Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sahte Veraset İlamı”
- Uyuşmazlık: Sahte veraset ilamı ile yapılan tapu devrinin ardından iyi niyetli üçüncü kişilere yapılan satışlarda davalıların iyi niyetli olup olmadıkları ve Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinden yararlanıp yararlanamayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların taşınmazın bulunduğu köyde birlikte çalışmaları, taşınmazda önceden pay sahibi olmaları, mütemadiyen pay alımı yapmaları ve düşük bedelle taşınmazı satın almış olmaları nedeniyle iyi niyetli olmadıkları, bu nedenle de Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesinden yararlanamayacakları gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sahte veraset ilâmına dayanılarak yapılan taşınmaz satışından kaynaklanan zararın tazmini için açılan davada, Hazine'nin Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Özel Daire'nin bozma kararına uyduğunu belirterek verdiği karar, aslında yeni bir hüküm niteliğinde olduğundan ve gerçek bir direnme kararı sayılamayacağından, dosyanın temyiz incelemesinin yapılması için Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davasında, sahte veraset ilamı ile taşınmazı üzerine geçiren ve ardından devreden davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sahte veraset ilamı ile yolsuz tescil oluşturulmasına sebebiyet veren davalının, tapu kaydının iptali ve tescil davasında pasif husumet ehliyetinin bulunduğu ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasının hukuka uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle oluşan zararın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca Devletten talep edilmesi üzerine, Devletin sorumluluğunun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının iddia ettiği zararın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanmadığı, sonradan verilen ve ilk veraset ilamını geçersiz kılan ikinci bir veraset ilamı nedeniyle oluştuğu, tapu memurlarının hukuka aykırı bir eyleminin bulunmadığı ve bu nedenle 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesinde düzenlenen kusursuz sorumluluğun şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair kararının, usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sahte nüfus kayıt örneği ve sahte nüfus cüzdanına dayanılarak düzenlenen veraset ilamı ve yapılan tapu devri nedeniyle uğranılan zarardan dolayı Hazine ve şahıslar aleyhine açılan tazminat davasında, Hazine'nin sorumluluğu ve tazminat miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu kaydının iptali nedeniyle oluşan gerçek zararın, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalma olduğunun ve tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre taşınmazın değerinin belirleneceği gözetilerek, yerel mahkemenin davalı Hazine ve davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı ... yönünden davanın reddine ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın taşınmazının sahte evraklarla devredildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açan mirasçıların, davalıların iyi niyetli üçüncü kişi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçıların, Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen eksiklikleri gidererek, mirasçılıklarını ve taşınmazın miras bırakanla olan bağlantısını kanıtladıkları, davalıların ise taşınmazları iyi niyetle iktisap ettiklerine dair iddialarını ispatlayamadıkları ve kötü niyetli olduklarına dair delillerin bulunduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tescil isteminin reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte veraset ilamına dayanılarak yapılan taşınmaz satışları nedeniyle davacıların uğradığı zararın TMK m. 1007’ye göre Hazine'den tazmin edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin TMK m. 1007’ye göre sorumluluğunun, tapu memurlarının hukuka aykırı işlemi nedeniyle doğan zararlarda söz konusu olduğu, oysa somut olayda zararın, geçerli olduğu düşünülen veraset ilamına dayanılarak yapılan işlemlerden kaynaklandığı ve tapu memurlarının herhangi bir kusurunun bulunmadığı gözetilerek, mahkeme kararının esas yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı ve daha önce açılmış benzer bir davanın kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği ve mülkiyet hakkı bulunmayan davacının tazminat talebinde de bulunamayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin ret kararı direnme kararı ile onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescil iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının iyiniyetli üçüncü kişi olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmaz üzerinde ihtiyati tedbir bulunduğu ve davalının taşınmazın paydaşı olması ve yolsuz intikali bilmesi veya bilmesi gerektiği gözetilerek, davalının iyiniyetli üçüncü kişi olmadığı gerekçesiyle, yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, kök mirasbırakanlarına ait taşınmazın sahte veraset ilamıyla davalılar adına tescil edildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların mirasçı olup olmadıklarının tespiti için açılan hasımlı veraset ilamı davasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiği, davacıların mirasçı ve dava ehliyetine sahip oldukları belirlendikten sonra işin esasının incelenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.