Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zımni Kabul”
- Uyuşmazlık: Davacının, işverenin 2004 yılında ücret zam uygulamasını değiştirmesini yıllarca kabul ederek çalıştıktan sonra emekliliğini takiben, önceki uygulamaya göre hesaplanan ücret farkı ve buna bağlı fark yıllık izin ücreti talep etmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücret zam uygulamasındaki değişikliğe yıllarca ses çıkarmadan çalışmasının zımni kabul anlamına geldiği, bu değişikliğin işyeri uygulaması haline geldiği ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesindeki "Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir." hükmü gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden kaynaklanan taşınmaz tahsisinin davacıya ait olup olmadığı ve davalı kooperatifin elatmanın önlenmesi ile ecrimisil ödenmesi gerekliliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ana sözleşmesi ve noterlikte yapılan kura çekimiyle davacıya farklı bir bağımsız bölümün isabet ettiği, davaya konu taşınmazın davacıya tahsis edildiğine dair geçerli bir belge sunulmadığı ve davacının uzun süreli fiili kullanımının zımni kabul iddiasının hukuki dayanağı bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kooperatiften edindiği meskeni devretmesinin kooperatif üyeliğini de devrettiği ve üyelikten ayrılma talebinin kooperatif tarafından zımnen kabul edildiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu ve kooperatif ana sözleşmesi gereğince üyeliğin devri için yazılı devir sözleşmesi ve tarafların birlikte kooperatife başvurması şartının gerçekleşmediği, davacının genel kurul toplantılarına davet edilmesi ve itirazının olmamasının zımni kabul anlamına gelmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçinin, iş akdinin sona ermesinden sonra, işverenin 2004 yılından itibaren değiştirdiği ücret zam uygulamasına karşı, geriye dönük ücret farkı talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, ücret zam uygulamasındaki değişikliğe yaklaşık 12 yıl boyunca sessiz kalarak çalışmaya devam etmesinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni kabul anlamına geldiği ve iş şartlarının karşılıklı anlaşma ile değiştirildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik olup olmadığı ve işçi tarafından zımnen kabul edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesi, işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçi tarafından 6 iş günü içinde yazılı olarak kabul edilmediği için 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde belirtilen usule uygun olmadığından ve işçiyi bağlamadığından, yerel mahkemenin işçinin değişikliği zımnen kabul ettiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik niteliğinde olup olmadığı ve bu değişikliğin işçi tarafından zımnen kabul edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçinin bu değişikliği kabul ettiğine dair yazılı bir belge olmadığı gözetilerek, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca yapılan değişikliğin işçiyi bağlamayacağı ve mahkemenin işçinin değişikliği zımnen kabul ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinin hatalı olduğu değerlendirilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yol ücretinin düşürülmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında esaslı değişiklik olup olmadığı ve buna bağlı olarak işçinin eksik ödenen yol ücreti farkını talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yol ücretinin düşürülmesinin işçiye yazılı olarak bildirilmediği ve işçi tarafından altı iş günü içinde yazılı olarak kabul edildiğine dair bir belge de bulunmadığı, dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde öngörülen usule uyulmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, bankanın kendi imzasını taşımayan dekont ve talimatlarla hesabından para çekilmesine izin verdiğini iddia ederek bankaya karşı alacak davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının muhasebecisinin ceza davasında zımni mümessil olarak kabul edilmesi ve davacının uzun süre hesap hareketlerini kontrol etmemesinin icazet olarak değerlendirilmesi, bankanın kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortaklığından ihraç edilen bir kişinin, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra yapılan aidat ödemeleri ve şerefiye bedelinin tahsili gibi işlemler nedeniyle zımnen ortaklığa tekrar kabul edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ortaklığının zımni olarak da kurulabileceği, ihraç kararının kesinleşmesinden sonra davacı tarafından yapılan aidat ödemeleri ve kooperatif tarafından şerefiye bedelinin tahsili gibi işlemlerin davacının zımnen ortaklığa kabul edildiği anlamına gelip gelmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muvazaalı olup olmadığına ilişkin tapu iptal ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Dairece yapılan incelemede, davalıya yapılan temliğin gerçek bir satış olduğu, davacıların muvazaa iddiasını ispatlayamadıkları ve ilk derece mahkemesinin bozma kararına uygun karar verdiği gözetilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aynı mağdura ait işyerinden farklı tarihlerde hırsızlık yapan sanık hakkında, ilk hırsızlık olayıyla ilgili iddianame düzenlendikten sonra ikinci hırsızlığın işlenmesi durumunda, zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İddianamenin mahkemece kabulü ile hukuki kesintinin meydana geldiği, bu nedenle ilk hırsızlık olayına ilişkin iddianamenin kabulünden sonra işlenen ikinci hırsızlık eyleminin ayrı bir suç teşkil ettiği ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinin tespiti, tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kooperatiften taşınmaz satın aldığı, bedelin ödendiği, taşınmazın teslim edildiği, davacının fiilen uzun süredir taşınmazda ikamet ettiği ve kooperatifin bu hususlardaki tutumunun zımnen üyeliği kabul ettiğinin göstergesi olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.