Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tescil İstemi”
- Uyuşmazlık: Dava konusu taşınmazın eşit hisselerle davacılar adına tescili istemine ilişkin yargılama sırasında orman kadastrosu yapılması nedeniyle görev uyuşmazlığı çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargılama sırasında dava konusu taşınmazın orman kadastrosu kapsamında orman parseli olarak belirlenmesi nedeniyle davanın orman kadastrosuna itiraz niteliği de kazanması, orman kadastrosuna itiraz davalarında görevli mahkemenin kadastro mahkemesi, tapu iptal ve tescil davalarında ise asliye hukuk mahkemesi olması gözetilerek, tapu iptal ve tescil istemi yönünden görevli mahkemenin Bingöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanından kalan ve diğer mirasçılarla taksim yoluyla intikal ettiğini iddia ettiği taşınmazın davalıya karşı tapu iptali ve tescil davası açan davacının dava ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye dahil taşınmazlar üzerinde mirasçıların terekenin tamamını kapsayan hakları olduğu ve üçüncü kişilere karşı açılacak davalarda mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu halde, davacının terekeye dahil olmayan, mirasbırakanından intikal eden ve diğer mirasçılarla taksim yoluyla kendisine düşen taşınmaz üzerinde dava açabileceği gözetilerek yerel mahkemenin dava şartı yokluğundan reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay’ın bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan temyiz incelemesinde, bozma ilamına uyma yetkisinin ilk derece mahkemesinde değil bölge adliye mahkemesinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 373/2 ve 3. maddeleri uyarınca, bölge adliye mahkemesinin kararının Yargıtayca bozulması halinde, bozmaya uyulup uyulmayacağına ve işin esasına ilişkin karar verme yetkisinin bölge adliye mahkemesinde olduğu gözetilerek ilk derece mahkemesinin kararının ortadan kaldırılmasına ve dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Helikopter üzerine konulan ihtiyati haciz ve rehin hakkının önceliği nedeniyle düzenlenen sıra cetveline yapılan şikayetin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Rehin hakkının üçüncü kişilere karşı ancak tescil ile hüküm ifade edeceği ve uyuşmazlık konusu helikopter üzerine konulan ihtiyati haczin, rehnin tescil tarihinden önce kesinleştiği gözetilerek, yerel mahkemenin sıra cetvelinin iptaline ve satış bedelinin öncelikle ihtiyati haciz alacaklısına ödenmesine karar veren direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmaz bedelinin tahsili davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek-3. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Usulsüz tebligat nedeniyle malikin kamulaştırma işleminden haberdar olmadığı ve bu nedenle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek-3. maddesinin uygulanmasının yerinde olmadığı, malikin tapu kaydının iptali ve adına tescil isteme hakkının bulunduğu ve tescil kararının usul ve yasaya uygun şekilde kesinleştiğinin tespit edilmeden Ek-3. maddenin uygulanamayacağı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasında, yerel mahkemenin direnme kararının usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin direnme kararında, gerekçesinde değerlendirme yaptığı temliken tescil istemi hakkında hüküm kısmında karar vermemesi ve kal istemi hakkında da önceki karara atıf yaparak hüküm oluşturması, H.U.M.K.'nun 388. maddesinde belirtilen hüküm fıkrasının açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde yazılması kuralına aykırı bulunarak, usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamuya bedelsiz terk edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve eski hale getirilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının terk işlemine dair rızasının bulunmadığı iddiasının aksine, davacının imzasının bulunduğu tescil belgeleri, idare mahkemesinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddine dair kesinleşmiş karar ve terk işleminin dayanağı olan encümen kararının hukuki varlığını koruması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı olarak yol olarak tespit edilen taşınmazların tescilinin iptali ve davacılar adına tescili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporları doğrultusunda, dava konusu taşınmazların kadastro tespitinden önce yirmi yılı aşkın süredir davacılar tarafından zilyetliğin unsurlarıyla birlikte kullanıldığı, hava fotoğraflarında yol olarak görünmediği ve tarım arazisi olarak kullanıldığı tespit edilerek davanın kabulüne karar verilmiş, bu karar Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile taşınmazını devreden davacının, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını iddia ederek açtığı tapu iptali ve tescili olmazsa bedel davasında, bedel istemi yönünden zamanaşımının uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebiyle açılan davalarda zamanaşımı veya hak düşürücü süre uygulanmayacağı ve vekilin vekalet verene karşı sorumluluğu kapsamında bedeli ödediğini ispat yükümlülüğünün vekilde olduğu gözetilerek, bedel isteminin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine tarafından 6292 sayılı Kanun gereğince satışı yapılan taşınmaz hakkında tapu iptali ve tescil ile bedel talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine tarafından yapılan satış işleminin geçerli olduğu, davacının taşınmaz üzerindeki eve yönelik yapıldığının tespiti isteminin kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde olduğu ve taşınmazın dava tarihinden önce 6292 Sayılı Kanun uyarınca Hazine mülkiyetinden çıktığı, davacının tapu kayıt maliki olmadığından muhdesat iddiasında bulunamayacağı ve idari işlem ayakta olduğu sürece bedele yönelik istemin dinlenemeyeceği gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapuda kat karşılığı inşaat sözleşmesi şerhi bulunmayan bir taşınmazın, arsa sahibinin kefil olduğu borçtan dolayı haczedilmesi üzerine, yüklenicinin haciz şerhlerinin terkini talebiyle açtığı davada, alacaklı bankaların iyiniyetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haciz konulduğu tarihte tapu kaydında kat karşılığı inşaat sözleşmesine ilişkin bir şerh bulunmaması, davalı bankaların tapuya güven ilkesi gereği iyiniyetli kabul edilmesini gerektirmesi ve davacı yüklenicinin bankaların kötü niyetli olduğunu ispatlayamaması gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortağına tahsis edilen bağımsız bölümün, üçüncü kişi adına tescilinin usulsüz olduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil isteminin reddi üzerine yapılan temyiz ve direnme kararı incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortağının, diğer ortaklarla eşit haklara sahip olduğu ve tahsis edilen bağımsız bölümün tapuya tescilini talep edebileceği, ayrıca üçüncü kişi adına yapılan tescilin kooperatifin genel kurul kararı olmadan gerçekleştirilmesi nedeniyle yolsuz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.