Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Resmi Belge”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda eksikliklerin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda emsal olarak alınan taşınmazın değer tespitine esas verileri içeren resmi belgelerin ve akit tablosunun dosyada bulunmaması, ayrıca dava konusu ve emsal taşınmazın imar durumu hususunda bilgi eksikliği tespit edilerek dosyanın eksikliklerin giderilmesi için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, istinaf incelemesinde eksik inceleme yapıldığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, 2797 sayılı Kanun'un 40. maddesi ve Yargıtay İç Yönetmeliği'nin 18. maddesi uyarınca, taşınmazın emlak vergisi değeri, imar durumu, yola terk durumu ve düzenleme ortaklık payı oranı gibi konularda gerekli resmi belgelerin dosyada bulunmadığı gerekçesiyle eksik inceleme yapıldığını tespit ederek, istinaf mahkemesinin kararını bozmuş ve dosyayı geri çevirmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız eylemden kaynaklanan tazminat davasında, tapu memurunun sahte işlem yapması nedeniyle oluşan zarardan Hazine'nin sorumlu olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Zarara yol açan eylemin tapu memurunun hukuka aykırı ağır kusurundan kaynaklandığı, tapu sicilinin yolsuz tutulmasından kaynaklanan bir zarar olmadığı ve mevcut ayni haklarda bir değişiklik veya hak kaybına yol açmadığı gözetilerek, Hazine'nin sorumlu tutulmasına imkan olmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanım bedeli tahakkuku nedeniyle, davacı şirketlerin davalı elektrik dağıtım şirketine borçlu olup olmadıklarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik tespit tutanağının, özel hukuk tüzel kişisi olan davalı şirket çalışanı tarafından düzenlenmesi nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 204/2'de sayılan resmi belge niteliğinde olmadığı ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak kaçak elektrik tüketim bedelinin hesaplandığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davacıların kısmen borçlu olmadığı yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalılar arasında adi ortaklığın tespiti ve tasfiyesi talebiyle açılan davada, davacının ortaklık payını devrettiği iddiasıyla adi ortaklığın sona erip ermediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu ortaklık payını resmi bir devir sözleşmesi ile davalıya devrettiğinin tespit edilmesi ve bu devir ile adi ortaklığın sona erdiğinin anlaşılması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sahte olarak düzenlendiği iddia edilen bono sebebiyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu edilen zararın tazmini ile senet bedelinin tahsili için yapılan icra takibinin konusunun farklı olması ve ceza mahkemesinin maddi vakıaya ilişkin kararının hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olması gözetilerek davacıların karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanım bedeline ilişkin menfi tespit davasında, davalı şirketin yaptığı tahakkukun mevzuata uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik tespit tutanaklarının 6100 sayılı HMK’nın 204/2. maddesindeki resmi belge niteliğinde olmadığı ve davalı şirketin kaçak elektrik bedeli hesabında yürürlükte olan yönetmelik yerine mülga yönetmeliği uyguladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik tespit tutanağı nedeniyle tahakkuk ettirilen borca itirazın kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik tespit tutanağının özel hukuk tüzel kişisi çalışanı tarafından düzenlenmesi nedeniyle resmi belge niteliği taşımadığı, davacının arazisini kaçak tespit tarihinden önce kiraya verdiği ve kiracı adına abonelik sözleşmesi yapıldığı gözetilerek, davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Noter tarafından onaylanan vekaletnamelerde bulunan imzaların davacıya ait olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalının imza inceleme raporuna itirazı dikkate alınmaksızın vekaletnamelerdeki imzaların davacıya ait olmadığına dair daha önce alınmış olan rapora dayanılarak karar verilmesi, eksik inceleme olarak değerlendirilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, hakkında başlatılan icra takibine dayanak olan vekaletnamedeki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasıyla, noter senedinin sahteliğinin tespiti ve iptali istenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletnamedeki imzanın davacıya ait olmadığı Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olduğundan ve 6100 sayılı HMK'nın 208/4. maddesi gereğince açılan davanın hukuki dayanağının doğru uygulanması gözetilerek, mahkeme kararındaki maddi hata düzeltilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Noter senedinin sahteliğinin tespiti davasında, bu talebin asıl davada ön sorun olarak değerlendirilmesi nedeniyle davanın reddine ilişkin kararın doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu vekaletnameyi düzenleyen noterin taraf olarak gösterildiği sahtelik tespiti davasının, 6100 sayılı HMK'nın 208/4. maddesi uyarınca ayrı bir dava olarak açılabileceği ve asıl davada ön sorun olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin mülkiyetinde bulunan aracın devrine ilişkin açılan istihkak, müdahalenin meni ve araç mülkiyetinin tespiti davalarında, aracın gerçek malikinin kim olduğu ve devrine ilişkin sözleşmenin geçerliliği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Noterde düzenlenen araç satış sözleşmesinin resmi bir belge niteliği taşıdığı ve HMK 203/1-a-b maddesindeki istisnaların uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilerek, mahkemenin tanık beyanlarına dayanarak verdiği karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.