Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Toplu Konut Projesi”
- Uyuşmazlık: Toplu Konut İdaresi tarafından yapılan bir konutta, sonradan konut sahibi olan davacıdan su aboneliği tesisi için kanal katılım bedeli talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: ASKİ Tarifeler Yönetmeliği'nin ilgili maddesinin iptal edilmiş olması, davalının düzenleyici işlem yapma yetkisinin bulunmaması ve davacının taşınmaza hizmetlerin sunulduğu tarihten sonra malik olması gözetilerek, davacıdan kanal katılım bedeli talep edilemeyeceğine ve yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye öncülüğünde yapılan toplu konut projesinde, müteahhit firma ile yapılan sözleşmelerin feshi ve dairelerin teslim edilmemesi nedeniyle alıcıların açtığı tapu iptal tescil, sözleşmenin feshi, bedel iadesi ve tazminat talepli davalarda belediyenin sorumluluğunun kapsamı ve zamanaşımı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin sözleşmeye dayalı değil, güven teorisi gereği sorumluluğunun bulunduğu, bu sorumluluğun sözleşme bedeli ile sınırlı olduğu ve zamanaşımı itirazlarının değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye öncülüğünde yapılan toplu konut projesinde, yüklenici firma ile belediye arasındaki sözleşmenin feshi nedeniyle konut alıcısının, yüklenici firma ve belediyeye karşı açtığı sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve tazminat davasına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin güven sorumluluğu kapsamında, sözleşmenin feshi sebebiyle konut alıcısının uğradığı zarardan sorumlu olduğu, ancak bu sorumluluğun sözleşme kapsamında ödenen bedelle sınırlı olduğu ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye ile bir inşaat şirketi arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan daire teslimine ilişkin uyuşmazlıkta, belediyenin güven teorisine göre sorumluluğunun olup olmadığı ve daire bedelinin iadesi ile kira kaybı taleplerinin akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin, projenin tanıtım ve reklam faaliyetlerinde aktif rol alması ve güven telkin etmesi nedeniyle, sözleşmenin tarafı olmamasına rağmen güven teorisine göre sorumluluğunun bulunduğu, ayrıca, ifanın imkansız hale geldiği tarihten itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinin başlayacağı ve dairenin rayiç bedelinin tespiti gerektiği gözetilerek birleşen davada yerel mahkeme kararının bozulmasına, asıl ve diğer birleşen davada ise belediyenin güven ilişkisine dayalı sorumluluğu ile sınırlı olmak üzere kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyenin öncülük ettiği toplu konut projesinde, yüklenici firma ile yapılan sözleşmenin feshi nedeniyle, konut alıcısının ödenen bedelin iadesi ve tazminat talepleri üzerine belediyenin sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin güven telkini sorumluluğunun bulunduğu, ancak fesih nedeniyle doğan zarardan yüklenici firmanın da kusurlu olduğu gözetilerek, belediyenin sadece ödenen bedel yönünden sorumluluğunun olduğu değerlendirilerek Daire kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ayıplı mal nedeniyle feshedilen toplu konut projesi gayrimenkul satış sözleşmesi sebebiyle ödenen bedelin faiziyle birlikte tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu iş yerlerinin teslim tarihinde ve halen kullanıma uygun olmadığı, davacının taşınmazları bu halleriyle teslim almamakta ve sözleşmeyi feshetmekte haklı olduğu, davacı tüzel kişinin tacir olması sebebiyle icra takibine konu alacağa avans faizi uygulanabileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinden satın alınan bağımsız bölümde ayıpların bulunması nedeniyle açılan semen tenzili davasında, davalı kurumun tacir olup olmadığı ve faiz türünün ne olacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kurumun 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu'na göre kamu tüzel kişisi olduğu ve ticari faaliyette bulunmadığı, bu sebeple taşınmaz satış sözleşmesinin ticari iş niteliğinde olmadığı gözetilerek, hüküm altına alınan alacağın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, mahkeme kararındaki reeskont faizi hükmü yasal faiz olarak düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksikliği veya konut maliklerinin mülkiyetinde olmaması nedeniyle açılan davada, bu eksikliklerin ayıplı mal mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu konut projelerinde, proje tanıtımında vaat edilen sosyal donatı ve yeşil alanların eksik veya konut maliklerinin mülkiyetinde olmamasının ayıplı mal değil, ifa eksikliği olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle ayıp ihbarına ilişkin hak düşürücü süreye tabi olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının uygun bulunarak dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde daire satın alan davacının, dairenin teslim edilmemesi üzerine, belediye ve inşaat şirketine karşı açtığı bedel iadesi ve tazminat davasında, belediyenin güven ilişkisine dayalı sorumluluğunun bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, belediyenin projeye öncülük etmesi ve yarattığı güven dolayısıyla sözleşmeyi imzaladığı, bu nedenle belediyenin de inşaat şirketi ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu gözetilerek, belediye aleyhine de bedel iadesine hükmedilmesi gerektiği yönündeki bozma kararına uyularak verilen karar, davalı belediyenin karar düzeltme talebi reddedilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Toplu konut projesinde vaat edilen sosyal donatıların ve yeşil alanların eksikliği veya projeye aykırı inşa edilmesi nedeniyle konut alıcısının uğradığı zararın tazmini davasında, söz konusu eksikliklerin ayıplı ifa mı yoksa eksik ifa mı olarak nitelendirileceği ve buna bağlı olarak hangi ihbar ve zamanaşımı sürelerinin uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Söz konusu eksikliklerin, tüketici mevzuatındaki ayıp tanımına girmekle birlikte, toplu konut projelerinin yapısındaki bütünleyici unsurların eksikliği veya projeye aykırı olması durumunda, bu eksikliklerin eksik ifa olarak nitelendirilmesi ve ayıplı ifaya ilişkin ihbar ve zamanaşımı sürelerine tabi tutulmaksızın, on yıllık genel zamanaşımı süresine tabi olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak bozma kararındaki diğer hususların incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Kentsel dönüşüm kapsamında hak sahiplerine teslim edilecek bağımsız bölümlerin geç teslimi, eksik ve kusurlu imalatlar, fazladan yapılan bağımsız bölümler ve ortak alan gelirlerinden pay alınamaması nedeniyle açılan tazminat davasında, uyuşmazlığa uygulanacak hukuki nitelendirmenin ve taraflar arasındaki sözleşmenin ne olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmenin kat karşılığı inşaat sözleşmesi değil, 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu, 5393 sayılı Belediye Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde düzenlenen bir muvafakat senedi niteliğinde olduğu, ayrıca teslim süresinin sözleşmede belirlenmemiş olması, davalı idarenin imar planı değişikliği yapma yetkisinin bulunması ve davacıların konut teslimi için öngörülen bedellerin fahiş olduğu gerekçesiyle sözleşme imzalamaktan kaçınmaları gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye ile yüklenici firma arasında yapılan toplu konut projesinde, yüklenicinin sözleşmeyi ifa edememesi sebebiyle konut alıcısının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebi üzerine belediyenin de sorumlu tutulup tutulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Belediyenin projeyle ilgili reklamlarda yer alması ve güven oluşturması nedeniyle oluşan güven sorumluluğu gereği, sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinde belediyenin de yüklenici firma ile birlikte sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.