Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mirasçılar Arası Zilyetlik”
- Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacılar adına tescili istemine karşı Hazine'nin itirazı nedeniyle mirasçılar arasında zilyetliğin kimin adına olduğu ve zilyetlikle iktisap şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın diğer mirasçılarının haklarını davacılara devrettiklerini beyan etmeleri ve davacılar lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gözetilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; tescil kararının infazında tereddüt yaratacak şekilde, davacıların hisselerine ayrı ayrı düşen kısımların net olarak belirtilmemesi ve tefrik edilen davanın tarafı olmayan mirasçı adına Hazine lehine tescile karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu tapuya tescil edilen taşınmaz üzerinde davacılar tarafından ileri sürülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çekişmeli taşınmazın öncesi itibariyle tapulu yerlerden olduğu ve davacılar yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 13/B-b ve 13/B-c maddelerinde yazılı koşullarının oluşmadığı, mirasçılar arasında sürdürülen zilyetliğin iktisaba elverişli olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının zilyetlik iddiasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve mirasçıların haklarının kapsamı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın mülkiyetinin devri konusunda yeterli araştırma yapmadığı, zilyetliğin kim tarafından hangi sıfatla ne kadar süreyle kullanıldığına ilişkin tespitleri eksik yaptığı, mirasçıların haklarını tam olarak belirlemediği ve kesinleşen önceki hükmü dikkate almadığı gözetilerek, bozma ilamına rağmen eksik inceleme ile hüküm kurması nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleşmiş taşınmazlar üzerinde, kadastro öncesi harici satın alma ve 20 yılı aşkın zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem kadastro tespitine karşı açılması gereken davanın 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması hem de mirasçılar arasında kazanmayı sağlayan zilyetliğin işlemeyeceği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Terekesi Medeni Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki hükümlere tabi olan mirasbırakanın mirasçıları arasında, miras konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğin kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisap edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın ölümü Medeni Kanun'un yürürlüğe girmesinden önce gerçekleştiği ve mirasçılık ilişkisinin devam ettiği, dolayısıyla mirasçılar arasında kazandırıcı zamanaşımı hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın terekesinde bulunan "Cami Önü" adlı tablonun mirasçılar arasında taksime konu edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Terekenin paylaşılmamış olması asıl kabul edildiğinden ve taksime dayanan tarafın bu olguyu ispat yükümlülüğü altında olduğundan, davalı mirasçıların tanık beyanları ile ispatlayamadıkları taksim iddiası reddedilerek, tablonun miras payları oranında mirasçılara ait olduğuna ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro mahkemesinin, elatmanın önlenmesi davasında mülkiyet tespiti ve davalıların taşınmaza müdahalesinin önlenmesine karar verip veremeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Elatmanın önlenmesi davasının mülkiyete ilişkin yenilik doğurucu bir dava olması ve kadastro mahkemelerinin görev alanına girmesi gözetilerek, ilk derece mahkemesince verilen davacıların mülkiyetinin tespitine ve davalıların elatmasının önlenmesine dair karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikal hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalının kötü niyetli olup olmadığının tespiti için keşif yapılması gerekliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmazın mirasçıları tarafından zilyetliğinde bulundurulduğunu iddia etmeleri ve davalıların zilyet olmadıklarını ileri sürmeleri karşısında, davalının iyi niyetli olduğunun kabulü mümkün olmadığından ve taşınmazın aynına ilişkin uyuşmazlıklarda keşif yapılması zorunlu olduğundan, eksik incelemeye dayalı direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras yoluyla intikal eden taşınmazların kadastro tespitine itiraz davasında, mirasçı davacının payının tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Terekedeki taşınmazların mirasçılar arasında usulüne uygun paylaştırılmadığı ve mirasçıların zilyetliğinin tereke adına olduğu gözetilerek, davacı mirasçının payının tespit edilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu Hazine adına ve davalılar adına tescil edilen taşınmazlara ilişkin Hazine ve diğer ilgililerin açtığı kadastro davasında, yerel mahkemenin bozma ilamına uyularak verdiği kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bazı parseller yönünden yerel mahkemenin bozma ilamına uygun ve hukuka uygun karar verdiği, bazı parseller yönünden ise yerel mahkemenin maddi hata, eksik hüküm tesisi ve kadastro sonrası satış işlemlerini değerlendirmemesi gibi hususlarda hukuka aykırı davrandığı gözetilerek, karar kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın vefatından sonra mirasçılar arasında paylaşımı yapılmayan taşınmazlar üzerinde açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalı mirasçının taşınmazlar üzerindeki zilyetliğinin, mirasçılık sıfatına dayanıp dayanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Elbirliği mülkiyeti hükümleri uyarınca mirasçılardan birinin tereke üzerindeki zilyetliğinin diğer mirasçılar adına da sürdürülmüş sayılacağı ve davalının aksini ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.