Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kredi Taahhüdü”
- Uyuşmazlık: Davacı, taşınmaz satış bedelinin ödenmemesi üzerine, bedelin tahsili yerine tapu iptali ve tescil talep etmiş, davalı banka ise eş rızası olmadığı gerekçesiyle ödeme yapmamıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalı bankanın kredi vereceğine dair taahhüdüne güvenerek taşınmazı devrettiği ancak bankanın gerekli araştırmaları sonradan yaparak krediyi vermemesi nedeniyle davacının iradesinin sakatlandığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği yönündeki muhalefet şerhine rağmen, temyiz incelemesi sonucunda usul ve yasaya uygun bulunarak yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı bankanın, konut kredisinin ödenmesi karşılığında ipotek fekki taahhüdünde bulunmasına rağmen, borç ödendikten sonra ipoteği fek etmemesi nedeniyle açılan ipoteğin fekki davasında görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konut finansmanı sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, davacının taşınmazı satın alan kişi ve dolayısıyla kredi borcunun ödenmesiyle ipoteğin fekkini talep eden konumda bulunması sebebiyle tüketici sıfatına haiz olduğu ve bu nedenle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73. maddesi uyarınca davaya bakma görev ve yetkisinin Tüketici Mahkemesinde olduğu gözetilerek, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı bankanın, davacı bankanın kredi borcunu ödemesine rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteği fek etmemesinden kaynaklı ipoteğin fekki davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacı bankaya kredi borcunun belirtilen hesaba ödenmesi halinde ipoteği fek edeceğine dair taahhütte bulunduğu, davacı bankanın da borcu yatırdığı ancak davalı bankanın taahhüdüne rağmen ipoteği fek etmediği ve bu sebeple davacı bankanın hukuki yararının bulunduğu gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile yetkilendirilen kişinin, vekaletname kapsamı dışında borçlu adına kambiyo senedi düzenleyip düzenleyemeyeceği ve bu senetten dolayı borçlunun sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamede yer alan kambiyo senedi düzenlemeye ilişkin yetkinin banka kredi işlemleriyle sınırlı olduğu, vekaletnamede belirtilen yetkinin dışında düzenlenen kambiyo senedinden borçlunun sorumlu tutulamayacağı ve bu nedenle icra takibinin durdurulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve istinaf mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kefilin, asıl borçlu şirket lehine ipotek verdiği taşınmaz üzerinde, alacaklının genel haciz yoluyla takip yapıp yapamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kefilin verdiği ilk ipotekte, hem asıl borçlunun hem de kefilin kendi sorumluluğunun teminat altına alındığı, ancak ikinci ipotekte sadece asıl borçlunun borcunun teminat altına alındığı, dolayısıyla kefilin kendi sorumluluğunu karşılamayan kısım için genel haciz yoluyla takibin mümkün olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı kurumdan aldığı KOBİ destek kredisinin istihdam şartını, organik bağ içinde olduğu başka bir şirkette sağlamasının, kredi şartını yerine getirip getirmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, kredi sözleşmesi ve eklerindeki taahhütlerde öngörülen istihdam yükümlülüğünü, sözleşmede belirtilen kendi bünyesinde değil, başka bir şirkette yerine getirdiği, taraflar arasında bu hususta bir anlaşma bulunmadığı ve kredi koşullarının ihlal edilmesi halinde ödenen bedelin iadesinin kararlaştırıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı nitelikli yağma suçunun teşebbüs aşamasında mı kaldığı yoksa tamamlanmış suç mu olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın cebir ve tehdit kullanarak yağma suçunu işlemeye başladığı, ancak elinde olmayan nedenlerle (polisin olay yerine gelmesi) mağdurların senetleri imzalamadığı ve sanığın senetleri ele geçiremediği için suçun teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısıtlı bir kişinin emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve maaşın haczedilebileceğine ilişkin daha önce yapılan anlaşmanın geçersiz sayılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kısıtlı kişinin, kredi kullanarak menfaat elde ettikten sonra, borcun ifası istendiğinde ehliyetsizliğini ileri sürerek ifadan kaçınmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve ayrıca 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi uyarınca borçlunun rızasıyla emekli maaşına bloke konulabileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici tarafından kullanılan konut kredisi kapsamında, satıcı firma hesabına aktarılan kredi bedelinden bankanın kestiği komisyon tutarı yönünden tüketicinin hak iddiasında bulunup bulunamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme öncesi bilgi formunda belirtilen komisyon bedelinin ödeme planına yansıtıldığı, borcun asıl borçlusu olan tüketicinin, satıcı firma tarafından ödenmiş olsa dahi, bu ödemenin haksız şarta dayalı iadesi gereken bir bedel olduğu iddiasıyla talepte bulunma hakkı bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının hesabındaki paranın kendi rızası ve talimatı dışında banka görevlilerince çekilip, dava dışı kişilere verildiği iddiasına dayalı alacak davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hesabındaki paranın kendi rızası dışında çekildiğini ispatlayamaması, 25.000 TL'lik çekim dekontunun kendisine ait imzasını taşıması ve davacı tarafından bu paranın üçüncü bir kişiye kullandırılması suretiyle kendisine bir zarar doğduğunun ispatlanamaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı banka nezdindeki maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi ve eklerindeki rehin, takas, mahsup ve tahsil yetkisi hükümleri ile davacının maaşından kesinti yapılmasına ilişkin verdiği yazılı beyan dikkate alınarak, davalı bankanın sözleşmeye bağlılık ve ahde vefa ilkeleri çerçevesinde hareket ettiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.