Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“KHK İptali”
- Uyuşmazlık: Davalıya ait markanın kullanılmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilip verilemeyeceği ve kullanmama süresinin hesabında daha önce açılan davanın dava tarihinin mi yoksa kesinleşme tarihinin mi esas alınacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 556 sayılı KHK'nin 14. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle ve yerine yeni bir kanuni düzenleme gelmemesi nedeniyle, kullanılmayan markaların iptaline ilişkin bir yaptırım hükmü kalmadığı ve bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tanınmış bir markanın, tescilli olduğu ancak kullanılmayan mal sınıfları bakımından, 556 sayılı KHK'nin 14. ve 42. maddeleri uyarınca kısmen iptal edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 556 sayılı KHK'nin 14. maddesindeki kullanım zorunluluğunun tanınmış markalar için de geçerli olduğu, tanınmış markanın kullanılmayan mal veya hizmetler bakımından kısmi iptal talebinin KHK'nin amacına aykırı olmadığı ve bu hususta tanınmış markalar için bir ayrıcalık tanınmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anayasa Mahkemesi'nin markanın kullanılmaması nedeniyle iptaline ilişkin 556 sayılı KHK'nın 14. maddesini iptal etmesi üzerine açılmış bir marka iptal davasında, davanın reddine mi yoksa konusuz kaldığı için karar verilmesine yer olmadığına mı karar verileceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle oluşan hukuki boşluğa dayanarak davanın reddine karar vermesine karşılık, Özel Daire'nin davanın hukuki dayanağı kalmadığı için konusuz kaldığı gerekçesiyle kararı bozması üzerine, yerel mahkemece Özel Daire bozma kararına karşı, önceki kararında bulunmayan yeni bir gerekçe (davanın açıldığı tarihte henüz 5 yıllık sürenin dolmamış olması) ile direnmesi üzerine, direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu ve dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalının tescilli markasını kullanmaması nedeniyle açılan kısmi hükümsüzlük davasında davacının hukuki yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı sektörde faaliyet göstermesi nedeniyle davalı markasının hükümsüzlüğü talebinde hukuki yararı bulunmakla birlikte, Anayasa Mahkemesinin marka kullanımı ve kullanılmamasına ilişkin 556 sayılı KHK hükümlerini iptal etmesi ve bu iptal kararlarının derdest davaya da uygulanması gerektiği gözetilerek, direnme kararı değişik gerekçeyle onanmıştır. - Uyuşmazlık: FETÖ/PDY ile ilişkisi nedeniyle kapatılan bir şirketten devralınan taşınmazın devrinin muvazaalı olup olmadığı ve Hazine adına tescil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın gerçek değeri ile satış bedeli arasındaki açık fark, devrin yapıldığı tarihte şirketin FETÖ/PDY ile iltisakının kamuoyunda bilinir olması ve davalının bu durumu bildiği veya bilebilecek durumda olması gibi hususlar değerlendirilerek davalının iyi niyetli olmadığı ve devrin muvazaalı olduğu sonucuna varılarak, yerel mahkemenin tapu iptali ve Hazine adına tescil kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçerken imzaladığı sulh sözleşmesiyle önceki iş ilişkisinden kaynaklanan haklarından feragat edip etmediği ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının davaya etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 375 sayılı KHK'nın ilgili bentlerini iptal etmesi ve iptal kararlarının kesinleşmemiş davalara uygulanması gerektiği gözetilerek, mahkeme dışı yapılan sulh sözleşmesinin kesin hüküm etkisi doğurmaması nedeniyle, ilk derece mahkemesinin muvazaa iddiasını araştırması ve sonucuna göre karar vermesi için karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın onama kararına karşı, dayanağı olan KHK hükmünün Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle maddi hata düzeltmesi talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'da Yargıtay kararlarına karşı karar düzeltme yolu öngörülmediği, maddi hata düzeltmesinin ise yalnızca hükümdeki yazı ve hesap hataları gibi açık hatalar için öngörüldüğü, iptal edilen KHK hükmüne dayanılsa dahi Yargıtay kararının sonucu itibarıyla doğru olduğu gözetilerek maddi hata düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: 375 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzaladığı sulh ve feragatname nedeniyle önceki işçilik alacaklarını talep edemeyeceği gerekçesiyle reddedilen alacak davasının, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrası akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 375 sayılı KHK’nın ilgili bendini iptal etmesiyle, davacının kadroya geçiş sırasında imzaladığı feragatnamenin hukuki dayanağının ortadan kalktığı, ancak davacının talep ettiği alacaklara hak kazandığını ispatlayamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 694 sayılı KHK kapsamında düşürülen itirazın iptali davası nedeniyle davacının, davalıdan karşı vekalet ücreti talep edebilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 694 sayılı KHK'nın 9. maddesi ile İİK'ya eklenen geçici 13. madde uyarınca, idari yargının görev alanına giren konularda açılan ilamsız icra takipleri ve itirazın iptali davalarında, karar verilmesine yer olmadığına ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, davacının karşı vekalet ücreti talebinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın, davacı şirket işyerinde toplu iş sözleşmesi yapmak için gerekli yetkiye sahip olup olmadığına ilişkin yetki tespiti kararının iptali istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile alt işveren işçilerinin sürekli işçi kadrolarına geçirilmesi sonucu, tespit konusu işyerinin genel işler işkolunda faaliyet gösterdiği, davalı sendikanın ise farklı bir işkolunda yer aldığı ve aynı işkolunda bulunmayan sendikaya yetki verilemeyeceği gözetilerek ilk derece mahkemesi ve bölge adliye mahkemesi kararları bozularak, yetki tespit kararının iptaline karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçiş öncesi ve sonrası dönemlerde, alt işveren işçisinin bireysel ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan işçilik alacaklarından asıl işverenin sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 375 sayılı KHK'nın geçici 24. maddesinin birinci fıkrasının (c) ve (ç) bentlerini iptal etmesi ve iptal kararlarının kesinleşmemiş davalara da uygulanması gerekliliği gözetilerek, davalı Bakanlığın kadroya geçiş öncesi ve sonrası dönemdeki işçilik alacaklarından sorumlu olduğu gerekçesiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.