Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Taşınmaz Kiralama”
- Uyuşmazlık: Görünürde finansal kiralama sözleşmesi olarak yapılan, ancak davacı tarafından aslında ticari kredi sözleşmesi olduğu iddia edilen sözleşmenin hukuki niteliğinin belirlenmesi ve davacının ödediği bedelin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Finansal kiralama sözleşmesine konu taşınmazın satın alma bedelinin bir kısmının davacı tarafından sözleşme tarihinden önce ödenmiş olması ve bu kısmın finansal kiralama şirketi tarafından finanse edilmemiş olması nedeniyle, sözleşmenin kalan bedel yönünden geçerli bir finansal kiralama sözleşmesi olarak kabul edilerek, davacı tarafından taşınmaz maliklerine ödenen bedelin finansal kiralama şirketinden tahsiline karar verilmek suretiyle, ilk derece mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından daha önce malik olunan taşınmazdaki inşaattan kaynaklı SGK prim borcunun, taşınmazın yeni maliki tarafından ödenmesi üzerine, davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın mülkiyetinin davalıdan davacıya geçiş sürecinde yapılan finansal kiralama sözleşmeleri ve SGK prim borcunun tahakkuk dönemleriyle ilgili eksik inceleme yapıldığı, kim tarafından işçilik bildiriminde bulunulduğunun tespit edilmediği ve prim borcundan kimin sorumlu olduğunun tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirlenmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan borçtan dolayı başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında, ipotekli taşınmazın maliki olan kefilin borçtan şahsen sorumlu olup olmadığı ve bu nedenle kendisine ayrıca ödeme emri gönderilmesinin gerekip gerekmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İpotekli taşınmaz malikinin, finansal kiralama sözleşmesine kefil olarak imza atması ve ipotek akit senedinde borçtan şahsen sorumlu olduğunu kabul etmesi nedeniyle, TMK m.887 hükmünün uygulanmayacağı ve ayrıca ödeme emri gönderilmesine gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının kesinleşen kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava konusu taşınmazı davalı olduğu bir süreçte satın aldığı, davacı şirket ile taşınmazı satan kişiler arasında bağlantı bulunduğu ve davacının taşınmazın kıyı kenar çizgisinde kaldığını bilerek devir aldığı, bu nedenle 4721 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca dürüst davrandığından söz edilemeyeceği ve 1007. maddesi anlamında tazminat şartlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacıya ait taşınmazı kiraya verdikten sonra alt kiraya vermeleri nedeniyle davacının zarara uğrayıp uğramadığı ve kira sözleşmesinde yer alan yemek bedeli alacağının davacıya ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı dernek arasında yapılan kira sözleşmesinde alt kiralama yetkisinin bulunduğu, davalı derneğin bu yetkiye dayanarak taşınmazı alt kiraya verdiği ve davacının bu alt kiralama sözleşmeleri nedeniyle zarara uğramadığı, ayrıca yemek bedeli alacağına ilişkin uyuşmazlıkta asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek yerel mahkemenin kira farkına ilişkin kararının bozulmasına, yemek bedeli alacağı talebinin ise görevsizlik kararı verilmek üzere tefrik edilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmazın finansal kiralama yoluyla devredilmesi sonrasında, önceki kira sözleşmesinin yeni malike karşı ileri sürülebilirliği ve kiracılık sıfatının devam edip etmediği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın mülkiyetinin devrinden sonra yeni malikin, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 310. maddesi gereğince önceki kira sözleşmesine bağlı olduğu ve kira sözleşmesinin geçerli bir şekilde sona ermediği gözetilerek, davacının kiracılık sıfatının devam ettiğine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tellallık (simsarlık) sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, sözleşmenin yazılı şekilde yapılmamasının sözleşmenin geçerliliğine etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazlar konusundaki simsarlık sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmayacağı, taraflar arasında yazılı bir simsarlık sözleşmesi bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti davasında, prim tevkifatı olmayan yıllarda davacının tarımsal faaliyette bulunup bulunmadığına dair ispat yükümlülüğünün nasıl yerine getirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarım Bağ-Kur sigortalılığı için prim tevkifatı yapılan dönemler dışında, tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdüğünün; ziraat odası veya kooperatif kayıtları gibi resmi kayıtlar yanında, kredi kullanımı, gelir desteği, vergi ödemeleri, tarımsal giderler, taşınmaz mülkiyeti veya kiralama bilgileri, hayvancılık faaliyetlerine ilişkin belgeler ve tanık beyanları gibi ek delillerle kanıtlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin eski yöneticileri tarafından yapılan kira sözleşmesi nedeniyle zarara uğratıldığı iddiasıyla açılan maddi tazminat davasında, davalıların sorumluluğu ve zararın miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralanan taşınmazların piyasa rayiç bedelinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 73. maddesine göre hesaplanan en düşük kira bedelinin esas alındığı gözetilerek, gerçek rayiç bedelin belirlenmesi için dosyanın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira alacağının tahsili için yapılan icra takibine getirilen itirazın iptali talebinin reddedilmesi üzerine, direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kiralayan derneğin kamu malı niteliğindeki taşınmazı kiralama yetkisinin bulunmadığı ve kira sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğinin tespit edilmesi üzerine, yerel mahkemenin itirazın iptali isteminin reddine ilişkin direnme kararı, kötü niyet tazminatına ilişkin inceleme yapılmamış olması dışında uygun bulunmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.