Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tahliye Taahhütnamesi”
- Uyuşmazlık: Davalı kiracının, tahliye taahhütnamesine rağmen kiralananı tahliye etmemesinden kaynaklanan tahliye davasında, davanın süresinde açılıp açılmadığına ve tahliye taahhütnamesinin geçerliliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tahliye taahhütnamesine dayalı tahliye talebinin süresinde yapıldığı, davalı kiracı tarafından ileri sürülen tahliye taahhüdünün geçersizliği iddiasının ise kanıtlanamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin, tahliye taahhütnamesi uyarınca tahliye davasının kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararını, miktar itibariyle temyiz edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Üç aylık kira bedelinin, temyiz için öngörülen kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. ve 366. maddeleri uyarınca, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra İflas Kanunu'nun 269. maddesine dayalı olarak açılan tahliye davasında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 320/1. maddesi uyarınca tarafların duruşmaya çağrılmaksızın dosya üzerinden karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 269/d maddesi gereğince, İİK'nın 70. maddesi hükmü uyarınca icra mahkemesinin itirazın kaldırılması talebi üzerine tarafları duruşmaya çağırması ve duruşma yapmasının zorunlu olduğu, HMK'nın 320/1. maddesinin bu zorunluluğu ortadan kaldırmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin duruşma yapmadan verdiği kararın bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tahliye taahhüdüne dayalı ilamsız icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın kaldırılması ve tahliye davasında, yerel mahkemenin duruşma açmadan dosya üzerinden hüküm kurmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m.269/d hükmü uyarınca tahliye takiplerinde İİK m.70 hükmünün kıyasen uygulanacağı, bu maddeye göre de icra mahkemesinin duruşma açarak karar vermesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin duruşma açmaksızın verdiği karar ve direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kiralananın geç tahliye edilmesinden kaynaklanan zararın belirlenmesi ve tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu’nun bozma ilamında belirtilen, tazmin edilmesi gereken zararın kiralananın tahliyesinin taahhüt edildiği tarih ile tahliye edildiği tarih arasındaki sürede davacının yoksun kaldığı kira geliri kadar olduğu ilkesi gözetilerek, mahkemenin bu ilkeye uygun olarak hüküm kurduğu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun da denetime elverişli olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın konusuz kalması nedeniyle vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalması halinde dahi, davanın açıldığı tarihte hangi tarafın haksız olduğunun tespit edilip o tarafın yargılama giderlerine ve vekalet ücretine mahkum edilmesi gerektiği ilkesi ve somut olayda toplanan deliller değerlendirildiğinde davacının haksız olduğunun anlaşılması gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hakim kararına karşı açılan tazminat davasında, hakimin yargılama faaliyetinden dolayı devletin hukuki sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinin, adi yazılı tahliye taahhüdüne dayalı icra takibine itirazın kaldırılması davasında, imza incelemesi yapamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinin hukuka aykırı olmadığı ve hakimin yargı yetkisini kullandığı alana ilişkin olup, kanun yoluyla düzeltilebileceği gözetilerek Özel Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tahliye taahhütnamesinin kira sözleşmesinden önce mi yoksa sonra mı imzalandığı ve buna bağlı olarak ispat yükünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinden önce imzalandığı iddia edilen tahliye taahhüdünün geçersizliği iddiasında ispat yükünün kiracıda olduğu, bu nedenle mahkemece ispat yükü ters çevrilerek davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kiracının, tahliye taahhüdündeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla, tahliye taahhüdüne dayalı başlatılan icra takibine yaptığı itirazın iptali talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, tahliye taahhüdündeki imzanın kendisine ait olmadığı yönündeki savunmasını kesin delillerle ispat edememesi ve bilirkişi raporuyla imzanın davalıya ait olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, usul ve yasaya uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiralananın geç tahliyesi nedeniyle davacı tarafından üçüncü kişiyle yapılan kira sözleşmesindeki cezai şart hükmüne dayanılarak talep edilen tazminatın miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tazminat miktarının belirlenmesinde davacının üçüncü kişiyle yaptığı ve davalıyı ilgilendirmeyen sözleşmedeki cezai şart hükmünün değil, kiralananın geç tahliye edildiği tarihten fiili tahliye tarihine kadar olan sürede davacının yoksun kaldığı kira gelirinin esas alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aile konutu olarak kullanılan kiralanan taşınmazla ilgili açılan aile konutu tespit davasında, davalının husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu şerhini tapuya işletmemiş olan eşlerden birinin, diğer eşin rızası olmadan yaptığı tahliye taahhüdünün geçersizliği sebebiyle, davada husumetin kira sözleşmesini yapan eş yerine kiraya verene yöneltilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.