Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TBK 39”
- Uyuşmazlık: Hile nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, hak düşürücü sürenin ne zaman başlayıp, sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hileden kaynaklanan sözleşmeden dönme hakkını kullanması için öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin, ceza soruşturması başlatan şikayet tarihinden itibaren işlemeye başladığı ve bu nedenle davanın süresinde açıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya devredilen taşınmazın, davalının taahhüt ettiği edimleri yerine getirmemesi sebebiyle hile yoluyla devredildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemelerin davayı inançlı işlem hukuki sebebine dayanarak değerlendirmesi hatalı olup, davanın hile hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil talebi olduğu, bu nedenle hilenin varlığı, hak düşürücü süre ve TBK 39. maddesi gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinin tespiti davasında, bir yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kooperatif üyelik kaydının yapıldığını öğrendiği tarihten itibaren Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süreyi geçirmiş olması gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, hak düşürücü sürenin gözetilmemesinden kaynaklanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hileye düşürüldüğünü ne zaman öğrendiğinin tespit edilmeden ve Türk Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde düzenlenen hak düşürücü süre gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmeyerek, bozma ilamına uyulmaması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kentsel dönüşüm projesi kapsamında imzalanan sözleşme nedeniyle davacıların, hisse oranlarına göre daha az daire aldıkları iddiasıyla açılan sözleşmenin iptali ve/veya tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı TOKİ'ye karşı açılan davanın, TBK m. 39'da öngörülen bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle reddine, diğer davalıya karşı açılan davanın ise zararın ispatlanamaması nedeniyle reddine karar verilmiş olup, yerel mahkeme kararları temyiz incelemesi sonucunda onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından hile nedeniyle satış ve ölünceye kadar bakma akdiyle devredilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Satış yoluyla devredilen taşınmazlar yönünden hileden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebinde hak düşürücü süre geçmiş olmasına rağmen, ölünceye kadar bakma akdiyle devredilen taşınmaz yönünden ise bakım borcunun yerine getirilmemesi nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğu, bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesinin her iki iddia bakımından da hak düşürücü süre gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinde isabetsizlik bulunduğu gözetilerek karar, ölünceye kadar bakma akdiyle devredilen taşınmaz yönünden bozulmuş, satış yoluyla devredilen taşınmazlar yönünden ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında hile yoluyla elinden çıkarıldığı iddia edilen taşınmazla ilgili tapu iptal ve tescil davasında, bir yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın, hileli satış nedeniyle açtığı ilk davanın takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiş olsa da, bu durumun, mirasbırakanın hileyi öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde sözleşmeyle bağlı olmadığını bildirdiği anlamına geldiği ve mirasçıların açtığı davanın da bu süre içinde açıldığı gözetilerek, ilk derece ve istinaf mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hileye dayalı tapu iptal ve tescil davasında, bir yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, hileli sözleşmeden dönme iradesini, farklı hukuki yollarla da olsa, hileyi öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde karşı tarafa bildirdiğinin anlaşılması ve bu nedenle hak düşürücü sürenin geçmemiş olması gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, eşine devrettiği taşınmazların hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, davanın hukuki sebebinin inançlı işlem mi yoksa hile mi olduğuna ve hileden dolayı açılan davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının inançlı işlemden hileye dava sebebini değiştirmesinin HMK'nın 176. maddesi gereğince mümkün olduğu, davada hile hukuki sebebine dayanıldığı ve hile nedeniyle tapu iptal ve tescil davasında hak düşürücü sürenin hilenin öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İkrah (korkutma) nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, Borçlar Kanunu'nun 39. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği ve önceki bozma kararının usuli kazanılmış hak oluşturup oluşturmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ikrah nedeniyle yaptığı tapu devrinden hemen sonra şikayette bulunması ve ceza davasını katılan sıfatıyla takip etmesi sözleşmeden dönme iradesinin açık bir şekilde ortaya konması olarak değerlendirilerek, davalılara bu iradenin 1 yıllık süre içinde ulaştığı ve hak düşürücü sürenin geçmediği, ayrıca hak düşürücü süreye ilişkin bozma kararının usuli kazanılmış hak oluşturmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hile nedeniyle tapu iptali ve tescil davasında, bir yıllık hak düşürücü sürenin başlangıç tarihi ve sözleşmeden dönme iradeniz bildirim şeklinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın hile ile devredildiğini öğrendiği tarihten itibaren bir yıl içinde dava açmadığı gerekçesiyle, hileye dayalı tapu iptali ve tescil davasının reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.