Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vekilin İstifa ve Azli”
- Uyuşmazlık: İcra takibinde, vekilin vekillikten çekildiğini bildirmesine rağmen, satış ilanının eski vekile tebliğ edilmesi nedeniyle ihalenin feshedilip feshedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekillikten çekildiğini icra dairesine yazılı olarak bildirmesinin, 6100 sayılı HMK'nın 81. maddesi uyarınca yeterli olduğu ve müvekkile ayrıca tebliğ edilmesine gerek olmadığı, bu durumda satış ilanının eski vekile tebliğinin usulsüz olduğu ve ihalenin feshini gerektireceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun reddine ilişkin Yargıtay kararına karşı yapılan maddi hata düzeltme talebinin incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin istifasının müvekkile ve karşı tarafa tebliğ edilmemiş olması sebebiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının istifa etmiş vekile yapılan tebligatının geçerli olduğu ve temyiz başvurusunun süresinde olmadığı gözetilerek maddi hata düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar vekilinin temyiz süresini kaçırması nedeniyle davacıların kendilerinin yaptığı temyiz başvurusunun geçerli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin azli veya istifasının mahkemeye bildirilmesine kadar yapılan tebligatların vekile yapılması gerektiği ve vekil aracılığıyla yapılan tebligat sonrası başlayan temyiz süresinin geçirilmesi sebebiyle davacıların daha sonraki temyiz başvurusunun reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ticari sicilden terkin edilen şirketin vekilinin meslekten yasaklı hale gelmesi üzerine davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin meslekten yasaklı hale gelmesinin vekilin istifasına benzetilerek değerlendirilmesi, şirketin ihya davası açmış olmasının ve HMK'nın 77. maddesi uyarınca vekaletname ibrazı için süre verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve şirketin ihyasının sağlanmış olmasının dikkate alınarak yerel mahkemenin davanın açılmamış sayılmasına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin istifasının müvekkiline tebliğ edilip edilmediği ve bu durumun temyiz süresine etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin istifa dilekçesinin müvekkile tebliğ edilmeden, asil olan davalıya yapılan tebligatın hüküm ifade etmeyeceği ve vekilin görevinin devam edeceği gözetilerek, istifanın davalıya tebliğ edilip edilmediğinin araştırılması ve sonucuna göre temyiz incelemesinin yapılması veya temyiz istemi hakkında karar verilmesi için dosyanın geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekillerinin vekillikten istifasına ve davalıların bir kısmına yapılan tebligata ilişkin usul kurallarına uyulup uyulmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin azli veya istifasının mahkemeye ve karşı tarafa bildirilmesi ve vekilliğin sona ermesinin müvekkile tebliğ edilmesi gerektiği, ayrıca atiye bırakılan davalıya da tebligat yapılması gerektiği hususları gözetilerek dosyanın, eksik tebligatların yapılması ve vekilliğin sona erip ermediğinin tespiti için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı vekilinin vekillikten çekilme bildiriminin mahkemeye ulaşmasından sonra yapılan tebligatın geçerliliği ve temyiz süresinin başlangıcı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekillikten istifasının mahkeme ve karşı taraf bakımından geçerlilik kazanabilmesi için istifanın dilekçe ile mahkemeye bildirilmesi ve karşı tarafa tebliğ edilmesi gerektiği, davalı vekiline yapılan tebligatın geçerli olduğu ve temyiz süresinin bu tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başladığı gözetilerek yerel mahkemenin ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın takip edilmeyip süresinde yenilenmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına ilişkin kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin istifasının müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmeden, davacının asile yapılan duruşma tebligatı ve sonrasında davanın takip edilmemesi nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usule aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının eski vekiline usulüne uygun tebliğinden sonra vekilin azledilmesine rağmen yeni vekilin temyiz isteminde bulunmasının süresinde yapılmadığı gözetilerek temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz başvurusunun süresinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacının eski vekiline usulüne uygun tebliğ edildiği tarihte, davacı vekilinin azline ilişkin bir bildirim olmadığı, bu nedenle temyiz süresinin eski vekilへの tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başladığı ve yeni vekil tarafından yapılan temyiz başvurusunun süresinde olmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay onama kararının davalıya tebliğ edilip edilmediği ve davalı vekilinin azli konusundaki usul eksikliğinin giderilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay kararının davalıya tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ve davalının vekilinin azlinin HMK 81. maddesine uygun olarak yapılıp yapılmadığının belirlenmesi için dosyanın yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekilinin, davacının kendisini azlettiğini beyan etmesi üzerine, eksik temyiz harcının tamamlanmaması nedeniyle temyiz isteminin yapılmamış sayılmasına ilişkin ek karara karşı temyiz yoluna başvurulup başvurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekiline muhtıra ve ek karar usulüne uygun tebliğ edildiği, vekilin azil dilekçesini ek karar verildikten sonra sunduğu, bu nedenle eksik harcın yatırılmaması sebebiyle temyiz isteminin yapılmamış sayılmasına ilişkin ek karar kesinleştiği ve Yargıtay'da incelenecek bir temyiz başvurusu bulunmadığı gözetilerek dosyanın yerel mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.