Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yargılama Esasları”
- Uyuşmazlık: İtirazın iptali davalarında, verilen kararların kesinlik sınırının altında olup olmadığı ve temyiz incelemesinin yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bazı davalarda karar değerinin temyiz kesinlik sınırının altında olması nedeniyle yerel mahkemenin temyiz talebini reddeden ek kararının onandığı, bazı davalarda ise karar değerinin temyiz kesinlik sınırının üzerinde olması ve yerel mahkemenin kararın kesin olduğunu hatalı olarak belirtmesi nedeniyle, temyiz talebini reddeden ek kararın kaldırıldığı ve esasa ilişkin temyiz incelemesi sonucunda yerel mahkeme kararının onandığı görülmüştür. - Uyuşmazlık: Yargıtay 16. Ceza Dairesi ile Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi arasında, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın Yargıtay 16. Ceza Dairesinde görülen bir dava ile birleştirilmesine ilişkin olumsuz birleştirme uyuşmazlığı oluşmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 16. Ceza Dairesinde görülen davanın elli dört sanıklı olması, tüm sanıkların sorgularının tamamlanmış bulunması, benzer eylemlere ilişkin başka bir davanın birleştirilmesine daha önce muvafakat edilmemesi, davaların birleştirilmesinin makul sürede yargılanma hakkını ihlal edebilecek olması ve davalar arasında CMK 10 ve 11. maddeleri anlamında birleştirme zorunluluğu gerektirecek bir bağlantı bulunmaması gözetilerek, yerel mahkemenin birleştirme kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin ilk derece mahkemesi sıfatıyla yürüttüğü bir dava ile Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın birleştirilip birleştirilmeyeceği hususunda oluşan olumsuz birleştirme uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın ilk derece yargılamasının istisnai bir görev olması, davaların birleştirilmesinin makul sürede yargılanma hakkını ihlal edebileceği, birleştirme için yeterli hukuki ve fiili bağlantının bulunmaması ve örgütlü suçlarda bağlantı ve iştirak kavramlarının dar yorumlanması gerektiği gözetilerek Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin birleştirme kararı kaldırılmıştır. - Uyuşmazlık: İpoteğin kaldırılması davasının, ipoteğin dava devam ederken fek edilmesi sebebiyle konusuz kalması üzerine yargılama giderlerinden hangi tarafın sorumlu tutulacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava açmadan önce davalı bankaya ipoteğin fekki için başvurduğu, ancak bankanın bu başvuruya cevap vermeyerek davacıyı dava açmak zorunda bıraktığı gerekçesiyle davalı bankanın yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği yönündeki direnme kararı, davanın açıldığı tarihte ipoteğin fek koşullarının bulunmadığı ve ipoteğin dava devam ederken bankanın alacağının teminat altına alınması amacıyla üçüncü kişi tarafından verilen rehin karşılığında kaldırıldığı gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinden sonraki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, kadastro mahkemesinde görülmekte olan davanın sonucunun beklenip beklenmemesi gerektiğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasında, dava konusu taşınmazın mülkiyetinin belirlenmesi için kadastro mahkemesinde görülmekte olan davanın sonucunun beklenmesi gerektiği, yerel mahkemece bu husus gözetilmeden hüküm kurulması doğru olmadığından karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yetkisizlik kararı verilen ve yetkili mahkemede devam eden davada, yetkisizlik kararı nedeniyle davalı yararına vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 331/2. maddesi ve yargılama giderlerine ilişkin genel ilkeler gözetilerek, yetkisizlik kararı verildikten sonra yetkili mahkemede devam eden davada, yetkisizlik kararı nedeniyle davalı yararına ayrıca vekalet ücreti takdir edilmeyeceğine ve yetkili mahkemenin verdiği esasa ilişkin nihai kararda haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin belirlenmesi gerektiğine karar verilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kanun yararına bozma kararı sonrası mahkemenin dosyaya yeni esas numarası vererek yeniden yargılama yapıp yapamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kanun yararına bozma kararının hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmaması gerektiği, bu nedenle mahkemenin dosyaya yeni esas numarası vererek yeniden yargılama yapmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların zilyetlik iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil isteyip isteyemeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların, kesinleşmiş bir başka davada Yargıtay tarafından kadim yaylak niteliğinde olduğunun tespit edilmesi ve yaylakların 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 4/3. maddesi uyarınca özel mülkiyete konu edilememesi gözetilerek, davacıların zilyetlik iddiasının yerinde olmadığına ve istinaf mahkemesinin davacıların tapu iptali ve tescil taleplerini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Askeri okuldan ayrılan öğrencinin eğitim ve öğretim giderlerine ilişkin alacak davasında, mahkeme kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığı ve yargılama giderlerinin hesabında dava tarihi yerine yargılama sürecindeki yasa değişikliklerinin esas alınıp alınamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının gerekçesinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtildiği halde, hüküm fıkrasında davanın kabulüne karar verildiğinin yazılması ve yargılama giderlerinin hesabında dava tarihi yerine yargılama sürecindeki yasa değişikliklerinin esas alınması nedeniyle, karar gerekçesi ile hüküm arasında çelişki yaratılması ve usul hükümlerine aykırılık oluşturması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ve talep konusu fark alacaklarının bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu kabul ederek esastan ret kararı vermesine rağmen, yargılama giderine ilişkin bölümü düzeltirken yeniden esas hakkında hüküm kurmaması ve davacı tarafından talep edilmeyen, arabuluculuk başvurusu tarihinde henüz yürürlükte olmayan bir toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hesaplama yapılması hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçen işçinin ücretinin, kadroya geçişte imzalanan sözleşme ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre tespiti ve fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu kabul ederek esastan ret kararı vermesi gerekirken, yargılama giderine ilişkin bölümü düzeltmekle yetinip yeniden esas hakkında hüküm kurmaması usul ve yasaya aykırı olduğu gibi, davacının talebi dışında arabuluculuk başvurusu anında mevcut olmayan toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücret ve ikramiye farkı hesaplanması ve fark ikramiye alacağına en yüksek işletme kredisi faizi yürütülmesi hatalı görülerek kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ca bozulan esastan red kararından sonra yeniden yargılama yaparak TCK'nın 61. maddesine göre hüküm kurması gerekirken, tekrar esastan red kararı vermesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi’nin esastan red kararının ve bu karara bağlı olan ilk derece mahkemesi hükmünün de ortadan kalktığı, bu nedenle bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesi’nin TCK'nın 61. maddesine göre yeniden hüküm kurması gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiş ve Özel Daire bozma kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.