Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İskan”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Danıştay kararının icrası kapsamında idarenin alternatif yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle tazminat isteminin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve hangi davalıya yöneltileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin mülkiyet hakkı ihlali kararı ve yeniden yargılama hükmü gözetilerek, ilk derece mahkemesinin tazminat istemini kabulüne ilişkin kararı, davalı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yönünden onanmış, ancak Tapu Sicil Müdürlüğüne husumet yöneltilemeyeceğinden Maliye Hazinesi yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, HES projesi nedeniyle köyünden göç etmek zorunda kaldığını ve bu nedenle 5543 sayılı İskan Kanunu uyarınca iskan alacağına hak kazandığını ileri sürdüğü davada, davacının hak sahibi sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 5543 sayılı İskan Kanunu Uygulama Yönetmeliği'nin 6. maddesi uyarınca aranan, iskân plânlama etüdlerinin başladığı tarihten en az üç yıl önce kamulaştırma sahasında yerleşmiş olma şartını taşımadığı ve köyde kesintisiz ikamet etme şartını da sağlamadığı gözetilerek, davacının iskan alacağına hak kazanamayacağı gerekçesiyle, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Baraj inşaatı nedeniyle kamulaştırma yapılan köyde ikamet eden davacının, zorunlu göç nedeniyle ödenen iskan bedeli alacağının davalı şirketten tahsili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çocuğunun eğitimi nedeniyle ikametgahını il merkezine taşımasına rağmen, köy ile bağlantısını kesmediği ve baraj inşaatı nedeniyle köyde oturmak amacıyla kaldığı, dolayısıyla 5543 sayılı İskan Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği’nin aradığı hak sahipliği şartlarını taşıdığı gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ruhsatı bulunup iskânı olmayan bir binaya ait bağımsız bölüme geçici su aboneliği yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 3194 sayılı İmar Kanunu'nun geçici 11. maddesinde belirtilen koşulların, özellikle yapının 31.12.2021 tarihinden önce yapılmış olması ve kanalizasyon hizmetinin de götürülmüş olması nedeniyle, davacının geçici su aboneliği talebinin yasal koşulları karşıladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya satıldığı iddia edilen dairenin satış bedelinin ödenip ödenmediği ve iskan giderlerinden kimin sorumlu olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının bağımsız bölümü alacağın temliki hükümlerine göre satabileceği ve davalının rızasıyla 3. kişiye devredildiği kabul edilmiş ancak 21/03/2013 tarihli sözleşme ile bu sözleşmenin eki niteliğinde olan 31/03/2013 tarihli devir sözleşmesi hükümleri değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek, sözleşmelerin geçerliliği gözetilerek bakiye borç yönünden davanın kabulüne, iskan bedeli yönünden ise davalı tarafından ödenip ödenmediğinin araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu tapu dışında bırakılan murisin mirasçıları tarafından, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı olarak tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların kadastro tespit tarihleri ile davanın açıldığı tarih arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, iskan edilen ancak sonradan terk edildiği iddia edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların taşınmazı terk etmediklerine dair delillerin bulunması ve davacının iddiasını ispatlayamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına, Hazine'nin karar düzeltme talebinin ise HUMK m. 440'da sayılan şartları taşımaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, 2510 sayılı İskan Kanunu'na göre oluşan tapu kaydına dayanarak açtığı tapu iptali ve tescil davasında, davalının taşınmazı Hazine'den satın aldığı iddiası üzerine taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine'nin tapu kaydının kapsam tespiti, davalının iddia ettiği satış bedelinin ödendiğinin ispatı ve 2510 sayılı Yasa'nın 23. maddesinin uygulanma koşullarının araştırılmaması nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların mülga 2510 sayılı İskan Kanunu'na göre hak sahibi oldukları taşınmazın, sonradan hak sahipliklerinin iptal edilmesine rağmen, tapu kaydının iptal edilip Hazine adına tescil edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6495 sayılı Kanun ile 5543 sayılı İskan Kanunu'na eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası hükmü ve davalıların taşınmaz üzerindeki iyi niyetli 10 yılı aşkın zilyetlikleri nedeniyle kazanılmış haklarının korunması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin davayı red kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddine ilişkin kararın temyizen incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık ve geçici 4/3. maddesindeki 1 yıllık hak düşürücü sürelerin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, mirasbırakanlarına ait tapulu taşınmaza davalı tarafından müdahale edildiğini iddia ederek, müdahalenin meni ve kal davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın dağıtımına ilişkin uyuşmazlıklarda 2510 sayılı İskan Kanunu'nun 23. maddesinde öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre gözetilerek, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, mirasbırakanları adına düzenlenen nüfus iskan belgelerine dayanarak Hazine adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendileri adına tescilini talep ettikleri davada, ilk derece mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, dosya işlemden kaldırıldıktan sonra yasal sürede yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına ve istinaf mahkemesinin de bu kararı onamasına yönelik kararlarında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.