Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mahalle Statüsü”
- Uyuşmazlık: Köy tüzel kişiliğinin mahalleye dönüşmesiyle üzerinde okul bulunan taşınmazın mülkiyetinin kime ait olacağı hususunda tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu'nun 65. maddesi gereğince, okul arazilerinin köy veya özel idareler adına tescil edilmesi gerektiği ve dava konusu taşınmazın da bu kapsamda davacı idare adına tescilinin yasal olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacı tarafından imar-ihya ve zilyetliğe dayanarak tescilinin talep edilmesi üzerine, taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı ve zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava tarihi itibariyle yürürlükte olan imar planı kapsamında kalması ve bu nedenle zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleşmemiş olması gözetilerek, davacı vekili ile davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahalle statüsüne geçen bir köyde bulunan eğitim araştırma merkezine ait su faturalarında indirim uygulanmaması nedeniyle fazla ödendiği iddia edilen bedellerin tahsili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin amacının, köyden mahalleye geçişlerde maliyet artışından etkilenen ve geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köylüleri korumak olduğu, davacı eğitim araştırma merkezinin bu kapsama girmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy ve mahalle muhtarları tarafından kurulan sendikanın kapatılması talebine ilişkin davada muhtarların sendika kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Köy ve mahalle muhtarlarının da kamu görevlisi sayıldıkları, Anayasa'nın 51. maddesi, 4688 sayılı Kanun, uluslararası sözleşmeler ve Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca sendika kurma hakkına sahip oldukları gözetilerek, ilk derece mahkemesinin sendikanın kapatılması talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapu kaydının terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yüzölçümündeki değişikliğin dikkate alınmaması, yakın konumdaki benzer bir taşınmaza daha yüksek bedel belirlenmiş olmasına rağmen gerekçesinin açıklanmaması ve taşınmazın değerinin tespitinde eksik inceleme yapılması nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait mera vasfındaki taşınmaza kamulaştırmasız el atılması nedeniyle, taşınmaz üzerindeki muhdesat bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kamu orta malı niteliğindeki meraların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 19. maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle muhdesat bedelinin tazmini isteminin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfında çalışan davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanamadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olması ve 6772 sayılı Kanun kapsamında kamu kurumu sayılmaması nedeniyle, davacının ilave tediye alacağı talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nda çalıştığı dönem için 6772 sayılı Kanun uyarınca ilave tediye alacağı talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğini haiz, ayrı ve bağımsız bir işveren olması ve kamu tüzel kişiliği bulunmaması, dolayısıyla 6772 sayılı Kanun kapsamında olmaması nedeniyle davacının ilave tediye alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davası açılmış ancak mahkemece hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanağının kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maliye Hazinesi'nin köy boşluğuna tecavüz suçundan açılan kamu davasına katılma ve hükmü temyiz hak ve yetkisinin bulunup bulunmadığı ile köy merasına tecavüz suçunda 6360 sayılı Kanun'un TCK'nın 7. maddesindeki zaman bakımından uygulama kuralı kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Köy boşluğunun mülkiyet hakkı sahibi olan ve köylülerle birlikte ortak kullanım hakkı bulunan Hazinenin, köy boşluğuna tecavüz suçundan doğrudan zarar gördüğü gözetilerek davaya katılma ve temyiz hakkı bulunduğuna, ancak 6360 sayılı Kanun'un suç tanımını veya cezasını değiştirmeyip yalnızca köy tüzel kişiliğinin statüsünü değiştirdiğinden, TCK'nın 7. maddesindeki fail lehine olan hükmün uygulanamayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkum olan sanık hakkında gizli soruşturmacı olarak görevlendirilen adli kolluk görevlilerinin, sanık ve müdafisinin hazır bulunmadığı oturumda dinlenilmesinin savunma hakkını kısıtlayıp kısıtlamadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Gizli soruşturmacıların kimliklerinin açıklanması halinde kendilerine veya yakınlarına yönelik bir tehlikenin varlığına ilişkin somut tespit bulunmaması ve sanık ile müdafisine tanıkları sorgulayabilme imkanı tanınmaması nedeniyle savunma hakkının kısıtlandığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu mu yoksa silahlı terör örgütünü kurma veya yönetme suçunu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hiyerarşik konumu ve sorumluluk alanı itibariyle örgüt üyelerini sevk ve idare ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı, örgüt üyelerinin işlediği suçlardan fail olarak sorumlu tutulamayacağı ve eylemlerinin örgütün amaç ve etkinliği bakımından genel bir etki yaratmadığı değerlendirilerek, sanığın eyleminin TCK'nın 314/2. maddesi kapsamında silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğu kabul edilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı reddedilmiş ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.