Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kısmi Islah”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Grevin kaldırılması ve sendikanın yetkisinin düştüğünün tespiti talepli davada, grevin dava devam ederken sona ermesi nedeniyle yetkinin düşüp düşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldıktan sonra grevin sona ermesinin yeni bir vakıa olduğu, ancak bu vakıaya dayanılarak kısmi ıslahla sendikanın yetkisinin düştüğünün tespiti talebinde bulunulamayacağı, bu talebin ancak yeni bir dava veya tam ıslahla ileri sürülebileceği, ayrıca her davanın açıldığı tarihteki durum esas alınarak karara bağlanması gerektiğinden, dava tarihinde grev devam ederken yetkinin düştüğünün tespitine karar verilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İtirazın iptali davası olarak açılan davanın, davacı tarafından alacak davası olarak ıslah edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın kısmi ıslah ile türünün değiştirilemeyeceği, itirazın iptali davasının alacak davasına dönüştürülmesi için tamamen ıslah yoluna gidilmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin kısmi ıslah ile davayı alacak davası olarak sonuçlandırması hatalı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıya yaptığı icra takibine itiraz edilmesi üzerine açtığı itirazın iptali davasında haklı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahla davanın türünün değiştirilemeyeceği ve davanın itirazın iptali davası olarak görülüp sonuçlandırılması gerektiği, İlk Derece Mahkemesince bozmaya uygun şekilde karar verildiği ve bu kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının hafta tatili ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından hafta tatili ücreti talebinin dava dilekçesinde yer almaması ve sonradan yapılan kısmi ıslahta da bu alacağa ilişkin harcın yatırılmaması nedeniyle, hafta tatili ücreti yönünden usulüne uygun dava açılmadığı gözetilerek, mahkemenin bu konuda hüküm kurmasının hatalı olduğu ve kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıların haksız iktisabından kaynaklanan kira gelirleri alacağı talebini içeren davasında, davacının ıslah dilekçesiyle talebini değiştirmesi ve mahkemenin bu değişikliğe göre hüküm kurmasının hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ilk ıslah dilekçesi ile takas-mahsup talebinden alacak talebine geçiş yapmasının davanın tamamen ıslahı niteliğinde olduğu ve HMK m.176/2 hükmü gereğince aynı davada birden fazla ıslah yapılamayacağı gözetilerek, mahkemenin ikinci ıslah dilekçesine dayanarak hüküm kurmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, ortaklığa konu taşınmazların tapusunun iptali ve tescil talebiyle açtığı davada, yargılama aşamasında ıslah dilekçesiyle bedele dönüştürme talebinde bulunmasının kısmi ıslah kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, ıslah dilekçesiyle dava konusu taşınmazların tapusunun iptali ve tescil talebine ek bir talepte bulunmayıp mevcut talebini kısmen ıslah ederek bedele dönüştürdüğü, bu nedenle ilk derece mahkemesinin davayı pasif husumetten reddetmesinin hatalı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın ıslah edilmesi sonucu arttırılan alacak miktarına hangi tarihten itibaren faiz yürütüleceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslah halinde, ıslah edilen miktara ıslah tarihinden itibaren faiz yürütüleceği gözetilerek mahkeme kararındaki faiz başlangıç tarihi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, noterin düzenlediği sahte vekaletname ile taşınmazlarının satılması nedeniyle açılan tazminat davasında, davanın hangi miktar üzerinden ıslah edildiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak 20.000 TL talep etmesine rağmen, yargılama aşamasında bilirkişi raporunda belirlenen 927.475,79 TL üzerinden harcı tamamlayarak davayı kısmen ıslah ettiği ve bu ıslahın sözlü ve yazılı olarak yapıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı ıslah edilen miktar üzerinden kabulüne karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ile daha düşük bir miktar üzerinden hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma kararına esas anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen iştirak nafakasının uyarlanması talebiyle açılan davada, nafakanın uyarlanması için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı ve davacının ıslah dilekçesi ile eğitim gideri yönünden de uyarlama talebinde bulunup bulunamayacağı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anlaşmalı boşanma protokolünün imzalanması ile dava tarihi arasında kısa süre geçmiş olması, kur artışının öngörülebilir olması ve davacının ekonomik durumunda öngörülemez ve katlanılamaz bir değişiklik meydana geldiğinin ispatlanamaması, ayrıca ıslah yoluyla dava dilekçesinde bulunmayan yeni bir talep eklenmesinin mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi miras yoluyla gelen hakka dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacıların terekeye döndürme talebiyle yaptıkları ıslahın kısmi ıslah olarak değerlendirilmesi ve ıslah tarihinden sonra hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların başlangıçtaki taleplerini terekeye döndürme istemiyle ıslah etmelerinin kısmi ıslah niteliğinde olduğu, ıslah tarihi itibariyle de dava konusu bazı taşınmazlar yönünden hak düşürücü sürenin dolduğu gözetilerek, aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma akdi ile yaptığı taşınmaz devrinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın tüm malvarlığını ölünceye kadar bakma akdi ile devretmesi, gerçek amacın bakım olmadığına ve mirasçıdan mal kaçırma kastı bulunduğuna, ayrıca kısmi ıslah ile dava dışı parsellerin davaya dahil edilemeyeceğine ve dava dışı mirasçı hakkında da hüküm kurulması gerektiğine dair HMK'nın 297/2. maddesine aykırılık nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Destekten yoksun kalma tazminatı davasında, ıslah dilekçesiyle talep artırımına karşı zamanaşımı definin ileri sürülüp sürülemeyeceği ve ıslahla talep edilen kısım için zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, ıslah dilekçesinin verildiği tarihte zamanaşımı süresinin dolmuş olması ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının zamanaşımı hükümlerini değiştirmediği gözetilerek, direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.