Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigorta Giriş Bildirgesi”
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından dava dışı işyerinde 15.02.1988 tarihinde 1 gün süreyle sigortalı olarak çalışıldığının tespiti istemiyle açılan davada, hak düşürücü sürenin gerçekleşip gerçekleşmediği ve fiili çalışma olgusunun tespiti için mahkemece yapılan araştırmanın yeterli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İşe giriş bildirgesinin bulunmasının tek başına fiili çalışmanın varlığı için yeterli olmadığı, hak düşürücü süre ve fiili çalışma olgusunun tespiti için işyeri kayıtları, bordro tanıkları gibi delillerin incelenmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının davalı şirkette çalışırken geçirdiği olayın iş kazası olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamı, tanık beyanları, davacının işe giriş bildirgesi, hastane kayıtları ve sigorta girişinin olay tarihiyle uyumlu olması ve olayın mesai saatleri içinde gerçekleştiğinin anlaşılması gözetilerek, davacının geçirdiği olayın iş kazası olduğuna dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının işe giriş bildirgesinin verildiği tarihten önceki çalışmaları için hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79/10. maddesinde belirtilen hak düşürücü sürenin, işe giriş bildirgesinin verildiği tarihten önceki çalışmaları kapsayacak şekilde, kesintisiz çalışmaların sona erdiği yılın sonundan itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından 29.04.2008-30.09.2008 tarihleri arasında başka bir şirket tarafından sigortalı gösterilen davacının, aynı tarihlerde davalı işyerinde çalıştığı iddiası nedeniyle hizmet tespiti davasının hak düşürücü süreye tabi olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde belirtilen tarihler arasında davalı işyerinde kesintisiz çalıştığına dair bir iddiasının bulunmaması ve bu tarihlerdeki sigorta bildirimlerinin başka bir şirketten yapılmış olması nedeniyle, davalı işyerinde kesintisiz çalışmanın olmadığı ve hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının sigorta başlangıç tarihinin tespitine ilişkin mahkeme kararının eksik araştırma ve incelemeye dayanıp dayanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, işe giriş bildirgesindeki işyeri sicil numarası ile davacının iddia ettiği sicil numarası arasındaki uyuşmazlığı yeterince araştırmadığı, aynı dönemde çalışanların ve komşu işyerlerinin bilgilerine başvurmadığı ve fiili çalışmanın varlığını kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlemediği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin işe giriş bildirgesinin Kuruma verildiği tarih olan 01.06.1985 olduğu iddiasının ispatlanıp ispatlanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşe giriş bildirgesinin süresinde Kuruma verilmesi, bildirge ile verilen sigorta sicil numarasının davacı tarafından halen kullanılıyor olması, komşu işyeri çalışanının tanıklığı ve davalı işverenin davacının bir iki gün çalıştığını beyan etmesiyle davacı iddiasının ispatlandığı değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, el halıcılığı dokuma işinde çalıştığı dönemde kısa vadeli sigorta kollarına tabi olması nedeniyle, işe giriş tarihinin uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Kanun'un ilgili dönemlerinde, el halıcılığı dokuma işlerinde çalışanların yalnızca kısa vadeli sigorta kollarına tabi olması ve uzun vadeli sigorta kollarına tabi olmaması nedeniyle, işe giriş tarihinin uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 1972 yılının Haziran ayında davalı işyerinde bir günlük çalışmasının sigorta başlangıç tarihi olarak tespit edilip edilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemede bulunan ve davacının işe giriş bildirgesi olarak Kuruma sunulan belgede işe giriş tarihinin gün kısmının net olarak anlaşılamaması, bu hususun şüpheye mahal vermeyecek şekilde belirlenerek davacının işe giriş tarihinin tespiti gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 03.02.1992 tarihini sigorta başlangıç tarihi olarak kabul ettirme isteminin hukuken mümkün olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigorta başlangıç tarihinin tespiti için yalnızca işe giriş bildirgesinin yeterli olmadığı, fiili çalışmanın da ispatlanması gerektiği, mahkemenin ise eksik araştırma yaparak bu hususu yeterince incelemediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının işe giriş bildirgesinin bulunmasına rağmen, eylemli çalışmasının kanıtlanamaması, tanık beyanlarının yeterince denetlenmemesi ve eksik inceleme nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirket nezdinde 01.07.1997-31.12.2010 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını iddia ederek, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin tespiti talebinde bulunduğu davada, 20.12.2000 tarihli imzalı işe giriş bildirgesine rağmen önceki dönem çalışmasının tespit edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk kararında yer vermeyip direnme kararında hak düşürücü süre gerekçesiyle 20.12.2000 tarihli işe giriş bildirgesinden önceki döneme ilişkin çalışma iddiasını incelememiş olması nedeniyle direnme kararının yeni hüküm niteliğinde olduğu değerlendirilerek, dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sigorta başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkin olarak mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında, işe giriş bildirgesinin tek başına fiili çalışmaya delil oluşturmayacağı, mahkemenin davacının fiili çalışmasını kanıtlayabilecek her türlü delili araması gerektiği, bu kapsamda komşu işyerlerinden, tanık dinlenmesi yoluyla ve davalı işverenden temin edilebilecek belgelerle araştırmanın genişletilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.