hakkında hüküm kurulması usul hükümlerine aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin farklı dönemlerde farklı işverenler nezdinde çalıştığı dönemdeki işçilik alacaklarının talep edildiği davada, dava dilekçesinin somutlaştırma yükümlülüğüne uygunluğu ve davalıların ıslaha karşı ileri sürdüğü zamanaşımı def'inin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin dava dilekçesinde hangi çalışma dönemi için hangi davalıdan hangi alacakları talep ettiğini ayrıntılı, açık ve anlaşılır şekilde belirtmesi nedeniyle somutlaştırma yükümlülüğünü yerine getirdiği, davalı ... Belediyesi vekilinin ıslaha karşı yaptığı zamanaşımı def'inin açık ve kesin olmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun ise denetime elverişli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Avukatın özen yükümlülüğüne aykırı davranışı nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı avukatın, davacının ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı def'ini süresinde ileri sürmediği, ilk defa yargılama aşamasının ilerleyen safhalarında bu savunmada bulunduğu ve davacının da bu genişletmeyi kabul etmediği gözetilerek davalının karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan mal rejiminin tasfiyesi davasında, davacının ıslah dilekçesi ile talep sonucunu değiştirmesine rağmen, bu dilekçenin davalılara tebliğ edilmeden karar verilmesi nedeniyle davalıların savunma hakkının ihlal edilip edilmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ıslah dilekçesi ile talep sonucunu değiştirmesi ve bu dilekçenin davalılara tebliğ edilmemesi nedeniyle davalıların savunma ve hukuki dinlenilme haklarının ihlal edildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, ıslah zamanaşımı def'i dikkate alınarak hesaplanan fazla çalışma, hafta tatili ve bayram/genel tatil ücreti alacaklarının miktarına itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Dairenin önceki bozma ilamında belirtilen hususlar ve ıslah dilekçesinin tarihinden itibaren 5 yıllık dönemi kapsayan işçilik alacaklarının hesaplandığı ek bilirkişi raporuna dayanılarak, yerel mahkemenin davalı işverenin temyiz itirazlarını reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hatalı tedavi sonucu açılan kısmi tazminat davasında, davacının ıslah dilekçesiyle artırdığı taleplerin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın vekalet akdinden kaynaklanması sebebiyle 818 sayılı BK'nın 126. maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, ancak zararın özel yapısı gereği sonradan değişme eğilimi göstermesi ve gelişen durumun varlığı halinde zamanaşımı süresinin, gelişen durumun durduğunun veya ortadan kalktığının öğrenilmesiyle başlayacağı, somut olayda ise davacının zararın varlığını kısmi dava açtığı tarihte öğrenmiş olması ve ıslah dilekçesinin bu tarihten sonra verilmesi sebebiyle zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek, davalı hastanenin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hatalı tıbbi müdahale nedeniyle açılan tazminat davasında, ıslah dilekçesi ile artırılan maddi tazminat talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve uygulanacak faiz türünün ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı doktor arasındaki ilişkinin vekalet sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davacının zararı öğrendiği tarihten itibaren beş yıllık süre geçmeden ıslah dilekçesi ile talebini artırdığı ve bu sebeple zamanaşımının gerçekleşmediği, ancak mahkemece taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak olay tarihinden itibaren faize hükmedildiği ve davalılar yönünden uygulanması gereken faiz çeşidinin de hatalı belirlendiği gözetilerek yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı kardeşleri arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı ve davacının ortaklığa konu araçlardan birinin adına tescilini talep etmesi hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kardeşlerden birinin, ıslaha cevap dilekçesinde davacının araçlardaki ortaklığını kabul etmesi ve davacı adına isabet eden hisseyi belirtmesinin, kendisini bağlayıcı bir beyan olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işçinin fazla çalışma alacağına ilişkin talebinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve davalının zamanaşımı def'ini hangi aşamada ileri sürmüş olması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zamanaşımı def'inin dava dilekçesinde talep edilen bir alacakla ilgili olarak ileri sürülebileceği, henüz talep edilmemiş bir alacak hakkında zamanaşımı def'inin ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle davacının ıslahla artırdığı fazla çalışma alacağına karşı, ıslah dilekçesinde talep edilen fazla çalışma ücreti yönünden davalı vekilinin zamanaşımı def'ini yöntemine uygun bir şekilde ileri sürmediği, ancak davacı vekilinin zamanaşımı def'inin zamanında ileri sürülmediğine ilişkin bir karşı savunmada da bulunmaması nedeniyle davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesindeki fazla çalışma ücretinin bir kısmının zamanaşımına uğradığına yönelik beyanının, dava dilekçesinde talep edilen fazla çalışma ücreti için geçerli bir zamanaşımı def'i olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yangın nedeniyle oluşan maddi zararların tazmini istemine ilişkin davada, davacının ıslah talebiyle davalıların sorumluluk oranlarının değiştirilmesinin ve avans faizi yürütülmesinin mümkün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Islahın, yargılama sürecindeki şekil ve süreye aykırılıktan kaynaklanan maddi hak kayıplarını gidermek amacıyla yapılabileceği, davalıların sorumluluklarını değiştirecek şekilde ıslah talebiyle hüküm kurulamayacağı ve avans faizi yürütülemeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davalılar yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika aidat alacaklarının tahsili davasında, davalı belediyenin yaptığı ödemelerin mahkemece değerlendirilmemesi nedeniyle kararın bozulup bozulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediye tarafından sunulan ödeme belgelerinin, dava konusu döneme ilişkin olduğu ve sendika aidatı ödemesi açıklamasıyla yapıldığı anlaşılmasına rağmen, mahkemece bu hususta bir değerlendirme yapılmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.