Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Korkutma Kastı”
- Uyuşmazlık: Sanığın mağduru telefonla arayarak "ölmediğine dua et" demesinin tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın sözlerinin, taraflar arasındaki konuşmanın gelişimi ve daha önce yaşanmış olaylar gözetildiğinde, mağduru korkutmak amacıyla değil, geçmişe yönelik bir yorum niteliğinde olduğu ve ileride gerçekleşecek bir saldırı tehdidi içermediği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararıyla sanığın beraatine ilişkin hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdurlara yönelik eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdurlara sinkaflı sözler söyledikten sonra silahını doğrultmasının objektif olarak korkutucu nitelikte bir tehdit oluşturduğu, mağdurların beyanlarının tutarlılığı ve sanığın savunmasının hayatın olağan akışına aykırı olması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama mı yoksa öldürmeye teşebbüs suçu mu olduğu, verilen cezanın miktarı ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece suç vasfının kasten yaralama olarak belirlenmesinde ve cezanın belirlenmesinde isabetsizlik bulunmadığı, haksız tahrik indiriminin uygulanmasının yerinde olduğu, delillerin takdir ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında meşru savunma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve meşru savunmada sınırın aşıldığının kabulü halinde TCK’nın 27/2. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, kendisine yönelik gerçekleştirilen haksız silahlı saldırıyı defetmek amacıyla gerçekleştirdiği eylemlerin, meşru savunma koşulları altında gerçekleştiği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafikte yaşanan tartışma sonrası sanığın minibüse ateş etmesi eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa silahla tehdit suçu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın trafikte çıkan tartışma sonrası hareket halindeki ve içerisinde çok sayıda yolcu bulunan minibüse ateş etmesinin, hedef gözetmeksizin ve korkutma amacıyla gerçekleştiği, bu nedenle eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs değil, zincirleme silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın araçtaki kişilere yönelik ateşli silah kullanması eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa silahla tehdit suçu mu olarak değerlendirilmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın araca ateş ederken araçta bulunan kişileri hedef aldığı, öldürmeye elverişli bir silah kullandığı ve atışın isabet etmesi halinde ölümcül olabileceği gözetilerek, eylemin kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararını bozan Yargıtay 1. Ceza Dairesinin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin tasarlayarak öldürme suçunu mu yoksa kasten öldürme suçunu mu oluşturduğu ve yardım eden sanık hakkında suça yardım hükümlerinin yerinde olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların maktulü öldürme kararını önceden verdiğine ve soğukkanlılığını koruyarak hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı, sanıklar yararına uygulanan haksız tahrik indiriminde isabetsizlik olmadığı ve cezaların eylemlerle orantılı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükümde haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Olay sırasında sanıkla birlikte bulunan tanığın, maktulün sanığa hakaret ettiğini duymadığına dair beyanları ve sanığın savunmasının çelişkili olması gözetilerek, haksız tahrik hükümlerinin uygulanma koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan verilen cezanın miktarı ve TCK 220/6 maddesindeki indirimin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın olaylardaki konumu, meydana gelen zarar, sanığın kusurunun ağırlığı ve diğer sanıklar hakkındaki kararlar ile kıyaslama gözetilerek, temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe bulunmadığı ve TCK'nın 220/6. maddesindeki indirimin uygulanmamasına dair gerekçenin de yetersiz olduğu değerlendirilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra, karar kesinleşmeden davalının kabul beyanından dönmesinin mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma davasında, tarafların boşanma ve fer'ilerine ilişkin iradelerinin serbestçe açıklanması ve hakim tarafından onaylanması şartının, HMK'nın 308. maddesinde düzenlenen "kabul" kavramından farklı olduğu, bu nedenle de hükmün kesinleşmesine kadar davalının kabul beyanından dönebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürme suçuna teşebbüs mü yoksa silahla tehdit suçunu mu oluşturduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru öldürme kastıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı, eylemini korkutma amacıyla gerçekleştirdiği, mağdura isabet eden saçma bulunmadığı ve öldürmeye elverişli mesafede olmasına rağmen eylemini kendiliğinden sonlandırdığı gözetilerek, sanığın eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturduğu kabul edilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, torununun baskı ve hilesi sonucu taşınmazlarını devrettiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddia ettiği hile ve korkutmaya ilişkin iddialarını HMK'nın 190. maddesi ve TMK'nın 6. maddesi uyarınca ispatlayamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.