Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ziynet Eşyası Davası”
- Uyuşmazlık: Ziynet eşyası alacağı davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin hükmünde belirtilen miktarın, kadının ıslah ettiği ve ilk derece mahkemesince hükmedilen miktardan fazla olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadın vekilinin ziynet eşyası alacağı konusunda 41.040,00 TL bedel üzerinden ıslah talebinde bulunduğu ve ilk derece mahkemesince de aynı miktar üzerinden hüküm kurulduğu, davacı kadın vekilinin bu miktara yönelik bir istinaf talebinde bulunmadığı, dolayısıyla erkek lehine 41.040,00 TL bedel yönünden usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin bu hususları dikkate almaksızın 48.600,00 TL ziynet eşyası bedeline hükmetmesinin hatalı olduğu, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusurun belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası, çocukla kişisel ilişki, ziynet eşyası ve ev eşyası alacaklarının tespiti hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri hususların kararı bozmak için yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyularak verilen ziynet eşyası ve para alacağı davası kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak tanık beyanları ve düğün CD'si gibi deliller değerlendirilerek ziynet eşyası ve paranın davalılar nezdinde olduğu tespit edildiğinden, davalılardan alınarak davacıya iadesine, aynen iadesi mümkün olmaması halinde bedellerinin davalılardan tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası ile birlikte açılan ziynet eşyası alacağı davasında, talep edilen ziynet eşyalarının aynen iadesine veya fiili ödeme günündeki değeriyle ödenmesine karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, daha önceki bozma ilamında 301 gram altının dava tarihi itibarıyla bedellerinin hesaplanarak belirlenmesi gerektiğini belirttiği ve tahkikatın sona ermesi nedeniyle ıslah yolunun kapalı olduğu gözetilerek, ziynet alacağı davası yönünden yerel mahkeme kararını bozmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur dağılımı, nafaka, tazminat miktarları, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi ile davalı erkeğin ev eşyası alacağı talebi hakkında karar verilmesine yer olup olmadığı hususunda anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve Bölge Adliye Mahkemesi'nin gerekçeleri dikkate alınarak, davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında kadın eşin ziynet alacağı talebinin ispatı ve davalı erkeğin ziynetlerin bir kısmının evlilik birliği içinde harcandığı savunmasının ikrar niteliğinde olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ziynet eşyalarının kadın eşe ait kişisel mal olduğu, erkeğin ziynetlerin evlilik birliği içerisinde harcandığı yönündeki beyanının delil ikamesi niteliğinde olmadığı ve ispat yükünü değiştirmediği, kadının ziynetlerin varlığını ispatlaması gerektiği, ancak erkeğin ziynetlerin harcandığına dair ikrarının kısmi ikrar niteliğinde olduğu ve bu kısım için ispat yükünün kadından kalktığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, velayet, nafaka, tazminat, ziynet ve ev eşyası alacaklarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat ile vekalet ücreti hükümlerinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların eşit kusurlu oldukları, bu nedenle eşit kusurlu kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilemeyeceği ve asıl davada vekil ile temsil edilmeyen kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile asıl davada kadın yararına hükmedilen vekalet ücreti yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat, yoksulluk nafakası miktarı, ziynet eşyası alacağı ve eşya davasında davalı yararına hükmedilen vekalet ücretinin kaldırılmasının yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat miktarının düşük belirlendiği ve ziynet alacağı talebi için belirsiz alacak davası hükümlerinin uygulanmadığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Maddi ve manevi tazminat miktarının belirlenmesinde hakkaniyet ilkesine ve ilgili kanun maddelerine aykırılık tespit edilmesi, ziynet alacağı talebi için açılan belirsiz alacak davasında ise mahkemece davacıya alacağını kesinleştirmek için yasal süre verilmeden hüküm kurulması nedeniyle yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadının, boşanma davası sırasında ziynet eşyalarının iadesi talebinde bulunması üzerine, davalı erkeğin ziynet eşyalarının ortak rıza ile satılıp ev alındığını iddia etmesiyle ortaya çıkan ziynet alacağı davasının ispat yükü ve davanın kabulünün yerindeliği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararlarını inceleyen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, ziynet eşyalarının rıza ile verildiğinin davalı erkek tarafından ispatlanamaması ve davacı kadının ziynet eşyalarının akıbeti hakkında bilgi sahibi olmasının tek başına rıza karinesini oluşturmadığı gözetilerek, ziynet alacağı davasının kabulüne dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında açılan ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasında, davalı kayınpederin sorumluluğunun kapsamı ve ıslah dilekçesinin davalıları ne ölçüde etkilediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalı-davacı kadının ıslah dilekçesinde kayınpeder aleyhine ayrıca bir artırımda bulunmamasını esas alarak sadece ilk dava değerine göre hüküm kurması doğru ise de, ıslah dilekçesinin diğer davalıyı kapsamadığı yönündeki yorumunun hatalı olması ve ayrıca hüküm altına alınan ziynet eşyalarının özelliklerinin belirtilmemiş olması gözetilerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.