Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kamu Hizmeti”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının davalı işyerinde çalışmaya başlamadan önceki kamu kuruluşlarındaki hizmet sürelerinin, yürürlükteki toplu iş sözleşmesi uyarınca yıllık izin süresinin hesabında dikkate alınıp alınmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesi hükmünün davacının önceki kamu kuruluşlarındaki çalışma sürelerinin yıllık izin hesabında dikkate alınmasını öngördüğü ve önceki çalışmaların tasfiyesinin yıllık izin hakkına etkisi olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediyelerin 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14. ve 67. maddeleri uyarınca zabıta hizmetlerini alt işverene verip veremeyeceği hususunda bölge adliye mahkemeleri arasında oluşan içtihat farklılığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5393 sayılı Kanun'un 14. maddesinde belediyelerin görevleri arasında sayılan zabıta hizmetinin aynı Kanun'un 67. maddesinde alt işverene verilebilecek işler arasında sayılmaması ve Anayasa Mahkemesi'nin itfaiye hizmetine ilişkin iptal kararında da vurgulandığı üzere genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerinin memurlar eliyle görülmesi gerektiği gözetilerek, zabıta hizmetinin alt işverene verilemeyeceği yönündeki bölge adliye mahkemesi kararları doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı idare arasında, imar planında kreş ve anaokulu alanı olarak belirlenen ve uzun yıllardır kamu hizmetine tahsis edilen taşınmaz için kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın imar planında kamu hizmetine tahsisli olması ve uzun yıllardır fiilen bu şekilde kullanılması nedeniyle mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlanması suretiyle kamulaştırmasız el atmanın gerçekleştiği ve taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tapu maliki ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsiline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın imar planında "Anaokulu Alanı" olarak belirlenmesi ve uzun yıllardan beri kamu hizmetine tahsis edilmesi nedeniyle kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği kabul edilerek, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemesi ve bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Malikin muvafakati ile yol olarak terkin edilen ancak terkin amacına uygun kullanılmayan taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca imar düzenlemesi sırasında malikin muvafakati ile kamu hizmetine ayrılan yerler için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamayacağı ve Anayasa Mahkemesi'nin ilgili kararı da gözetilerek, davacının rızai terk işleminden elde ettiği menfaat de değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon planı sonucu yola terk edilen taşınmazın kamulaştırmasız el atma kapsamında değerlendirilerek bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planı sonucu yola terk edilen taşınmazın, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, malikin muvafakatiyle kamu hizmetine ayrılan yerlerden sayıldığı ve bu nedenle kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın imar planında okul alanı olarak ayrılması, uzun yıllardır kamu hizmetine tahsis edilmesi ve davalı idarenin tapuda paydaş olması nedeniyle kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiği kabul edilerek, taşınmaz bedelinin emsal değerler gözetilerek hesaplanıp davalı idareden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuştur. - Uyuşmazlık: Rızaen terk edilen ve kamu hizmetine ayrılan taşınmazın amacına uygun kullanılmadığı iddiasıyla tapu iptali ve tescil veya bedelinin tahsili talebiyle açılan davanın reddine ilişkin istinaf kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, imar düzenlemesi sırasında malikin rızasıyla kamu hizmetine ayrılan taşınmazlar için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunulamayacağı ve bedel talebinde yapılamayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, imar uygulaması sonucu oluşan parsele fiilen el atılıp atılmadığının tespiti gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, imar uygulaması nedeniyle oluşan yeni parsele fiilen el atılıp atılmadığının ve kamu hizmetine tahsis edilip edilmediğinin tespiti için gerekli incelemenin yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. maddesi uyarınca geri alınması ve ecrimisil tahsili isteminin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazın halen kamu hizmetine tahsisli olduğunun ve davanın 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre içerisinde açılmadığının anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idarenin sorumluluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmına fiilen el atılmış olsa da imar planında tamamının kamu hizmetine tahsis edilmiş olması ve proje bütünlüğü gözetilerek taşınmazın tamamının bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmiş ve direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu tahsis belgesi sahiplerinin, tahsis edilen taşınmaz üzerindeki mülkiyetlerinin tespiti ve kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istemleri.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tahsis belgesinin mülkiyet hakkı değil, kişisel hak sağlayan bir belge olduğu, dava konusu taşınmazın kamu hizmetine ayrılması ve kamulaştırılması nedeniyle tahsis belgesinin tapuya dönüşmediği, dolayısıyla davacıların taşınmaz üzerinde mülkiyet hakkı bulunmadığı ve bu nedenle de tazminat talep edemeyecekleri gözetilerek, yerel mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.