Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Satış Senedi”
- Uyuşmazlık: Tapusuz bir taşınmazın satışını belgeleyen harici senedin varlığına rağmen, taşınmazın alıcıya teslim edilip zilyetliğinin devredilip devredilmediği ve buna bağlı olarak tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Harici satış senedinin varlığına rağmen, taşınmazın fiili zilyetliğinin davacıya devredildiğine dair yeterli delil bulunmadığı, davalının satış tarihinden itibaren taşınmazda fiilen zilyet olduğu, davacının ise bu zilyetliğe itiraz etmediği ve tapusuz taşınmaz satışında zilyetliğin devrinin mülkiyetin geçmesi için şart olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satışında, tapu senedinde düşük bedel gösterilmesine rağmen, taraflar arasında yapılan protokolde belirtilen gerçek satış bedelinin tamamının ödenip ödenmediği ve ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz satışında, tapu senedinde düşük bedel gösterilmesi halinde, gerçek satış bedelinin tespiti için muvazaa hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacıların protokol ile gerçek bedeli ispatladıkları ve bu durumda ödendiğini iddia ettiği bakiye bedelin ödenmediğini ispat yükünün davalıya geçtiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak, tahsili gereken bedele ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında verilen hapis ve adli para cezalarının miktarının TCK 61. maddeye uygunluğu ve orantılılığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların organize bir şekilde hareket ederek, taşınmazlar üzerindeki ipotek ve hacizleri gizlemek için yoğun çaba sarf etmeleri, mağdurları zarara uğratmaları ve suçun işleniş biçiminin ağırlığı gözetilerek yerel mahkemece belirlenen temel cezanın kanuni ve orantılı olduğu değerlendirilerek Özel Daire onama kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Zilyetliği devir sözleşmesinin geçersizliğine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, satış senedindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı ve irade fesadı bulunup bulunmadığı hususunda.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı satış senedindeki imzanın kendisine ait olmadığını iddia etmiş olmasına rağmen, mahkemece HMK’nın imza inkârına ilişkin hükümleri doğrultusunda gerekli inceleme yapılmadan hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış sözleşmesi kapsamında verilen senedin teminat senedi olup olmadığı ve bu senet nedeniyle davacının borçlu olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu senedin, taraflar arasındaki ön ödemeli konut satış sözleşmesi kapsamında davacının teslim yükümlülüğünü yerine getirmemesi halinde satış bedelinin iadesini sağlamak amacıyla teminat olarak verildiği ve davacının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği gözetilerek, davalının senedi takibe koymasında ve bedelini talep etmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacıya ait parsele bitişik taşınmazın bir kısmının davacıya ait olduğunu iddia edilmesi üzerine, satış senedinin kapsamı, tarafların zilyetlikleri ve harita ile hava fotoğraflarının değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, satış senedinin kapsamının belirlenmesi, hava fotoğraflarının ve haritaların doğru şekilde değerlendirilmesi, taraf tanıkları ve bilirkişi beyanlarının alınması hususunda eksik inceleme yapması, bozma kararına uygun şekilde araştırma ve inceleme yapmaması ve davayı aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmemesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetlik iddiasına dayalı olarak davalı adına kayıtlı taşınmazların tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, davacının zilyetliğini ve satış iddiasını ispat edip etmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ibraz edilen köy senedinin geçerli bir satış senedi olarak kabul edilemeyeceği, diğer delillerin de davacının zilyetlik ve satış iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibine konu edilen bir senedin komisyon ücreti alacağına karşılık teminat senedi mi yoksa taşınmaz satışından cayma halinde işletilecek bir teminat senedi mi olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Senedin teminat senedi olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, davalının emniyetteki ifadesinde ve dinlenen tanık beyanlarında senedin satışın temini için verildiği yönünde beyanların bulunduğu, teminat senetlerinde kambiyo senetlerindeki gibi mücerretlik ilkesinin olmadığı ve kambiyo senetlerine mahsus takip yoluna başvurulamayacağı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının hatalı tutulması nedeniyle oluşan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 1007. maddesi uyarınca Hazine'den tazmini istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu satış senedinde yer alan hisse miktarının hatalı olmasına rağmen, tarafların satış senedini okuyup imzaladıklarının tespit edilmesi ve bu durumun tapu memurunun işlemi ile oluşan zarar arasında illiyet bağını kestiği gözetilerek, oluşan zararın Hazine'den talep edilemeyeceği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı emlakçıların vekaletsiz iş görmeleri nedeniyle taşınmaz satış bedelinin bir kısmının kendisine ödenmediği iddiasıyla açılan alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının resmi satış senedinde bedelin tamamını aldığını beyan etmesi ve satış bedelinin davalılarda kaldığına dair iddiasını ispatlayamaması, davalıların dava dışı kişilerle işbirliği içinde davacıyı dolandırdığına dair de somut delil bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.