Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Köy Boşluğu”
- Uyuşmazlık: Maliye Hazinesi'nin köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ile köy merasına tecavüz suçunda 6360 sayılı Kanun'un TCK'nın 7. maddesindeki zaman bakımından uygulama kuralı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyet hakkı sahibi olan ve köylülerle birlikte ortak kullanım hakkı bulunan Hazinenin, köy boşluğuna tecavüz suçundan doğrudan zarar gördüğü gözetilerek davaya katılma ve temyiz hakkı bulunduğuna, ancak 6360 sayılı Kanun'un suç tanımını veya cezasını değiştirmeyip yalnızca köy tüzel kişiliğinin statüsünü değiştirdiğinden, TCK'nın 7. maddesindeki fail lehine olan hükmün uygulanamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkı bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyetinin Devlette olması ve köy tüzel kişiliğinin de bu yerler üzerinde ortak kullanım hakkına sahip bulunması sebebiyle, köy boşluğuna tecavüz suçunda hem köy tüzel kişiliğinin hem de Hazinenin suçtan doğrudan zarar gören olarak kabul edilmesi ve Hazinenin de davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçunda, Maliye Hazinesi'nin suçtan doğrudan zarar gören sıfatıyla davaya katılıp katılamayacağı ve vekalet ücreti alıp alamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların mülkiyetinin Devlette, kullanım hakkının ise köy tüzel kişiliğinde olduğu, 5271 sayılı CMK'nın 237. maddesi uyarınca suçtan doğrudan zarar görenlerin davaya katılabileceği ve köy boşluğuna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin de doğrudan zarar gören olarak kabul edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin Hazine'nin davaya katılmasına ve vekalet ücreti takdirine ilişkin hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların mülkiyetinin Devlette, kullanım hakkının ise köy tüzel kişiliğinde olduğu, köy boşluğuna tecavüz suçunda korunan hukuki yararın mülkiyet ve ortak kullanım hakkı olduğu ve bu suçtan Maliye Hazinesi'nin doğrudan zarar gördüğü gözetilerek, Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğuna karar verilerek Özel Daire'nin ret kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına Hazine'nin katılma hakkı ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ile Hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyetinin Devlette, kullanım hakkının ise köy tüzel kişiliğinde olduğu, köy boşluğuna tecavüz suçunda korunan hukuki yararın mülkiyet ve ortak kullanım hakkı olduğu ve Hazine'nin bu suçtan doğrudan zarar gören konumunda bulunduğu gözetilerek Hazine'nin davaya katılma hakkı bulunduğu ve vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyetinin Hazine'de olması ve köylülerle birlikte kullanım hakkının bulunması sebebiyle, köy boşluğuna tecavüz suçunda Maliye Hazinesi'nin doğrudan zarar gördüğü kabul edilerek, davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve Özel Daire'nin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılma hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ve hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyetinin hazineye, kullanım hakkının ise köye ait olduğu ve bu nedenle köy boşluğuna tecavüz suçunda hazinenin de doğrudan zarar gören konumunda olduğu gözetilerek, hazinenin davaya katılma hakkı bulunduğu ve vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına Maliye Hazinesi'nin katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların kamu malı olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması, ayrıca köy boşluğunu kullanma hakkına sahip köylüler ile birlikte Hazine'nin de bu suçtan doğrudan zarar gören konumunda olması nedeniyle, Maliye Hazinesi'nin davaya katılma ve hükmü temyiz etme hakkının bulunduğu gözetilerek, Özel Daire'nin temyiz isteminin reddine ilişkin kararının kaldırılmasına ve dosyanın temyiz incelemesi için ilgili daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın köy boşluğu vasfında olup olmadığı ve köy tüzel kişiliğinin dava açma ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın niteliğinin tespiti için gerekli araştırma ve incelemenin yapılmadan, taşınmazın köy boşluğu olup olmadığı ve davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususlarında eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından köy boşluğu olduğu iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemiyle açılan davada, davacının aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16/A bendi dışında kalan köy boşluğu niteliğindeki taşınmazların Hazineye ait olduğu ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisabının mümkün olduğu, davacının köy boşluğunun Hazine adına tescili için dava açma ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın bir bölümünün davacıya ait parsellerden olduğunu iddia ederek tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine, nizalı bölümün köy boşluğu olduğu iddiasıyla köy tüzel kişiliği tarafından açılan müdahalenin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın nizalı bölümlerinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/A maddesinde sayılan yerlerden olmadığı, köy boşluğu niteliğindeki taşınmazlar için dava açma yetkisinin Hazine'ye ait olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosunda tespit edilen taşınmaz yüzölçümlerine itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan inceleme ve araştırma sonucunda tesis kadastro paftasına itibar edilmesi gerektiği, uygulama kadastro paftasında köy boşluğu olarak bırakılan alanın davacıya ait parsele eklenmesi gerektiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.