Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yetersiz Delil”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, tazminat ve nafaka miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, erkeğin kusurlu davranışlarının kanıtlandığı, kadının kusuruna dair delillerin ise yetersiz ve inandırıcı olmadığı, sunulan yeni delillerin yargılama aşamasında ileri sürülmemiş olması sebebiyle dikkate alınamayacağı, bu nedenle erkeğin tam kusurlu, kadının ise kusursuz olduğuna ve nafaka miktarının da dosya kapsamına uygun olduğuna dair değerlendirmesi usul ve yasaya uygun bulunarak temyiz istemi reddedilmiş ve yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kat malikleri kurulu kararına dayanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkin davada, istinaf mahkemesince verilen gönderme kararının kesin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemelerinin HMK’nın 353. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamına giren kararlarının kesin nitelikte olduğu ve somut olayda da itirazın iptali talebine ilişkin davanın taşınmazın aynına ilişkin bir uyuşmazlık oluşturmadığı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, yerel mahkemenin evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğuna dair delilleri yeterli görerek boşanmaya karar vermesine rağmen, Yargıtay'ın bu delilleri yetersiz bularak kararı bozması üzerine, yerel mahkemenin direnme kararı vermesi nedeniyle uyuşmazlık Hukuk Genel Kurulu'na taşınmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin boşanmaya esas aldığı tanık beyanlarının, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dair yeterli ve inandırıcı delil oluşturmadığı, telefon mesajındaki sözlerin de davalının tepki ve öfkeyle söylediği ve tek başına boşanma nedeni olamayacağı değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarının sabit olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suçları işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, tanık ifadelerinin çelişkili ve yetersiz olduğu, parmak izi gibi teknik delillerin sanığı suçla bağlantılandırmadığı ve sanığın suçlamaları reddettiği gözetilerek yerel mahkeme mahkûmiyet hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında, tasarlayarak öldürme suçuna azmettirmeden, eksik inceleme, yetersiz gerekçe ve yasak delillere dayanılarak mahkûmiyet hükmü kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın azmettirdiği kişilerin kollukta verdikleri ifadelerin usulüne uygun olduğu, sanık ile maktul arasında husumet bulunduğuna dair tanık beyanları ve başkaca delillerin varlığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescili ile kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetlikle kazanımı nedeniyle davacı adına tescili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tescil harici bırakılan kısım için dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle temyiz talebinin reddine, tapu iptali ve tescili talebi için ise kadastro tespit tarihinden itibaren hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında reşit olan müşterek çocuğa hükmedilen yardım nafakası miktarının yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun ihtiyaçları ve paranın alım gücü dikkate alınarak hakkaniyet ilkesi gözetildiğinde hükmedilen yardım nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle, Yargıtay kararı bu yönüyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hususunun kanıtlanıp kanıtlanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını kabul edecek yeterli ve inandırıcı delil bulunmamasına rağmen, yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Erkek tarafından açılan boşanma davasının reddine ilişkin temyiz incelemesidir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğuna dair toplanan delillerin yetersiz ve 4721 sayılı Kanun'un 166. maddesindeki evlilik birliğinin temelden sarsılması durumunu kanıtlayamaması gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazların davacılar tarafından zilyetlikle kazanıldığı iddiasıyla açılan tapu kaydının iptali ve tescil davasında, zilyetliğin süresi ve koşullarının kanıtlanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların zilyetlikle iktisap iddiasını destekleyen delillerin yetersiz olduğu, ziraat mühendisi bilirkişi raporunun soyut ve yetersiz kaldığı, hava fotoğrafları incelemesinin usulüne uygun yapılmadığı ve taşınmazların niteliği ile zilyetliğin şekline dair yeterli araştırma yapılmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasında tarafların kusur durumu ve davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin tam kusurlu olduğu, davalı kadının ise kusurlu bir davranışının ispatlanamadığı, mahkemenin delilleri yanlış değerlendirerek yetersiz gerekçelerle boşanmaya karar verdiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kadın yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında davalıya yaptığı temlikler nedeniyle muris muvazaası ve tenkis talepli davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya yapılan temliklerin muris muvazaası kapsamında değerlendirilemeyeceği, ancak gizli bağış iddiasının ispatlanması halinde tenkis hükümlerinin uygulanabileceği, mahkemece ise tenkis talebinin kabulü için gerekli araştırma ve incelemenin yapılmadığı, toplanan delillerin birlikte değerlendirilmediği ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.