Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yabancı Dil Primi”
- Uyuşmazlık: Davacının, işvereni tarafından kaldırılan yabancı dil primi alacağına hak kazanıp kazanmadığı ve bu alacağın hesaplanması noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce yabancı dil primi aldığı, yaptığı işte yabancı dil kullanımının gerekli olduğu ve kesinleşen önceki dava dosyasında tespit edilen işin yapılmasına devam edildiği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalıdan yurt dışı şantiyesinde çalıştığı süreye ilişkin kıdem ve ihbar tazminatlarını talep etmesi nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde tazminatların TL üzerinden ödenmesini talep etmesine rağmen ıslah dilekçesiyle talebini döviz cinsinden arttırmasının ve davalı tarafından sunulan yabancı dildeki ödeme belgelerinin davacıya isticvap edilmeden hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olması, giydirilmiş ücretin tespitinde ve ... riyalinin TL'ye çevrilmesinde hatalı hesaplama yapılması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalı şirketin yurt dışı şantiyelerinde geçen çalışmaları sebebiyle kıdem ve ihbar tazminatı talep ettiği davada, uygulanacak hukuk, hizmet süresi, ücret miktarı ve ibranamelerin geçerliliği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yurt dışı hizmet süresinin hesaplanmasında yurt içinde geçen sürelerin hatalı olarak dahil edilmesi, davalı lehine usuli kazanılmış hakkın ihlal edilmesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca yabancı dilde düzenlenen ibranamelerin geçerlilik şartlarının gözetilmemesi nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, daha önce açtığı ve kısmen kabul edilen kefalet primi alacağına dayalı dava sonrasındaki dönem için, toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret farkı, ikramiye farkı, ilave tediye farkı ve altıncı gün primi alacaklarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet priminin, yapılan işin niteliği gereği ödenen ve çıplak ücrete dahil edilmeyen bir ödeme olması, dolayısıyla toplu iş sözleşmesindeki diğer ödeme kalemlerini etkilememesi ve davacının gişe memuru olarak çalıştığı dönemde kefalet primine hak kazanmış olmasına rağmen, bu prim dışında kalan diğer alacak taleplerinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararında bir isabetsizlik görülmemesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalı işyerinde çalıştığı süre, aldığı ücret miktarı ve ücretlerinin ödenip ödenmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hizmet süresini ispatladığı, ancak ücret miktarının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı ve ücretlerin ödendiğinin ispat yükünün işverende olduğu ve bu hususta yemin deliline başvurulması gerektiği gözetilerek, direnme kararı hizmet süresi yönünden onanmış, ücret miktarı ve ücretlerin ödenip ödenmediği yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip feshetmediği ve buna bağlı olarak davalı işverenin ihbar tazminatına hak kazanıp kazanamadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin istifa gerekçesi olarak belirttiği “ailevi nedenler”in taciz ve hakarete uğramak şeklinde açıklanmasına rağmen, sunulan delillerin ve tanık ifadelerinin iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini kanıtlamadığı, dolayısıyla davacı işçinin usulüne uygun bildirim öneli tanımaksızın ve haklı bir sebep olmaksızın iş sözleşmesini feshettiği gözetilerek, davalı işverenin ihbar tazminatına hak kazandığına ve direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ihbar tazminatının eksiksiz ödenip ödenmediği ve bu kalemden mahsubu gereken bir tutarın bulunup bulunmadığı noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan ihbar tazminatı ödemesine ilişkin banka kayıtlarının incelenmesi ve davacının beyanları doğrultusunda, iddia edilen miktarın ödenmediğinin tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin davacının ihbar tazminatı alacağına hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yurt dışı şantiyelerinde çalıştığı dönemde imzaladığı ibranamelerin geçerliliği ve bu ibranameler kapsamında kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenip ödenmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından sunulan ibranamelerin davacının çalıştığı dönemlere ait kıdem ve ihbar tazminatlarını kapsadığı ve davacının ibranamelerdeki imzasına itiraz etmediği, ayrıca ibranamelerde miktar içermeyen kısımlar olsa dahi irade fesadı hallerinin kanıtlanamadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin davayı reddeden direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin yurt dışında bulunan şantiyelerinde çalışan davacı işçinin, iş sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından sunulan ibraname ve ödeme belgelerinin 818 sayılı Borçlar Kanunu döneminde düzenlendiği, davacının imzasını taşıdığı, fesihten sonra düzenlendiği ve savunma ile çelişmediği, davaya konu hakların sayıldığı, salt miktar içermemesinin ibranamenin geçersizliği sonucunu doğurmayacağı ve miktar içeren ibranamelerin makbuz olarak kabul edilmesi gerektiği, davalı tarafından sunulan diğer bir ibranamenin davacıya ödendiği iddia edilen ihbar tazminatı içerdiği ve bu hususta davacı beyanının alınması ve banka kayıtları ile karşılaştırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işe iade kararı sonrasında işe başlatılmaması nedeniyle doğan alacaklarının miktarı, davalının bu alacaklardan sorumluluğu ve davacının bu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Boşta geçen süre ücretine servis ve barınma yardımının dahil edilmesinin hatalı olduğu, işe başlatılmama tazminatının hesabında emsal işçi ücretinin esas alınması gerektiği ve davacının işyeri uygulaması gereği ikramiye alacağına hak kazanmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma sonrası verilen kararda, davalı lehine oluşan usulî kazanılmış hakkın ihlal edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin, bozma öncesi kararda belirlenen miktarın, davacı tarafından temyiz edilmemesi ve Yargıtayca bozma sebebi yapılmaması nedeniyle usulî kazanılmış hak oluşturduğu gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşe iade davası sonucu işe başlatılmayan işçinin boşta geçen süre ücreti, işe başlatmama tazminatı, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının hesabında dikkate alınması gereken ücretin belirlenmesi, servis ve barınma yardımlarının boşta geçen süre ücretine dahil edilip edilmeyeceği ve ilave tediye ile ikramiye alacaklarına hak kazanılıp kazanılmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işe başlatılmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin hesabında, emsal işçi ücreti veya geçersiz fesih tarihindeki ücretin esas alınması, servis ve barınma yardımlarının boşta geçen süre ücretine dahil edilmemesi, davacının 6772 sayılı Kanun kapsamında ilave tediyeye hak kazanmış olması ancak işyeri uygulamasından kaynaklanan ikramiyeye hak kazanmamış olması gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.