Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sorumluluk Sırası”
- Uyuşmazlık: Yolcuların taşımacılık faaliyeti sırasında oluşan kazalardan kaynaklanan zararlarının tazmininde, zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı arasındaki sorumluluk sırası ve davalının sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolu Taşıma Kanunu ve ilgili genel şartlar uyarınca, yolcu zararlarında öncelikle zorunlu karayolu taşımacılık sigortasının, limit aşımı halinde sırasıyla zorunlu trafik sigortası ve ihtiyari mali sorumluluk sigortasının devreye girdiği gözetilerek, mahkemenin bu sıralamayı dikkate almadan hüküm kurması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hacizli taşınmazın satış bedeli üzerinden yapılan garameten paylaşıma ilişkin sıra cetvelinin iptali istemiyle açılan davada, şirket yöneticisinin şahsi sorumluluğu ve kamu alacaklılarının haciz sırasının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Yasa'nın 88/20. maddesi uyarınca SGK'nın şirket yöneticisine doğrudan takip yapabileceği, vergi dairelerinin ise ancak belirli şartların gerçekleşmesi halinde ve bilirkişi raporunda tespit edilen miktarlar dahilinde garameten pay alabileceği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin sıra cetvelini iptal kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Karayolları Genel Müdürlüğü ile belediye arasında yapılan protokol hükümleri çerçevesinde, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat sorumluluğunun hangi kuruma ait olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Karayolları Genel Müdürlüğü ile belediye arasında yapılan protokolün, özel ve tüzel kişilere ait taşınmazlara el konulması nedeniyle doğacak her türlü dava, tazminat ve ecrimisil sorumluluğunu belediyeye yüklediği ve davacıya ait taşınmaza el atma eylemini gerçekleştiren kurumun da fiilen Karayolları Genel Müdürlüğü olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirkette meydana gelen patlamada davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının patlama sırasındaki görevi ve patlamaya etkisinin net olarak tespit edilememesi ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkin davada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması hükmünün yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın tam kabulüne karar verildiği durumda, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması hükmünün yerinde olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicil kaydının hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, tazminat miktarının belirlenmesi ve vekalet ücretine hükmedilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmaz üzerindeki ağaçların değerinin tespitinde bozma kararına rağmen aynı yöntemle komşu il verilerinin kullanılmaya devam edilmesi ve asıl dava ile birleştirilen dava için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ayıplı mal nedeniyle açılan davada, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilirken araçtaki hasar kaydının ve değer kaybının dikkate alınıp alınmaması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, araçtaki ayıbın tespiti ve davacının misliyle değişim talebinin haklı bulunmasına rağmen, araçta sonradan oluşan hasar ve değer kaybının tespiti ve mahsup edilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hukuken imkansız olan bir taşıma sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle, davalıdan sözleşme öncesi sorumluluk (culpa in contrahendo) kapsamında tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hem davacı hem de davalının taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren tacirler olarak, yükün karayoluyla taşınmasının hukuken imkansız olduğunu bilmeleri veya öngörmeleri gerektiği, bu nedenle davalının sözleşmenin imkansızlığı konusunda davacıyı bilgilendirmeme hususunda bir kusurunun olmadığı ve sözleşme öncesi sorumluluk doğmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Düz-flat rack konteyner ile yapılan denizyolu taşımasında, yükte meydana gelen hasarın taşıyıcının gözetim yükümlülüğünün ihlalinden kaynaklanıp kaynaklanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Düz-flat rack konteynerde, yükün konteynere yüklenmesi gönderen tarafından yapılsa dahi, taşıyıcının yükün güvenli deniz taşımasına uygunluğunu gözetme ve denetleme yükümlülüğünün bulunduğu, bu yükümlülüğün ihlali halinde taşıyıcının sorumlu tutulabileceği gerekçesiyle, yerel mahkemenin taşıyıcının sorumluluğunu reddeden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı sigorta şirketinin, sigortalısına ödediği tazminat tutarını, sigortalıya ait makineleri kiralayan davalıdan rücuen talep etmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, sigortalı lehtarın hukuken fiillerinden sorumlu bulunduğu kişi konumunda olduğu ve davalının sigorta ilişkisinde üçüncü kişi olarak kabulünün mümkün olmadığı, dolayısıyla davacı şirketin davalı kiracıdan rücu isteminde bulunamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının, vekalet ücretine ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, dava dışı işçiye ödemek zorunda kaldığı işçilik alacakları nedeniyle, hizmet alımı sözleşmesi yaptığı davalı şirketlere rücuen tazminat isteminde bulunması.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirket ile davalı şirketler arasındaki hizmet alımı sözleşmesi hükümleri ve işçinin çalıştığı süreler gözetilerek, davalı şirketlerin işçilik alacaklarından sorumluluklarının belirlenmesi ve mahkemenin bu yöndeki kararının hukuka uygun bulunması nedeniyle temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.