Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TTK 547/2”
- Uyuşmazlık: Kooperatifin ihyası davasında, ihyanın hangi sınırlar dahilinde yapılacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: TTK m. 547/2'de düzenlenen ek tasfiye kararında ihya kararının açılan veya açılacak davayla sınırlı olması gerektiği, mahkemece bu hususun göz ardı edildiği ancak bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçici 7. maddeye göre terkin edilen şirketin ihyasına ilişkin kararın ek tasfiye niteliğinde olup olmadığı ve buna bağlı olarak tasfiye memuru atanmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu şirketin, geçici 7. maddeye aykırı şekilde değil, terkin tarihinden sonra açılan dava nedeniyle taraf teşkili için ihya edilmesi gerektiğinden, ihya kararının ek tasfiye niteliğinde olduğu ve TTK 547/2. maddesi gereğince tasfiye memuru atanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Resen silinen bir şirketin, alacaklısı tarafından ihyası talebi üzerine verilen ihya kararının kapsamı ve tasfiye memuru atanması gerekliliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İhya talebinin sadece icra takibi dosyası ile sınırlı tutulmasına rağmen şirketin genel olarak ihyasına ve TTK 547/2 gereğince tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, bozmaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasfiye edilmiş bir kooperatifin, derdest bir dava nedeniyle ihya edilip edilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin, hakkında devam eden dava nedeniyle ek tasfiye işlemleri için ihyasının ve eski tasfiye memurlarının atanmasının hukuka uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Resen terkin edilen şirketin ihyası talebiyle açılan davada, ihyanın kapsamının tam ihya mı yoksa ek tasfiye ile sınırlı mı olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin, devam eden icra takipleri nedeniyle, ihyasının gerektiği ancak terkin işlemine sebebiyet veren münfesihlik halinin devam etmesi sebebiyle ihyanın TTK 547/2 maddesi gereğince sadece ek tasfiye ile sınırlı tutulması gerektiği değerlendirilerek, ilk derece mahkemesinin tam ihya kararını düzelten bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Re'sen terkin edilen limited şirketin ihyası halinde ek tasfiye memuru atanmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Re'sen terkin edilen şirketin ihyası, ek tasfiye kapsamında değerlendirildiğinden ve TTK'nın 547/2. maddesi uyarınca ek tasfiye işlemleri için tasfiye memuru atanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sermayesi yasal sınırın altına düşerek münfesih duruma gelen şirketin ihyası talebine ilişkin davada, ilk derece mahkemesi kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılıp davanın kabulü ile şirketin ihyasına ve tasfiye memuru atanmasına karar verilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusunun değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2. maddesi uyarınca şirketin ihyasıyla birlikte tasfiye memuru ataması yapılması gerektiği yönündeki hükmü doğru uyguladığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. vd. maddeleri kapsamında yaptığı incelemede herhangi bir usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Şirket ortağı olmayan üçüncü bir kişi tarafından açılan şirket ihyası davasında, ihya kararı verilmesi halinde ek tasfiye yoluna gidilip gidilmeyeceği ve tasfiye memuru atanıp atanmayacağı hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şirket ortağı olmayan üçüncü kişilerce açılan şirket ihyası davalarının ek tasfiye niteliğinde olduğu ve mahkemece ihya kararı verilmesi halinde, 6102 sayılı TTK'nın 547/2. maddesi gereğince tasfiye memuru atanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Terkin edilmiş bir şirketin ihyası davasında, verilen ihya kararının kapsamı, tasfiye memuru atanması ve yargılama giderlerine ilişkin hususların hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İhya kararının kapsamının taleple bağlılık ilkesine ve açıklık kuralına uygun olmaması, tasfiye memuru bilgilerinin eksik verilmesi, şirket unvanının hatalı yazılması ve davalı sıfatının yanlış belirtilmesi gibi hususlar re'sen gözetilerek, ayrıca 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesi kapsamında olmayan bir terkine rağmen davalı aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi de davacı yararına değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Resen terkin edilen şirketin, devam eden bir dava nedeniyle ihyası talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketin, Türk Ticaret Kanunu'nun Geçici 7. maddesine uygun olarak terkin edilmediği ve tebligatın usulüne uygun yapılmadığı gözetilerek, şirketin ihyası yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edilen limited şirketin, derdest bir işçi alacağı davası nedeniyle ihyası ve ek tasfiye talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye işlemleri tamamlanmış olsa dahi, derdest bir alacak davasının bulunması ve bu davanın sonucuna göre şirketin yeniden sorumlu tutulabileceği gözetilerek, şirketin ihyası ve ek tasfiye talebinin kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesi uyarınca ticaret sicilinden terkin edilen şirketin, başka bir davada taraf olabilmesi için ihyasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Şirkete, terkin işleminden önce 6102 sayılı TTK'nın Geçici 7. maddesi uyarınca yapılması gereken ihtarın usulüne uygun tebliğ edilmediği, terkin işleminin hukuka aykırı olduğu ve şirketin başka bir davada taraf olabilmesi için ihyasının gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.