Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kadastro Tesbiti”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu orman vasfına haiz olduğu gerekçesiyle Hazine adına tescil edilen taşınmaz nedeniyle 4721 sayılı Kanun'un 1007. maddesi uyarınca tazminat talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro çalışmaları sırasında revizyon görmeyen ve işleme tabi kayıt niteliği kalmayan, hukuki değerini yitiren tapu kaydına dayanılarak tazminat talep edilemeyeceği ve tazminat koşullarının oluşmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapulama dışı bırakılan bir taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro tespitine itiraz davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ait güncelleme kadastro tutanağının askı ilanından önce dava açılmış olsa da, davanın tapulama dışı bırakılan taşınmaza ilişkin kadastro tespitine yönelik olduğu ve 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca yapıldığı gözetilerek, görevli mahkemenin Eskişehir Kadastro Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın tapuda Hazine adına tescili istemine ilişkin davada, ilk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen bazı davalılar lehine oluşan usulü kazanılmış hak ile hak düşürücü süre itirazının değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesi kararını istinaf etmeyen davalılar yönünden kesinleşen tescil kararı idare lehine usulü kazanılmış hak oluşturduğu, bu durumun bozmadan sonraki yargılamada gözetilmesi gerektiği ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre diğer davalılar yönünden ise hak düşürücü süre itirazının yerinde olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kısmi kabul kararının, Hazine'nin davacı sıfatı ile düzeltilmek suretiyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından enerji nakil hattı geçirilmek suretiyle kamulaştırmasız el atılan taşınmaz için irtifak hakkı bedelinin tahsili isteminde bulunulan davada, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespit tutanağının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve davanın bu süreden sonra açılmış olması gözetilerek, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca tazminine ilişkin açılan davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının hatalı tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre ve 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat davası için öngörülen 10 yıllık genel zamanaşımı süresi geçmiş olması, ayrıca Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı sonrası makul sürenin de dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elatmanın önlenmesi davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi mi yoksa Kadastro Mahkemesi mi olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden önce elatmanın önlenmesi davası açıldığı ve uyuşmazlığın kadastro tespitinden önceki bir sebebe dayandığı gözetilerek, görevli mahkemenin Kadastro Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına tescil edilen taşınmaz nedeniyle tapu kaydının yol açtığı zarardan dolayı tazminat istenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların mirasbırakanları adına kayıtlı taşınmazın bir kısmının orman vasfıyla Hazine adına tescil edilmesi işleminde tapu kaydından kaynaklanan bir zarar olmadığı ve dayanak tapu kaydının orman olarak tesciline karar verilen kısmı kapsamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ve bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu orman vasfına dönüştürülen taşınmaz için tapu kaydına dayanarak açılan tazminat davasının kabulünün hukuki olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dayandığı tapu kaydının kadastro çalışmaları sırasında başka parseller üzerinde gerçek kişiler adına tapu kayıtlarının oluşturulduğu ve bu parsellerin toplam yüzölçümünün davacının tapu kaydındaki yüzölçümünü aştığı, dolayısıyla davacının mülkiyet ihlali iddiasının ve tazminat talebinin yersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdare tarafından kamulaştırıldığı iddia edilen taşınmazın tapuda idare adına tescil istemine karşı davalılar tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesindeki hak düşürücü süre itirazında bulunulması.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde davalılar veya murisleri tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinin mahkeme kararı ile iptali nedeniyle oluşan zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı olarak tespit edilmesine rağmen, itiraz üzerine yapılan yargılamada davacının ibraz ettiği tapu kaydının taşınmazın zeminine uymadığı ve iktisap şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiş olması ve bu kararın kesinleşmiş olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla iptali nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 4785 sayılı Kanun gereğince ormanların devletleştirilmesi nedeniyle davacı adına kayıtlı tapunun hukuki geçerliliğinin kalmaması ve davacıların kadastro ile oluşmuş geçerli bir tapu kaydına sahip olmamaları gözetilerek, tazminat talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan irtifak hakkı bedelinin tahsili davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü süre gözetilerek, kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.