Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hususmet.”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı idare ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olup olmadığı, davacı işçinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklara hak kazanıp kazanmadığı ve davalının bu alacaklardan sorumlu olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde yemek yardımı alacağının başlangıç tarihinin Yüksek Hakem Kurulu karar tarihi olarak belirtilmesine rağmen, mahkemece daha önceki bir tarihten itibaren hesaplanması hatalı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı kurumların devri sonucu özlük haklarında meydana geldiği iddia edilen kayıplar nedeniyle hangi kurumun sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, 6360 sayılı Kanun ile ... İl Özel İdaresi'nden Altıeylül Belediye Başkanlığı'na devredildiği, akabinde norm kadro fazlası olarak Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atandığı, fiilen ... Büyükşehir Belediyesi'nde çalışmadığı ve devir işlemlerinde ... Büyükşehir Belediyesi'ne nakledildiğine dair bir karar da bulunmadığı gözetilerek, ... Büyükşehir Belediyesi'nin davaya dahil edilmesi ve aleyhine hüküm kurulması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, büro görevlisi olarak çalıştığı halde düz işçi statüsünde ücretlendirildiği iddiasıyla açtığı alacak davasında, daha önce açtığı ve kesinleşen benzer bir davanın dikkate alınıp alınmaması.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce açmış olduğu ve kesinleşen bir davada da benzer mahiyette fark alacaklarına hükmedildiği, mevcut davada ise önceki davanın mahsubu yapılmaksızın hüküm kurulduğu, bu durumun mükerrer ödemeye sebebiyet verebileceği ve davalının kazanılmış haklarını ihlal edebileceği gözetilerek yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozmaya uygun davrandığı, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunun oluştuğu gözetilerek temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tapu malikleri ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükmedilen el atma bedelinin tespitinde usul ve yasaya uygunluk, bilirkişi raporunun dayanak alınması, değer artırıcı unsur ve kapitalizasyon faiz oranının yerindeliği ve nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, davacı vekili tarafından yatırılan tamamlama harcının iadesine ilişkin hüküm kurulmaması nedeniyle karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve sorumlu idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, ayrıca bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın ada ve parsel numarası ile yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/A maddesi gereğince değişikliğe uğradığının tespiti karşısında, mahkemece değişen bu bilgiler üzerinden hesaplama yapılıp karar verilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemesi doğru görülmeyerek bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan borç için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasında, takibin birden fazla borçluya karşı tek takip şeklinde yapılması nedeniyle davalının tüm borçtan sorumlu olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Birden fazla borç için birden fazla kişiye karşı tek bir takip yapılabilse de bunun kişinin tüm borçlardan sorumlu olduğu anlamına gelmediği, mahkemenin davalı adına düzenlenen faturadan doğan borç üzerinden takibin devamına karar vermesi gerekirken diğer borçlu şirkete ait faturadan doğan borcu da dahil ederek itirazın iptaline karar vermesinin hatalı olduğu gözetilerek hüküm davalı yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların, davacıların mirasbırakanlarından miras yoluyla intikal ettiğini iddia etmeleri nedeniyle tapu iptali ve tescil taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalıların temlikin gerçek bir satış olduğunu savunması nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece hükmedilen tazminata faizin işletileceği tarihin hatalı belirlenmesi, tescil hükmünün ölü davacı adına kurulması ve fazla harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmakla birlikte, bu hususlar yeniden yargılama gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi mülkiyete dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalı tarafın belirlenmesi, Hazine'nin taraf olup olmaması ve harçların doğru hesaplanıp hesaplanmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tapu kaydındaki malik davalı edilmediği için Hazine aleyhine açılan davada 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinin uygulanamayacağı ve taşınmazların toplam bedelinden noksan harç alındığı gözetilerek 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazların, davacı ile davalılar arasında miras ortaklığı bulunduğu iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.