Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK 185/3”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davalı kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmemesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kocanın gelirinin az olması tedbir nafakası verilmesine engel teşkil etmediği, davalı kadının işsiz ve gelirisiz olması karşısında boşanma davası devam ederken geçimi için tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yaklaşık yedi yıldır fiilen ayrı yaşayan eşlerin, davalı kadının kusurunun ispatlanamaması nedeniyle boşanma davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların yedi yıldır fiilen ayrı yaşamalarının Türk Medeni Kanunu'nun 185/3. maddesindeki "Eşler birlikte yaşamak zorundadırlar" hükmüne aykırı olduğu ve bu durumun evlilik birliğinin temelden sarsılması anlamına geldiği, ayrıca ortalama insan ömrü göz önüne alındığında yedi yıllık fiili ayrılığın çok uzun bir süre olduğu ve eşlerin birlikte yaşamaya zorlanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasına birleştirilen bağımsız tedbir nafakası talebinde, kadın eşin ayrı yaşamada haklı olup olmadığı ve buna bağlı olarak tedbir nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, direnme kararında usul kurallarına uygun hareket etmeyerek, önceki kararındaki tedbir nafakası hükmünü aynen tekrarlamak yerine yeni bir hüküm kurması ve bağımsız tedbir nafakası ile geçici tedbir nafakası arasındaki farkı gözetmemesi, ayrıca HMK’nın ilgili maddelerine aykırı bir karar oluşturması usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin bozma ilamına karşı verdiği kararın direnme kararı olup olmadığı ve Hukuk Genel Kurulu'nun görevli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin bozma kararına uymak yerine, yeni bir hüküm kurup ilk kararında bulunmayan gerekçelere dayanarak karar vermesi, direnme kararının şartlarını taşımadığından, dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine ilişkin itirazlar.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve kişilik haklarına yapılan saldırı dikkate alınarak takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğu, tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği ve davalı kadının yoksulluğa düşüp düşmeyeceğinin araştırılması gerektiği gerekçesiyle, kararın kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı-davacı kadına herhangi bir kusur ispat edilemediği, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı-davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, davalı-davacı kadının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşebileceği, maddi tazminat miktarının düşük olduğu ve hakkaniyet ilkesine uygun olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi tazminat yönünden bozulmasına, kusur belirlemesi yönünden ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tedbir nafakası, iştirak nafakası miktarı ve çocuklarla kişisel ilişki tesisi konularında verilen kararın hatalı olduğu iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik durumları, çocukların ihtiyaçları ve babanın uyuşturucu kullanımı iddiaları yeterince değerlendirilmeden tedbir ve iştirak nafakası miktarının düşük belirlendiği, ayrıca babanın uyuşturucu bağımlılığı konusunda yeterli inceleme yapılmadan çocuklarla kişisel ilişki tesisi kararı verildiği gözetilerek hüküm kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tanık beyanlarının yetersizliği ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına dair yeterli delil bulunmaması, ayrıca tedbir nafakasına hükmedilmemesi gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası miktarlarının yetersizliği nedeniyle Yargıtay'a temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi gözetilerek maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının azlığı, ayrıca davalı kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmemesi nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, kusur belirlemesine, tazminatlara, nafakalara, yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, ayrıca tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat ve tedbir nafakasına ilişkin kısımları bozulmuş, diğer kısımları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının azlığı ve tedbir nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen menfaatler gözetilerek, hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğu ve kadının düzenli geliri olsa dahi tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.