Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haber”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İşçinin iş sözleşmesinin feshedilmesine ilişkin işveren tarafından ileri sürülen gerekçenin geçerli olup olmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin kişisel verilerin korunması ve haberleşme hürriyetinin ihlali nedeniyle verdiği yeniden yargılama kararına rağmen, mahkemece işveren tarafından sunulan e-posta içerikleri hariç tutularak değerlendirme yapılmış ve feshin geçerli sebebe dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, davacı vekilinin temyiz itirazlarını yerinde bulmayarak yerel mahkeme kararını onamıştır. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonucu başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, nakil ilmühaberinde belirtilen ücretine, özelleştirilen kurumda çalışırken aldığı ikramiye, ilave tediye ve fazla mesai ücretlerinin eklenip eklenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 406 Sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu'nun ek 29. maddesi ile 2. Tip Telekomünikasyon Sözleşmesi hükümleri uyarınca, davacının nakil tarihindeki ücretinin doğru hesaplandığı ve ikramiye ile ilave tediyenin nakil ilmühaberindeki ücrete dahil edilmesine yönelik yasal bir dayanak bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkette çalışırken özelleştirme nedeniyle başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, nakil ilmühaberindeki ücretinin eksik hesaplandığı iddiasıyla açtığı alacak davasında, davacının dava konusu ek ödemeden (denge tazminatı) yararlanıp yararlanamayacağı ve buna göre nakil ilmühaberindeki ücretin eksik belirtilip belirtilmediği noktasında yaşanan hukuki anlaşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 375 sayılı KHK'nın ek 3. maddesi uyarınca yapılan ek ödemelerin tüm kamu personelini kapsamadığı, yalnızca belirli kamu idarelerindeki personel arasındaki ücret dengesizliğini gidermeye yönelik olduğu ve davacının da bu kapsamda olmadığı gözetilerek, nakil ilmühaberindeki ücretin eksik olmadığı ve davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirilen Türk Telekom'dan kamuya nakledilen bir personelin, nakil ilmühaberine ikramiye ve denge tazminatı tutarlarının eklenip eklenmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun'un 22/5. maddesinin, nakledilen personel hakkında uygulanamayacağı, denge tazminatı ve ikramiyenin işyeri uygulamasına dönüşmediği ve nakil ilmühaberine eklenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme sonucu başka bir kuruma nakledilen davacının, maaş nakil ilmühaberinde yer alan ücretinin eksik hesaplandığı iddiasıyla açtığı alacak davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, Yargıtay'ın ikinci bozma kararına uygun olarak, davacının 375 sayılı KHK Ek 3. madde uyarınca ek ödeme alamayacağı ve maaş nakil ilmühaberindeki ücretinin doğru hesaplandığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesi usul ve kanuna uygun bulunarak temyiz isteminin reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özelleştirme kapsamında başka bir kamu kurumuna nakledilen davacının, Devlet Personel Başkanlığı'na bildirilen ücretine denge tazminatı ve ikramiye tutarlarının eklenip eklenmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4046 sayılı Kanun'un 22. maddesinin beşinci fıkrası ve 406 sayılı Kanun'un ek 29. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, davacının sözleşme kapsamında ödenen ikramiye ve ilave tediye gibi ücretlerin nakil ilmühaberindeki ücrete eklenemeyeceği ve davacının dava konusu ek ödemeden yararlanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Basın yoluyla kişilik haklarına saldırı iddiası nedeniyle manevi tazminat isteminin reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu haberin güncel ve görünür gerçekliğe uygun olduğu, toplumun bilgi edinme ve basının haber verme hakkı kapsamında kaldığı, haberin adli bir olaya ilişkin olup gazetecilik tekniği gereği okuyucunun ilgisini çekecek nitelikte aktarıldığı, özle biçim arasında dengenin korunarak ifade özgürlüğü sınırları içerisinde yayın yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğu iddiası nedeniyle istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat usulsüz olsa dahi, davacı vekilinin tebliğden haberdar olduğu tarih dikkate alınarak istinaf başvurusunun süresinde yapıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin süreden red kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazineye ait tapulu taşınmaz üzerinde davalının tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Hazine'nin dayandığı tapu kaydının kapsamının ve davalının mülkiyet iddiasının dayanağının yeterince araştırılmadan karar vermesi, bozma kararında belirtilen hususlara uyulmaması ve özellikle Hazine tapusundan yapılan ifrazların ve komşu parsellerin durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanları adına kayıtlı taşınmazların sahte ilmuhaberle davalılara satıldığını iddia eden davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmüne uyulan bozma kararında belirtilen hususlara uygun şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, tarafların delilleri ve belgeleri değerlendirilerek davacıların yolsuz tescil iddiasının ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlüye verilen haberleşme yasağı cezasının süresinin ve kapsamının belirsiz olması nedeniyle cezanın hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5275 sayılı Kanun'un 42. maddesi uyarınca verilen haberleşme yasağı cezasının süresi ve kapsamının açıkça belirtilmesi gerekirken, yerel mahkeme kararında cezanın "1 aydan 3 aya kadar" şeklinde belirsiz bir süreyle ve hangi iletişim araçlarını kapsadığı belirtilmeksizin verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı gazetenin yayınladığı haber nedeniyle davacının kişilik haklarının ihlal edilip edilmediği ve manevi tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı gazetenin yayınladığı asılsız haber nedeniyle davacının kamuoyunda zanlı durumuna düşürülerek kişilik haklarının ihlal edildiği ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.