Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Suç Vasfında Yanılgı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Sanığın mağduru bıçaklayıp telefon ve parasını alması eyleminin nitelikli yağma suçunu mu yoksa kasten öldürmeye teşebbüs suçunu mu oluşturduğu ve bu suçlardan dolayı sanığın nasıl cezalandırılması gerektiğine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararının hukuka uygun olup olmadığına dair uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru bıçaklama eylemi sırasında telefon ve parasını aldığı, mağdur yakınlarının da bu eşyaları bulamadıklarını beyan ettikleri, ayrıca sanığın daha sonra telefon hırsızlığı suçuna karışmış olması ve başka bir suç işleme kastının bulunmaması gibi olgular birlikte değerlendirildiğinde sanığın eyleminin nitelikli yağma suçunu oluşturduğu, dolayısıyla yerel mahkemenin direnme kararının hukuka aykırı olduğu gözetilerek bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura çekiçle vurması sonucu oluşan yaralamanın kasten yaralama mı yoksa kasten öldürmeye teşebbüs suçu mu olduğu ve görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin, mağdurun hayati tehlike geçirmesi, ağır kemik kırığı ve işlev kaybı yaşaması, kullanılan aletin öldürmeye elverişliliği ve hedef alınan vücut bölgesi gözetilerek kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturacağı değerlendirildiğinden, asliye ceza mahkemesinin görevsizliğine ve hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçu mu olduğunu ve mahkumiyet kararına esas alınan raporların yeterliliği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların eylemlerinin niteliği, kullanılan silah, atış mesafesi ve hedef alınan bölgeler gözetildiğinde kastın öldürmeye yönelik olduğu, ayrıca mahkumiyete esas raporların yetersizliği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa kasten yaralama mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın mağduru öldürmeye elverişli bir bıçakla hayati bölgesinden yaralamasına rağmen, mağdurun hayati tehlikesinin bulunmaması, sanığın eylemine kendiliğinden son vermesi ve kastının yaralamaya yönelik olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verdiği hüküm, kasten yaralama suçu yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eyleminin TCK'nın 81/1. maddesinde düzenlenen kasten öldürme suçu mu yoksa 82/1-a maddesinde düzenlenen tasarlayarak kasten öldürme suçu mu oluşturduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların maktulü öldürme kararını önceden vermelerine ve karar ile fiilin icrası arasında makul bir süre geçmesine rağmen, bu süre içerisinde sebat ve ısrarla kararlarından dönmediklerinin kanıtlanamaması ve suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK'nın 81/1. maddesi yerine 82/1-a maddesi uyarınca cezalandırılmaları gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın camiye verdiği zarar nedeniyle kamu malına zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararının, ibadethanelere zarar verme suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine dair Yargıtay 9. Ceza Dairesinin bozma kararına karşı yapılan itirazın niteliği.
Gerekçe ve Sonuç: Suç niteliğinde yanılgı halinde hükmün bozulması gerektiği ve ibadethanelere zarar verme suçunun kamu malına zarar verme suçundan daha lehe yaptırımlar öngörmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın eleştirerek onama itirazı reddedilmiş ve Daire bozma kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın cami imam odasının camı ve kapısına zarar vermesi eyleminin kamu malına zarar verme suçu mu yoksa ibadethanelere zarar verme suçu mu olarak nitelendirileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 153. maddesinde düzenlenen ibadethanelere zarar verme suçunu oluşturduğu, kamu malına zarar verme suçundan hüküm kurulmasının suç vasfında yanılgıya yol açtığı ve ibadethanelere zarar verme suçunun kamu malına zarar verme suçuna göre daha lehe yaptırımlar öngördüğü gözetilerek yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine yapılan temyizde, eylemin nitelikli halinin tespiti üzerine aleyhe temyiz olmamasına rağmen hükmün bozulup bozulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yalnızca sanık lehine temyiz bulunan dosyalarda, cezanın türü ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla suç niteliğinde yanılgı tespit edilmesi halinde hükmün bozulması gerektiği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine temyiz bulunan dosyada, fiilin suçun nitelikli halini oluşturması nedeniyle, cezayı aleyhe değiştirme yasağı gözetilerek bozma kararı mı yoksa eleştiri ile onama kararı mı verilmesi gerektiği hususunda uyuşmazlık oluşmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun nitelikli halinin tespiti halinde, cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla lehe temyiz olsa dahi bozma kararı verilebileceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazının reddine ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık lehine yapılan temyizde, eylemin suçun nitelikli halini oluşturduğu anlaşıldığında, cezanın aleyhe değiştirilemeyeceği ilkesi gözetilerek hükmün bozulması mı, yoksa hükmün eleştiri yoluyla onanması mı gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yasa koyucunun suçun niteliği veya adı yönünden sanık yararına kazanılmış bir hak tanımadığı, cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hak saklı kalmak kaydıyla, lehe temyiz üzerine suç vasfında yanılgı tespit edilmesi halinde hükmün bozulması gerektiği gözetilerek, Özel Daire’nin bozma kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.