Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kefalet Cinsi”
- Uyuşmazlık: Davalıların, davacıya olan borçlarından dolayı kefil sıfatıyla sorumlu tutulup tutulamayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet sözleşmesinde kefalet tarihi, limiti ve cinsinin belirtilmemesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583. maddesinde aranan şekil şartlarına aykırılık oluşturduğu gözetilerek, davalıların kefil sıfatıyla sorumlu tutulamayacağına ve ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından satım sözleşmesinin teminatı olarak verilen bonoların bedelsiz olduğu ve davacıya cari hesap bakiyesi alacağı ödenmediği iddiasıyla açılan menfi tespit ve alacak davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından verilen bonoların sözleşme kapsamındaki avans ödemelerinin teminatı olduğu, davacının sözleşme edimlerini yerine getirdiği ve davalıya teslim edilen mallara ilişkin faturalara itiraz edilmediği gözetilerek davacının bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitine ve davalının davacıya cari hesap bakiyesini ödemesine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ziynet alacağı davasında, Yargıtay'ın bozma kararına uyularak verilen aynen iade kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararında ziynetlerin aynen iadesine karar verilmesi gerektiği, aynen iadenin mümkün olmaması halinde İcra İflas Kanunu'nun 24. maddesi gereğince işlem yapılacağı ve bu nedenle davacının ziynetlerin bedelinin tahsili yönündeki talebinde hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin bozmaya uygun olarak verdiği aynen iade kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zorunlu hizmet karşılığı yurtdışına yüksek lisans eğitimine gönderilen davalının yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle davacı üniversitenin açtığı alacak davasında, davalının borcunu yapılandırmasına rağmen ödeme yapmaması nedeniyle davanın devam edip etmeyeceği ve alacağın hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin gerekçesinde davalı tarafından yapılandırma başvurusu yapılmadığı belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında yapılandırılmış borç üzerinden hesaplama yapılması nedeniyle gerekçe ve hüküm arasında çelişki bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde garantör olarak yer alan davalıya karşı, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle ödenen bedellerin iadesi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, şeklen geçersiz olsa dahi sözleşmede garantör olarak yer alması ve dürüstlük kuralına aykırı davranışları nedeniyle, davacı tarafından ödenen bedellerden sorumlu tutulması gerektiği değerlendirilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anagayrimenkuldeki bağımsız bölümlerin arsa paylarının değerleriyle orantılı olarak düzeltilmesi talebiyle açılan davada, mahkemenin arsa paylarını belirlerken yaptığı değerlendirmenin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, arsa paylarının belirlenmesinde bağımsız bölümlerin kat irtifakı kurulduğu tarihteki değerlerini etkileyen tüm unsurları incelemeden ve yeterli bilirkişi incelemesi yaptırmadan karar vermesi, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 3. maddesine aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı askerin firar etmesi nedeniyle yüklenme senedine göre davalı ve kefillerinden eğitim ve öğretim masraflarının tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, Yargıtay'ın önceki bozma kararlarında belirtilen hususlara uygun olarak, özellikle bilirkişi raporuna dayalı olarak verdiği kararın hukuka uygun olduğu gözetilerek temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayan durumlarda, faturaya "bedelin belirli bir sürede ödenmemesi halinde vade farkı ödenir" ibaresinin konulması ve karşı tarafça Türk Ticaret Kanunu'nun 23/2. maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde vade farkının ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Faturanın, sözleşmenin ifa aşamasıyla ilgili olup sözleşmeyi değiştiren veya diğer tarafın durumunu ağırlaştıran kayıtların faturanın olağan içeriğinden sayılamayacağı, vade farkı kaydının da faturanın zorunlu içeriğinden olmayıp yasal sürede itiraz edilmediği gerekçesiyle kabul edilmesinin ağır bir sonuç doğuracağı ve faturanın sözleşme niteliği taşımadığı gözetilerek, faturaya itiraz edilmemesinin vade farkı ödenmesi konusunda borç doğurmayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesinde dövizin Türk Lirası karşılığının hangi tarihteki (dava tarihi mi yoksa karar tarihi mi) kur üzerinden hesaplanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesi uyarınca miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararların temyiz edilemeyeceği, dosya kapsamında reddedilen ve temyize konu edilen toplam miktarın dava tarihi itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Döviz cinsinden alacak davasında, temyiz kesinlik sınırının belirlenmesi için dövizin dava tarihindeki mi yoksa karar tarihindeki mi kurunun esas alınacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm altına alınan döviz cinsinden alacağın karar tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının, temyiz kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar nezdinde satış danışmanı olarak çalışan davacının 04.09.2014 - 31.03.2016 tarihleri arasındaki çalışmasına ilişkin prim (komisyon) alacağının hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının distribütörlerle aynı prim oranlarına tabi olduğunu gösterir bir delil bulunmadığı ve davacının diğer satış departmanı personellerinden daha üstün bir konumunun olduğunun ispatlanamadığı gözetilerek, davacının Air Taxi Operation Memo (1) başlıklı belgenin 4 (g) maddesinde yer alan satış pazarlama departmanı personeli için düzenlenen prim hükümlerinden faydalanması gerektiğine karar verilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu kredi sözleşmesinde kararlaştırılan akdi ve temerrüt faiz oranlarının mı yoksa yasal faiz oranının mı uygulanacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinde, kredi sözleşmesinde açıkça belirtilen akdi ve temerrüt faiz oranlarının talep edilmiş olmasına ve bilirkişi raporuyla da bu oranların doğrulandığına göre, mahkemece yasal faiz oranının uygulanması hatalı olup, sözleşmede kararlaştırılan faiz oranları dikkate alınarak hüküm kurulması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.