Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Nama Yazılı Senet”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tüketiciye emre yazılı olarak düzenlenen bonoların geçerliliği ve tüketicinin bu bonolardan doğan borcu ödeme yükümlülüğünün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca, tüketici işlemlerinde sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği ve emre yazılı senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu gözetilerek, davalı bankanın temyiz talebi reddedilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi sonrası, sözleşme kapsamında verilen nama yazılı senetlerin geçerliliği ve bunlardan kaynaklanan borcun devam edip etmediği hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca, tüketici işlemlerinde sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği ve bu senetlere konu temel ilişkiden doğan def'ilerin, senedi devralan üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebileceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin feshi sonrası, nama yazılı tüketici senetlerinin geçerliliği ve bunlardan doğan borcun devam edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici senetlerinin 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi gereğince nama yazılı olması ve tüketicinin temel ilişkiden kaynaklanan def'ileri hamil olan bankaya karşı da ileri sürebilmesi gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararı, ilam harcı yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tüketici ile satıcı arasında imzalanan ve daha sonra feshedilen bir taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kapsamında düzenlenen nama yazılı senetlerin, satıcı tarafından bankaya temlik edilmesi üzerine tüketicinin senetlerden doğan borcunun bulunup bulunmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca, tüketici işlemleri için düzenlenen senetlerin nama yazılı olması ve tüketicinin temel ilişkiden kaynaklanan def'ileri hamile karşı da ileri sürebilmesi gözetilerek, sözleşmenin feshi nedeniyle senetlerin bedelsiz kalması sebebiyle davalı bankaya karşı da borcunun olmadığı kabul edilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine konu taşınmaz teslimi yapılmadığı için verilen çeklerin iptali ve borçlu olmadığının tespiti davasında, çekin hamili olan davalıların sorumluluğunun kapsamı ve 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesinin uygulanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici işlemi nedeniyle verilen çeklerin 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca nama yazılı olmadığından tüketiciye karşı geçersiz olması ve davalı ... lehine hükmedilen vekalet ücretinin, sorumlu olduğu miktar üzerinden değil de tüm dava değeri üzerinden hesaplanmasının usule aykırı olması gözetilerek, bir davalı hakkındaki davanın feragatle sonuçlanması, diğer davalılardan birinin temyiz itirazlarının reddine, diğerinin ise temyiz itirazlarının kısmen kabulüyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden dönülmesi nedeniyle, sözleşme gereğince düzenlenen ve ciro yoluyla bankaya devredilen senetlerin geçersizliğinin tespiti ve iadesi talebi üzerine bankanın sorumluluğunun belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici işlemlerinde düzenlenen senetlerin 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi gereğince nama yazılı olması ve her taksit için ayrı düzenlenmesi gerektiği, aksi halde senetlerin sadece tüketici yönünden geçersiz olacağı gözetilerek, mahkemece senetlerin tüketici yönünden geçersizliğinin tespiti yerine “senetlerin davacıya iadesine” karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemlerinden kaynaklanan borç için düzenlenen emre muharrer senetlerin geçersizliği ve borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinin beşinci fıkrası uyarınca, tüketici işlemlerinde nama yazılı ve her taksit için ayrı ayrı düzenlenmeyen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin senetlerin tüketici yönünden geçersizliğine ve borçlu olunmadığına karar vermesi onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemi kapsamında düzenlenen emre yazılı senetlerin geçersizliği ve senet bedellerinin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici işlemlerinde kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği, emre yazılı senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu ve bu geçersizliğin senedi devralan üçüncü kişiye karşı da ileri sürülebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davalı ...'ı senet bedelinden sorumlu tutmaması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tüketiciye ait gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi kapsamında düzenlenen emre yazılı senetlerin geçersizliği ve iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 4. maddesi uyarınca, tüketici işlemlerinde nama yazılı senet zorunluluğuna aykırı düzenlenen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu, ancak Bölge Adliye Mahkemesi'nin sadece borçlu olmadığının tespitine karar verip senetlerin tüketici yönünden geçersizliğini hüküm altına almamasının ve vade tarihinde hata yapmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Konut satış vaadi sözleşmesi kapsamında müteahhide verilen ve sonrasında bankaya ciro edilen emre yazılı senetler nedeniyle tüketicinin borçlu olup olmadığına ilişkin menfi tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici işlemlerinde senedin nama yazılı olması gerektiği ve emre yazılı senetlerin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi gereğince tüketici yönünden geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemlerinden kaynaklanan emre yazılı senetlere dayalı olarak ödeme yapan davacının, bankadan sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ödemelerin iadesini talep etmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Taksitle yapılan tüketici işlemlerinde sadece nama yazılı senet düzenlenebileceği ve emre yazılı senetlerin tüketici yönünden geçersiz olduğu, ancak senetlerin tahsili için aracılık eden bankanın geçersiz senetlere dayalı olarak yapılan ödemelerin iadesinden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, davacının bedel iadesine yönelik talebinin reddine, tespit talebinin ise kabulüne dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici işlemine dayalı olarak düzenlenen emre yazılı bononun geçerliliği ve tüketicinin bu bono nedeniyle borçlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinin 5. fıkrası uyarınca tüketici işlemlerine dayalı senetlerin nama yazılı olması gerektiği ve emre yazılı bononun tüketici yönünden geçersiz olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.