Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İdari Tescil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı belediyenin, davalı büyükşehir belediyesi adına kayıtlı taşınmazların yolsuz tescil iddiasıyla tapu iptali ve tescil talep etmesi üzerine, taşınmazların mülkiyetinin hangi belediyeye ait olduğu hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların 3030 sayılı Kanun'un 6/A maddesi kapsamında olmayıp, davacı belediyeye ait iken 1981 yılında tahsisen İstanbul Belediyesi adına kaydedildiği ve üzerinde 3. kişilerce kullanılan yapıların bulunduğu gözetilerek, 3030 sayılı Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca davacı belediyeye iadesi gerektiği gerekçesiyle istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı iken Vakıflar Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca vakıf adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın vakıf yoluyla meydana gelmiş olması, kültür varlığı olması ve kamu tüzel kişisinin mülkiyetinde bulunması gibi Vakıflar Kanunu'nun 30. maddesinin uygulanması için gerekli şartların oluştuğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına idari yoldan tescil edilen ve askeri yasak bölge içinde bulunan taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil talep edip edemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın askeri yasak bölge statüsü nedeniyle zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı ve davacı zilyetliğinin yasal düzenlemeler karşısında kazanıma elverişlilik taşımadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının kaldırılması ve davanın reddine ilişkin istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki mükerrerlik şerhinin terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın bulunduğu alanın daha önce mera vasfıyla tespit edildiği, sonradan idari yoldan oluşturulan parselin bu mera parseli ile mükerrer olduğu ve davacının mükerrerlik şerhinin terkini talebinin reddi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari yoldan Hazine adına tescil edilen ve askeri yasak bölge içinde kalan taşınmazın davacı tarafından zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın askeri yasak bölge ilan edildiği tarih itibariyle davacının 20 yıllık zilyetlik süresini doldurmamış olması gözetilerek, olağanüstü zilyetlikle kazanım şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, kök mürîsleri adına kayıtlı tapu kaydına dayanarak Hazine adına kayıtlı taşınmaz üzerinde tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandığı tapu kaydının sınırlarının gayri sabit olması ve bu nedenle dava konusu taşınmaza ait olduğunun kabulünün mümkün bulunmaması, ayrıca davacı tarafça tapu kaydı dışında başkaca bir delil sunulmaması gözetilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıflar Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca vakıf adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın vakıf yoluyla meydana geldiği ve vakıf kültür varlığı olduğuna dair yeterli bilgi ve belgenin bulunması ve idari yoldan yapılan tescil işleminde hukuka aykırılık bulunmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından açılan tapu tescil davasında, davadan feragat edilmesi üzerine verilen vekalet ücreti hükmünün temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde yalnızca Hazine'ye husumet yönelttiği, mahkemece Orman İdaresi ve Belediye Başkanlıklarının davaya dahil edildiği, dava konusu yerin idari yoldan Hazine adına tescil edildiği ve sınırında orman bulunmadığı gözetilerek, davalı ... İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapulama harici iken idari yoldan orman vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmı için açılan tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü süre uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanağı düzenlenmeyen ve tescil harici alanda kalıp sonradan idari yoldan tapuya bağlanan taşınmazlar hakkında 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 31/2. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürelerin uygulanamayacağı gözetilerek, işin esasının incelenmesi gerekirken davanın usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.