Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sabit İz”
- Uyuşmazlık: Yüzde sabit ize neden olan ancak basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek kasten yaralama suçunda, temel cezanın TCK'nın 86/1 mi yoksa 86/2. maddesine göre mi belirlenmesi gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yüzde sabit ize neden olacak şekilde yaralanmanın basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olduğunun kabulü halinde, ceza hukuku bakımından kabulü mümkün olmayan adaletsiz sonuçlar ortaya çıkabileceği, kanun koyucusunun TCK'nın 87. maddesinde 86/2'yi belirtmeyerek bu yöndeki iradesini açıkça ortaya koyduğu, yüzde sabit ize neden olmanın nitelikli bir yaralanma şekli olduğu ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna ve dosyanın Yargıtay 1. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün, yüzdeki sabit izin tespiti bakımından eksik araştırmaya dayanıp dayanmadığı ve iddianamede talep edilmeyen TCK'nın 87/1-son maddesinin uygulanması için sanığa ek savunma hakkı verilip verilmemesi gerektiği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Yüzdeki sabit izin tespiti için yeterli süre geçmiş olmasına rağmen, çelişkili raporlar nedeniyle eksik araştırma yapıldığı ve sanığa isnat edilen suçun hukuki niteliğinin değişmesi nedeniyle iddianamede talep edilmeyen TCK’nın 87/1-son maddesinin uygulanması için ek savunma hakkı verilmemesi, savunma hakkının ihlali oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yüzde sabit ize neden olan ancak basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek kasten yaralama suçunda, TCK'nın 86. maddesinin birinci mi yoksa ikinci fıkrasının mı uygulanacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yüzde sabit iz oluşturacak şekilde yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, nitelikli bir yaralanma şekli olduğu ve kanun koyucusunun TCK'nın 87. maddesinde 86/2. maddeyi zikretmediği gözetilerek yerel mahkemenin TCK'nın 86/1. maddesini uygulayarak verdiği direnme kararı, Anayasa Mahkemesinin TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle hak yoksunluğuna ilişkin hükmün düzeltilmesi suretiyle onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yüzde sabit ize neden olan kasten yaralama suçunda, olay tarihinden 6 ay geçmeden düzenlenen adli tıp raporuna dayanılarak TCK'nın 87/1-c fıkrası uyarınca verilen mahkumiyet hükmünün isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yüzde sabit iz oluşup oluşmadığının tespiti özel ve teknik bilgi gerektiren bir konu olup, bunun adli tıp uygulamaları uyarınca olay tarihinden en az 6 ay sonra yapılacak muayene ile belirlenmesi gerektiği gözetilerek, 6 aydan önce düzenlenen rapora dayanılarak TCK'nın 87/1-c fıkrası uyarınca verilen mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağduredeki yaralanmanın yüzde sabit ize neden olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınması gerekirken, yerel mahkemece bu hususta eksik araştırma yapılarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura vurması sonucu mağdurun cama çarpıp yüzünde kalıcı iz oluşması olayında, sanığın eyleminin doğrudan kast mı yoksa olası kast mı ile gerçekleştiği hususunda yerel mahkemenin eksik araştırma yapıp yapmadığı ve sanığa isnat edilen suçun hukuki niteliğinin değişmesi nedeniyle ek savunma hakkı verilip verilmemesi gerektiği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağdura vurması ile mağdurun cama çarpması arasında illiyet bağının bulunmasına rağmen, mağdurun cama çarpmasının sanığın eyleminin zorunlu veya kaçınılmaz bir sonucu olup olmadığının veya muhtemel bir sonuç olup olmadığının tespiti için sanık ve mağdurun konumlarının tespitine yönelik eksik araştırma yapıldığı, ayrıca sanık hakkında iddianamede talep edilmeyen TCK'nın 86/1 ve 87/1-son maddelerinin uygulanması nedeniyle CMK 226 uyarınca ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yağma suçu nedeniyle açılan kamu davasında, mağdurun yüzünde oluşan sabit izin nitelikli yağma kapsamında değerlendirilmeyip ayrıca neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kamu davası açılıp açılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın yağma suçundan mahkûm edildiği dosyada, mağdurun yüzünde oluşan sabit izin nitelikli yağma kapsamında değerlendirilmemesi ve ayrıca neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan ayrı bir kamu davası açılması gerektiği, TCK'nın 149/2. maddesinde yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralamanın neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümlerin uygulanacağının açıkça düzenlendiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın katılana karşı kasten yaralama suçundan mahkumiyetine ilişkin istinaf mahkemesi kararının temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay'ın mahkumiyet hükmünün yerindeliği ve eksik inceleme iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, sanığın kasten yaralama eylemini sabit görerek mahkumiyet hükmünü onamış, ancak yaralanmanın yüzünde sabit ize neden olup olmadığı hususunda eksik inceleme yapıldığı ve yetersiz raporla hüküm tesis edildiği gerekçesiyle mahkumiyet hükmünü bozmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın kasten yaralama suçundan aldığı cezanın miktarı ve haksız tahrik indiriminin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kasten yaralama suçunda silahtan sayılan cisim kullanılması ve mağdurun yüzünde sabit iz kalması nedeniyle cezanın TCK 86/1, 3-e ve 87/1-c hükümleri uyarınca belirlenmesi, ilk haksız hareketin tespiti mümkün olmadığından asgari oranda haksız tahrik indirimi uygulanmasının isabetli olduğu ve delillerin eksiksiz değerlendirildiği gözetilerek istinaf başvurusunun esastan reddine ve hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemleri ile mağdurda oluşan sabit iz arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan mahkumiyet kararının hukuka uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun beyanları, adli muayene raporları, sanıkların tevilli ikrarları ve dosyadaki diğer delillerle eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiği, mağdurun yaralanması ile sanıkların eylemleri arasında illiyet bağı bulunduğu saptanarak, yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan yolcunun, araç sürücüsü, işleteni ve sigorta şirketine karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasında, mahkemece hükmedilen tazminat miktarının yerindeliği.
Gerekçe ve Sonuç: Uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamada ve manevi tazminatın takdirinde bir isabetsizlik görülmeyerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün kesinleşmesinden sonra mağdurun yüzünde sabit iz kalmadığına dair yeni bir raporun ortaya çıkması üzerine yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun yüzünde sabit iz kalıp kalmadığının Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak heyet raporu ile tespit edilmesi ve bu delilin diğer delillerle birlikte değerlendirilerek yargılamanın yenilenmesi talebinin kabulü veya reddine karar verilmesi gerekirken, yeni delil niteliğindeki rapor dikkate alınmadan itirazın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olması gözetilerek, yerel mahkemenin kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.