Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Dere Yatağı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, taşınmazlarının Murat Nehri'nin taşması sonucu nehir yatağı haline gelmesi nedeniyle kamulaştırmasız el atmadan dolayı bedel ve ecrimisil talep edilmesi üzerine, davalı idarenin sorumluluğunun olup olmadığı ve bedelin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazlara net gelir metodu uygulanarak değer biçilmesinin ve davalı idarenin yetki ve sorumluluğu altındaki taşınmazın doğal nedenlerle de olsa su altında kalmasından sorumlu tutulmasının yerinde olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazlara kamulaştırmasız el atıldığı, davalı idarenin yasal hasım olarak tespitinde ve taşınmazın değerinin tespitinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, taşınmazının bir kısmına idare tarafından kamulaştırmasız el atıldığını iddia ederek, el atma bedelinin tahsilini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmının dere yatağında kalması nedeniyle davalı idarenin sorumluluğu bulunduğu ve taşınmazın arazi vasfıyla değerlendirilerek gelir yöntemine göre hesaplama yapılmasının isabetli olduğu gözetilerek, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Dere yatağı olduğu iddia edilen taşınmazların davalılar tarafından satılmasından kaynaklanan alacak davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamında belirtilen hususlar doğrultusunda ve dosya kapsamındaki tüm delilleri değerlendirerek hüküm kurduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında dere yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin davacı tarafından zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmaz bölümlerinin imar-ihyası, zilyetliğin şekli ve süresi hususunda yeterli inceleme yapılmadığı, hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, taşınmazların toplulaştırma işlemine tabi tutulduğu hususunun değerlendirilmediği ve bozma kararına uyulmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dere yatağı niteliğiyle tespit harici bırakılan taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya edilerek kazanılıp kazanılmadığına ve zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın imar ve ihyası ile zilyetliğin şekli ve süresi konusunda yeterli inceleme yapılmadığı, hava fotoğraflarından yararlanılmadığı, komşu taşınmazlara ait tescil kararları incelenmediği ve bozma kararına uyulmadığı gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliği iddiasıyla davacı tarafından tapuya tescili istenmesine karşın, davalı Hazine'nin taşınmazın dere yatağı olduğunu ileri sürerek kendi adına tescil talep etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hava fotoğrafları ve dosya kapsamındaki delillerden, taşınmazın dere yatağı olduğu ve davacının zilyetlik şartlarını sağlayamadığı sonucuna varılarak, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, mirasbırakanlarının satın aldığını iddia ettikleri ve Hazine adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve kendileri adına tescili istemine dayalı davada, taşınmazın zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın 1999 yılına kadar dere yatağı vasfında olması ve Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunması nedeniyle bu tarihe kadar zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı, 1999 yılında taşkın koruma duvarının yapılmasıyla zilyetliğin başlayabileceği ancak taşınmazın Hazine adına tescil edildiği 2006 yılına kadar 20 yıllık zilyetlik süresinin de dolmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davacıların talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tespit dışı bırakılan bir taşınmazın zilyetlik yoluyla kazanıldığı iddiasıyla açılan tapu tescil davasında, taşınmazın kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dere yatağı vasfında olup olmadığı, imar-ihya yapılıp yapılmadığı, zilyetliğin niteliği ve süresi gibi hususlarda yeterli araştırma yapılmadığı, hava fotoğrafları ve diğer ilgili kurumlardan gerekli belgelerin getirtilerek, uzman bilirkişilerle keşif yapılmasının gerekli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dere yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetlik yoluyla iktisabı iddiasına dayalı tescil davasında taraf teşkili, taşınmazın imar durumu ve zilyetliğin başlangıç tarihi hususlarında eksik inceleme yapılması.
Gerekçe ve Sonuç: Davada yasal hasım olan Büyükşehir Belediyesi'nin taraf olarak yer almaması, taşınmazın imar durumu ve zilyetliğin mahiyetine ilişkin yeterli araştırma yapılmaması, ayrıca uygulama kadastrosu tutanakları ve güncel paftanın dosyaya getirtilmemesi gibi hususlarda eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil dışı bırakılan taşınmazların zilyetlik iddiasıyla davacılar adına tesciline karar verilen mahkeme kararının davalı idarelerce temyiz edilmesi üzerine, uyuşmazlık, taşınmazların zilyetlikle iktisap edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ayrıca bozmaya uyularak verilen kararda karşı taraf lehine kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, davalı idarelerin temyiz talepleri reddedilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmazın davacılar tarafından zilyetlikle iktisap edildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, zilyetliğin oluşup oluşmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın zilyetlikle iktisap edilip edilmediği hususunda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, özellikle taşınmazın evveliyatının dere yatağı niteliğinde olup olmadığı, aktif dere yatağında kalıp kalmadığı gibi hususları araştırmadan hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.