Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zarar Tespit Yöntemi”
- Uyuşmazlık: Tapu kaydının orman kadastrosu dışında bırakılması nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasında, taşınmazın değerinin tespitinde hangi yöntemin kullanılacağı ve davacıya faiz işletip işletmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde, dava tarihi itibarıyla arsa mı yoksa arazi mi olduğunun tespit edilerek, arsa ise emsal satış yöntemi, arazi ise gelir yöntemi kullanılarak değer tespiti yapılması, ayrıca dava dilekçesinde faiz talebi bulunduğundan hükmedilecek bedele dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik nakil hattından kaynaklanan yangın sebebiyle meydana gelen zarardan dolayı açılan tazminat davasında, zararın tespitinde kullanılan yöntemin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Meyveli ağaçların yanması nedeniyle oluşan zararın tespitinde, ağaçların değerinin yanan ağaç sayısı ile çarpılması suretiyle hesaplanmasının hatalı olduğu, zararın ağacın bulunduğu yerin ağaçlı ve ağaçsız değeri arasındaki fark üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte vekaletname düzenlenmesi suretiyle davacıya ait taşınmazın elden çıkarılması nedeniyle oluşan zarardan dolayı noter, noter başkatibi ve sigorta şirketine karşı açılan maddi tazminat davasında davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hakkın kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı yararına oluşan usuli kazanılmış hakkın, Yargıtay'ın bozma ilamında belirtilen hususlarla sınırlı olup, davacının zararının olup olmadığının tespiti ve zararın tespiti halinde hakkaniyete uygun tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği, davacının ayrıca zararını ispat yükümlülüğünün bulunmadığı gözetilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sahte vekaletname ile satılan taşınmazı nedeniyle uğradığı maddi zararın tespiti ve davalıların sorumluluğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın önceki bozma kararlarında belirtilen hususlara mahkemece uyulmayarak, davacı lehine oluşan usuli kazanılmış hakların ihlal edildiği ve zararın tespiti için belirtilen yöntemlere uyulmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat davasında, zararın tespiti için yapılan soruşturma ve araştırmanın hükme yeterli olup olmadığı ve gerçek zarar ilkesine uygun bir hesaplama yapılıp yapılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiil nedeniyle oluşan zararın tespitinde, gerçek zarar ilkesi gereği, zarar görenin haksız eylem nedeniyle yaptığı gerçek masrafların belirlenmesi ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun bu hususta yeterli, açık ve denetlenebilir olması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin eksik inceleme ile hüküm kurması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesinin bitiminde kiralananda meydana gelen zararların tespiti ve bu zararların kiracıdan tahsili davasında, mahkemenin bozma kararına uygun hüküm kurup kurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın önceki bozma kararında belirtilen hususlara aykırı olarak, hor kullanma zararı dışında kalan demirbaş zararını da hesaplamaya dahil etmesi ve hor kullanım-olağan kullanım ayrımını yapmadan hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek, davalı yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasında, zararın tespitinde kullanılan bilirkişi raporunun dayandığı verilerin doğruluğu ve resmi verilere uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Zararın tespitinde kullanılan bilirkişi raporunun, taşınmazın değerini hesaplarken resmi verileri kullanmak yerine denetime imkan vermeyen bir şekilde düzenlenmiş olması ve 2009 yılına ait ürünlerin üretim masrafları ve satış fiyatları gibi resmi verilerin dikkate alınmaması gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kiraya verenin, kira sözleşmesi devam ederken kiralananı başkasına kiralaması nedeniyle kiracının uğradığı zararın tespiti ve tazmini davasında, zararın hesaplanma yöntemi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kiracının kâr kaybı zararını hesaplarken, Türk Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi uyarınca, ifa ile bitmesi halinde elde edilecek muhtemel gelirlerden yapılması gereken zorunlu harcamalar ile fesih nedeniyle sağlanan haklar ve başka işlerden sağlanabilecek kazançların indirilmesi, benzer işyerlerinin elde edebileceği kârın da gözetilmesi gerekirken eksik inceleme yapması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapu sicil kaydından kaynaklanan zararın tazmini için devletin kusursuz sorumluluğu kapsamında açılan tazminat davasında, tazminat miktarının tespiti ve davalı idarenin dava ehliyeti hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi uyarınca devletin tapu sicilinden kaynaklanan zararlardan sorumlu olduğu, gerçek zararın tespiti için taşınmazın değerinin doğru yöntemle belirlenmesi gerektiği ve davalı idarenin dava ehliyetinin bulunduğu gözetilerek, bozma sonrası verilen ve tazminat miktarını belirleyen yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekilin temyiz süresini geçirmesi nedeniyle müvekkilin açtığı tazminat davasında, Avukatlık Kanunu'nun 40. maddesindeki zamanaşımı süresinin başlangıç tarihi ve zararın oluşup oluşmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin kusurlu eylemiyle müvekkilin zarara uğrayıp uğramadığının ve zarar ile vekilin eylemi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığının tespiti gerektiği, bu nedenle zararın oluştuğunun kabulü için dava dosyasında yeterli delilin olmadığı ve Avukatlık Kanunu m. 40'daki 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan dairenin önüne projede belirtilenden farklı ve daha büyük bir AVM inşa edilmesi sebebiyle dairede değer kaybı oluştuğu iddiasıyla açılan tazminat davasında, zararın tespitinde nispi metot kullanılıp kullanılamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca ayıplı maldan kaynaklanan zararlarda, tüketiciye en iyi giderim imkânı sağlayan yöntemin uygulanması gerektiği, somut olayda ise sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan zararın tespitinde nispi metodun kullanılması gerektiği ve yerel mahkemenin bu hususu dikkate almadan eksik inceleme ile hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.