Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muhtar Senedi”
- Uyuşmazlık: Kadastro tespiti öncesi düzenlenen senetle devredilen tapusuz taşınmaza ilişkin zilyetliğin davacılar tarafından devralınıp devralınmadığı ve tespit tarihine kadar çekişmesiz, aralıksız ve yirmi yıllık kazanma süresini doldurup doldurmadıkları hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların 2005 tarihli senetle tapusuz taşınmazı devraldıkları, davalıların kullanımının davacıların zilyetliğini kabul ederek ve onların izniyle gerçekleştiği, davacıların eklemeli zilyetliğini ispatladıkları gözetilerek direnme kararı onanmış ve dosya davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde tapusuz taşınmazın muhtar senediyle devri ve zilyetliğin teslimiyle mülkiyetin kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapusuz taşınmazların taşınır mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu, zilyetliğin devri ile mülkiyetin kazanılabileceği, davacının taşınmazı satın aldıktan sonra fiilen zilyetliğe geçtiğine dair tanık ve bilirkişi beyanları ile satıştan dönülmediğinin ispatlandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi harici satın alma ve zilyetliğe dayalı olarak tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel veya alacak talebiyle açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitlerinin kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, davalıların murisinin hissesini kendi murislerinin senetle satın aldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, iddia ettikleri satış işlemini ve sundukları senedin geçerliliğini ispatlayamamaları, satışın mahalli bilirkişiler ve tanıklarca bilinmediği ve mirasçılar arasında resmi bir paylaşım bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddetme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalıların yirmi yıllık zilyetlik şartlarını sağlayıp sağlamadıkları ve davacının miras yoluyla elde ettiğini iddia ettiği mülkiyet hakkının davalılara karşı korunup korunamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların taşınmazlar üzerinde yirmi yıl boyunca, davasız, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyetliklerini ispatladıkları, davacının ise mirasbırakanından intikal ettiğini iddia ettiği mülkiyet hakkını ispatlayamadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılar arasında, kadastro tespiti sırasında davalılar adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının da miras payı bulunduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların bir kısmının davayı kabul etmesi, davalı ...’nın satış iddiasını ispatlayamaması ve bozma kararına uyularak davacının miras hissesinin belirlenmesi gözetilerek yerel mahkemenin kararı, tefrik edilen davalara ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasçılar, kadastro öncesi miras kalan taşınmazların diğer mirasçılar adına tescil edildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçıların, miras paylarını diğer mirasçılara senetle devrettikleri ve zilyetliklerini de teslim ettikleri gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı ile davacıların miras paylarından feragat ettikleri gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi yapılan hibe nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın zilyetliğinin davacıya devredilip devredilmediği noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin hibe ile birlikte taşınmazın zilyetliğini de davacıya devrettiğine dair tanık beyanları ve davalının taşınmazı davacıların izniyle kullandığına dair deliller değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın, davacı tarafından 20 yıllık zilyetlik ve ihya yoluyla tapu iptali ve tescili istenmesi üzerine, zilyetlik ve ihya şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerinde 20 yıllık kesintisiz ve malik sıfatıyla zilyetliğini ve taşınmazı ihya ederek tarıma elverişli hale getirdiğini ispatlayamaması, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri ile 4721 sayılı TMK'nın 713/1. maddesi uyarınca gerekli yasal koşulların oluşmadığı değerlendirilerek, yerel mahkemenin davayı reddetme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde gerçekleşen ve zilyetliğe dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazların bağış yoluyla devrinin geçerli olup olmadığı ve davacı mirasçının miras payına isabet eden oranda tapu iptali ve tescilinin mümkün olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında, davalılar aleyhine fazla harç ve vekalet ücreti takdir edilmesi ve edinim sebeplerini değiştirecek şekilde davalılar adına da tescil hükmü kurulması hatalı bulunmuş; ancak bu hataların düzeltilmesi yeniden yargılama gerektirmediğinden, HUMK 438/7. maddesi uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.